'Kendisinden ve gafletinden gafil'

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Perşembe, Kasım 1 2018
“Eğer nefsime hitaben okuduklarımı sen anlamışsan, Kur’an’ın beyanının mânâ cihetindeki i’caz (mucizelik) nurlarından bir Lem’ayı kavramışsın demektir. Zira bu mesele, Kur’an’ın lebâleb mânâlarla dolu i’caz deryasının sızıntılarından bir sızıntıdır.”
Safvet Senih / samanyoluhaber.com
KENDiSİNDEN  VE  GAFLETİNDEN  GÂFİL

Mesnevi-i Nuriye’de, On Üçüncü Risale olan “Kur’an yıldızlarının nurlarından bir NUR” var. Arapça yazılan bu Risale Barla’da Risale-i Nur’un birinci katibi Şamlı Hafız Tevfik’e Üstad Bediüzzaman Hazretleri tarafından yazdırılmış ve bizzat Üstad tarafından tashih edilmiş müstakil bir eser olarak, Necmeddin Şahiner’in Barla’daki araştırmaları sırasında ortaya çıkmıştır. Ümit Şimşek ve bir heyet tarafından tercüme edilmiştir.

Bu mübarek eserin İkinci İ’lemi’nde deniliyor ki:
“Kur’an’ın ummânından kalbime akan feyizden sen de yudumlamak istersen, nefsime hitabımı gören bir kalble dinle:
“Ey kendisinden ve gafletinden gâfil nefis!
“GAFLET, KÜFRAN ve  KÜFÜR, silsile hâlinde takip eden nihayetsiz muzaaf muhaller üzerine kuruludur. Zira sen birşeye –bilhassa hayat sahibi ise- baktığın zaman ve sonra da onu tek bir ilah olan  Allah Teâlaya isnad etmediğin (Allah yaratmıştır demediğin) takdirde, toprağın, havanın ve suyun cüzleri adedince, hatta zerreler ve mürekkebâtı adedince, hatta İlâhî tecelliler adedince ilâhları kabul etmek gibi acip muhalleri (imkânsızlıkları) kabul etmen lâzım gelir. (…)   

“Toprağın cüzleri sayısınca ilahlar kabul etme mecburiyetine gelince: Elbette bilirsin ki, toprağın hangi cüz’üne bakacak olsan, hangi nebat ve ağaç, hangi çiçek ve meyve olursa olsun hepsinin mesulüne elverişli olduğunu görürsün. Eğer bu hakikatı aynelyakîn görmek istersen, o toprağı saksıya doldur; sonra ona İNCİR  çekirdeğini ek, tâ ki, meyveli bir incir ağacına dönüşsün. Sonra onu çıkar, onun yerine NAR  çekirdeğini ek. Ondan sonra ELMA   çekirdeği ek. Bütün meyveli ağaçları  o saksıya yerleştirinceye kadar böylece devam et. Halbuki, o ağaçlar arasında, muntazam cihazlar ve mevzun (ölçülü, âhenkli) teşekkülleri itibariyle pek çok fark

Bu haberler de ilginizi çekebilir