[Harun Tokak] Hâkim Bey! Bizden Ne İstiyorsunuz?

Okuma Süresi 2 dkYayınlanma Pazar, Ekim 2 2022
Samanyoluhaber.com yazarı Harun Tokak Pazar yazısında bir göç hikayesini okuyucularına aktardı
[Harun Tokak] Hâkim Bey!  Bizden Ne İstiyorsunuz?

HARUN TOKAK 


HARUN TOKAK

Yaz sessiz sedasız geçip gitti.
Ağustosun ortasından itibaren yaz, bilhassa geceleri bazı mevzilerini kaptırsa da sabah olunca güneşi de arkasına alarak yeniden kaybettiği mevzileri geri alıyordu. Eylülden itibaren geceleri kaybettiği yerleri geri alamadığı gibi gündüzleri de ağır kayıplar vermeye başladı. 
Mevsimlerin bu sessiz sedasız devir teslim merasimi bize yeni ufuklar açıyor.
Biz de üstümüzü başımızı biraz daha kavi hale getirerek yine azimle yollara düşüyoruz.
Serin bir kuzey akşamında ev sahibi Kemal Bey daha bizi karşısında görür görmez bana, “Sizinle ilkin Narin’de karşılaşmıştık.” diyor.
Hayalim birden yıllar öncesine gidiyor. 
Taze karlar yağıyordu ovaya, obaya, dağlara.
Tanrı Dağları gecenin koynunda vahşi bir hayalet gibi heybetinin beyazlığında süzülüyordu.
Dağın eteklerine kurulu Narin şehri yalnızlığa gömülmüş, sessizliğine sığınmıştı.
Koyu bir sis sarmıştı her yanı.
Rüzgâr, gecenin bağrını en sert yumruklarıyla dövüyordu. 
Dünyanın pek çok yerine yolculuk yapmıştım ama Narin seyahati unutulmayanlar defterine kaydolmuştu.
Bir avuç fedakâr öğretmenin kara-kışa meydan okuyarak yaptıkları hizmet hayatımda yeni ufuklar açmıştı.
Kemal Bey Meriç’ten geçerek gelmiş bu kuzey ülkesine. Daha kırkında bir delikanlı. 
Bu koca yürekli insan, devletin vahşi yüzüyle daha on yaşında iken tanışmış.
Devlet, ailesinden bazılarının korucu olmasını istemiş.
Kabul etmemişler.
“Neden?” diyoruz.
“Korucular mayın eşeği

Bu haberler de ilginizi çekebilir