CHP’li Atilla Kart’tan büyük ifşa

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Salı, Eylül 19 2023
CHP avukatı ve eski Konya Milletvekili Atilla Kart, ‘Türk tipi başkanlık sistemi’nin getirilmesini öngören anayasa değişikliği için 16 Nisan 2017’de gerçekleşen referandumda oy verme işlemi sürerken Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) mühürsüz pusulaların da geçerli olacağı kararın CHP’nin itiraz etmemesinin perde arkasını anlattı. YSK’nın skandal kararından 20 dakika sonra Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Bülent Tezcan’ın parti teşkilatlarına gönderdiği yazılı mesajda YSK’nın kararına itiraz edilmemesini istediğine dikkat çeken Kart, CHP’den anlamlı bir itiraz gelmemesi üzerine AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ertesi gün balkon konuşmasında ‘Atı alan Üsküdar’ı geçti’ ifadesini kullandığını söyledi.



Gazete Nevşin Mengü’nün sorularını cevaplayan Atilla Kart, yürürlükteki parlamenter sistemin kaldırılarak yerine başkanlık sisteminin getirilmesi, başbakanlık makamının ortadan kaldırılması, meclisteki vekil sayısının 550’den 600’e çıkarılmasını ve Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun (HSYK) yapısında değişiklikler yapılmasını içeren 16 Nisan 2017 gerçekleşen referandum hakkında çok önemli açıklamalarda bulundu.

Türkiye’de dönüm noktası olarak tarihe geçen 16 Nisan 2017’de gerçekleşen referandumunda YSK’nın mühürsüz pusulaların da geçerli olacağı kararına CHP’nin ‘silahlı gruplar var, çatışma çıkar’ diyerek itiraz etmediğine dikkat çeken Kart,  ‘‘Evet silahlı gruplar vardı, gözlemledik bunu ama bu sürecin CHP tarafından sabote edilmesinin bir gerekçesi olamaz. Velev ki öyle olsun, CHP Genel Başkanı olarak yanıma iki milletvekili alırım CHP’den YSK’ya yürürüm, sandalyeyi atarım oraya, dünyayı başlarına yıkarım.’’ İfadelerini kullandı.

Referandumdan 4 gün sonra CHP Genel Merkezi’ne giderek CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Bülent Tezcan’a referandumun iptali için dava açmayı önerdiğini belirten Kart şöyle konuştu:

KILIÇDAROĞLU VE TEZCAN BENİM KARARLI OLDUĞUMU GÖRÜNCE DAVA AÇMAMI İSTEDİLER

‘‘Mühürsüz zarf ve oy dediğiniz zaman benin yaramı acıtıyorsunuz. Ben Genel Merkez’den yetki aldım. 16 Nisan referandumundan söz ediyorsunuz. Ben gittim 4 gün sonra anlattım anlattım, ben dava açarım, sonuç alırım dedim. Anlattım, Bülent Tezcan da yanına geldi. Birbirlerinin gözüne baktılar benim kararlı olduğu görünce ‘tamam gereğini yap’ dediler. Bana özel vekalet verildi partim adına. 16 Nisan’da referandum oldu 20 Nisan’da bana vekalet verildi. Ben Danıştay’da ve idari mahkemelerde sonuç almayacağımı biliyordum, iç hukuk bitmiş Türkiye’de. Hukuk diye bir şey

Bu haberler de ilginizi çekebilir