Bu antik ok ucu uzaydan düşmüş! Bilimadamları şaşkın
⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Salı, Ağustos 1 2023
Yaklaşık iki yüz yıl önce İsviçre’de bulunan bir ok ucu, yüzlerce yıl sonra incelendi ve gökyüzünden düşen meteorların getirdiği demirden imal edildiği keşfedildi.

On dokuzuncu yüzyılda İsviçre’de yapılan bir kazı sırasında bulunan
Tunç Çağı ok ucunun, şaşırtıcı bir malzemeden imal edildiği ortaya
çıktı. Bu küçük eser, gökyüzünden düşen bir cisimden sağlanan demirden
yapılmış. Ancak bir terslik söz konusu. Araştırmacılar, bu cismin
Estonya kadar uzak bir bölgeden gelmiş olabileceğini düşünüyor.
Dolayısıyla ok ucu, sadece cevher eritmeden önceki dönemde gökten gelen demirin kullanımına dair bir kayıt değil, aynı zamanda binlerce yıl önce var olması gereken kapsamlı ticaret ağlarının da bir kaydı niteliğinde.
İKİ YÜZ YILDIR BEKLEYEN SÜRPRİZ
Gök cismi, İsviçre’de bulunan Bern Doğa Tarihi Müzesi ve Bern Üniversitesi’nde jeolog olan Beda Hofmann öncülüğünde yürütülen ve tarih öncesinden kalma göktaşı demirinden yapılma eserleri konu alan ortak bir araştırma neticesinde saptandı. Tarih öncesi çağlarda saf demir çok azdı; bununla birlikte atalarımız gökten göktaşı halinde düşen demir gibi en kolay bulunan kaynaktan faydalandılar.
Demir göktaşları, atmosferden geçişin zorluklarına daha fazla dayanabildiklerinden, yaygın biçimde bulunurlar. Çoğunlukla sınırlı miktarda nikel ve çok az miktarda diğer metallerle karışık haldeki demirden meydana gelirler. Neredeyse Tunç Çağı demir alet ve silahlarının tamamının göktaşından elde edilen demirden üretildiği düşünülüyor. Bu eserlerin büyük kısmı Orta Doğu, Mısır ve Asya’da bulundu; öte yandan, Avrupa'nın engin düzlüklerinde nispeten az bulunuyorlar.
Şu anda İsviçre sınırlarında kalan Mörigen bölgesinin konumu, araştırmak için kusursuz bir alanı temsil ediyordu. Bronz Çağı boyunca, M.Ö. 800 ila 900 yılları civarında gelişti ve binlerce yıl önce, son Buz Devri’nden önce gökyüzünden düşmüş olan bir kayadan elde edilen göktaşı demir parçalarıyla dolu Twannberg bölgesine yalnızca kısa bir mesafede (en fazla 8 kilometre) bulunuyordu.
Hofmann ve meslektaşları, daha önce kazı sahasından çıkarılan nesneler arasında tek bir
Bu haberler de ilginizi çekebilir
En Çok Okunanlar
1.Asla Vazgeçmeyeceğim!2.Trump: 'Çok ciddi bir misilleme olacak'3.ABD'de üniversiteye kanlı saldırı: Çok sayıda ölü ve yaralı var!4.Yola çıktıklarımızla beraber Yoldayız5.Yola çıktıklarımızla beraber 'Yoldayız'
6.Endonezya ağlıyor: Sel felaketinde can kaybı 1000'i aştı7.Bedenin ritmi: Günün her saatinin bir işleyişi var8.Dünyanın konuştuğu firar: Machodo'nun Venezuela'dan kaçış detayları ortaya çıktı9.Rusya Donbas'da ısrarcı10.Rusya'nın donmuş varlıklarına el konuldu: AB ile Moskova arasında hukuk savaşı başladı

Kemal Gülen
Esra Büyükcombak

Numan Yılmaz

Prof. Dr.








