Devlet, borçlar ve ihtiyarlık
⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Çarşamba, Aralık 21 2022
Şimdi devlet ve millet olarak yaşadığımız bu durumu sosyolojik olarak tahlil etmeye, anlamaya çalışalım. Gelirlerin azalması giderlerin artması bir devlet için ne anlama gelir?

HÜSEYİN ODABAŞI
Gelir gider dengesinin bozulması devletleri dahi batırır. Osmanlı Kırım (1853, 1856) savaşında 6 milyon sterlin borç aldı ve ödeyemedi. Hâlbuki II. Mahmut döneminde dahi Osmanlı, Rusya'ya yardım yapardı. “Sıkıntılarımız var sultanım yardımları kessek mi” diye soranlara; “Bugün yardım alan yarın emir de alır” diyordu. Daha sonraki yıllarda ise İngiliz ve Fransız sermayesi ile kurulan “Osmanlı Bankası (1863)” Osmanlı Devleti’ne borç para dahi verdi. Aslında misyonu buydu. Osmanlı İmparatorluğu'nun malî krize girmesi sonucunda, banka bu duruma çare olarak görülen Düyun-ı Umumiye İdaresi'nin 1881'deki kuruluşunda etkin rol aldı. Duyun-ı Umumiye de Osmanlı topraklarında yabancılar hesabına vergi toplamak için kurulan bir teşkilattı. Çünkü Osmanlı kendi borçlarını, vergilerini toplayıp da ödeyemiyordu. İngilizlerden alınan bu borç Lozan Antlaşması gereğince ilk alındığından tam 100 sene sonra 1954 yılında ödenebildi, bitirildi.
Fakat bir taraftan baş aşağı doğru gidilirken Dolmabahçe sarayı yapıldı. “İtibarda tasarruf olmazın” mücessem haliydi bu saray. Dolmabahçe Sarayı’nın sadece süslemesinde 14,5 ton altın kullanıldı. Bir taraftan lüks ve israf anlamına gelen bir saray diğer taraftan savaşların meydana getirdiği mali krizi aşmak için alınan borçlar.
Bütün bunları neden anlattım? Bugün Türkiye Cumhuriyeti de Osmanlının son dönemlerindeki mali açıdan yaşadığı sıkıntıları yaşamaktadır. Alınan borçlar ödenemez durumdadır. Türkiye'nin dış borcu 500 milyar dolara yaklaşmıştır. Borç dağları oluştu. Yıllık enflasyon yüzde 160 oranına çıktı. Resmi enflasyon rakamlarının yüzde 84 olduğuna bakmayın. Kırım Savaşı’na mukabil Suriye’de ve zaman zaman Libya'da savaşlar oldu oluyor. Her atılan merminin Türk ekonomisinde bir gedik açtığını unutmamak gerekir. Üstüne üstelik Suriye'deki savaşların izahını Türk hükümeti halen daha yapabilmiş değildir. Biz neden Suriye'ye sık sık kara harekâtında bulunuyoruz
Bu haberler de ilginizi çekebilir
En Çok Okunanlar
1.Buğra Gökce trajik Mehmet Akif Ersoy karşılaşmasını anlattı: 'Ağlamaya başladı hepimiz etkilendik'2.Trump'tan kritik açıklama: "Golan Tepeleri'ni İsrail'e verdim"3.Milletvekili şokta: Erdoğan'ın 1994'teki mal varlığını paylaştı diye...4.Muharrem Sarıkaya işten atıldı!: Kameramanı tokatlamıştı!5.Almanya işsizlik yardımını zorlaştırıyor
6.Savaşa hazırlanıyor: Almanya 50 milyar avroluk dev bütçe onayı7.Tutuklandı: Ela Rümeysa Cebeci ifadesinden sonra nezarete alındı!8.Geri dönüyor: İngiltere'den AB ayrılık sürecinde bazı başlıklarda dönüş!9.Soylu'nun 'sağ kolu' da aralarında: 235 emniyet müdürü emekli edildi10.Emekli Erdoğan Saray'da, emekli vatandaş otogarda!

SAFVET SENİH

NUMAN YILMAZ YİĞİT

CUMA KARAMAN

ERTUĞRUL İNCEKUL

ABDULLAH AYMAZ
ÇOK OKUNAN HABERLER

Buğra Gökce trajik Mehmet Akif Ersoy karşılaşmasın...

Trump'tan kritik açıklama: "Golan Tepeleri'ni İsra...

Milletvekili şokta: Erdoğan'ın 1994'teki mal varlı...

Muharrem Sarıkaya işten atıldı!: Kameramanı tokatl...

Almanya işsizlik yardımını zorlaştırıyor


