[Prof.Dr. Osman Şahin] Affetmede söz sahibi mağdurlardır 

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazartesi, Mayıs 30 2022
KİN, NEFRET VE DÜŞMANLIK ÜZERİNDEN TAHRİP 1

PROF. DR. OSMAN ŞAHİN 

KİN, NEFRET VE DÜŞMANLIK ÜZERİNDEN TAHRİP 1

Her şeyden önce, gün geldiğinde gerçekten yanlışlarını anlayıp pişman olanlar ve samimi olarak af talep edenlerin affedilip edilmemeleri hususu hak sahiplerinin takdirindedir. Herkes kendi sahip olduğu haklar konusunda söz sahibidir.
Zulümler devam ederken bunlara sebebiyet verenlerin affedilmeleri herhalde düşünülemez. Mazlum hakkını alabilecek makam ve konumlara gelince bunlar konuşulabilir. Hocaefendi, sohbetlerinde size zulmedenleri affediniz dememektedir, ama kendinizi affetmeye hazırlayın demektedirler. 

“Ashâb-ı Kehf, Hızır ve Zülkarneyn” başlıklı Bamteli’nde affetmenin de bir zamanı olduğu ifade edilmektedir: “Güçlü olduğu zaman, insan adil ise, ona adalet denir. Zayıf olduğun zaman adalet yapıyorsan, o zaafın dışa vuruşu demektir. Güçlü olduğun zaman affediyorsan, işte ona affetme denir… Karşı taraf teslimi silah ettiğinde, “affettim” derseniz bir kıymet ifade eder, “yoksa ayağının altında ezilirken, “ben seni affetim demek”, hiçbir şey ifade etmez.” 
Ayrıca, bireyler kendi açılarından bir af yoluna girseler bile, bu, hukuki yollardan haklarını geri almak ve zulmedenlerden hesap sormak için mücadele etmeyecekleri anlamına gelmez.
Yasalara göre suç işleyenlerin aleyhine gerekli davaların açılarak bu yaptıklarının cezalarının verilmesi de ayrıca önemli bir konudur. Bu yapılmadığı zaman, toplumda adalet sisteminin ve düşüncesinin tekrar inşa edilmesi de mümkün olmayacaktır. Bu suçları işleyenler, hakkettikleri cezaları almalıdırlar ki, bir daha kimse böyle haksızlıkları işleyemesinler. 
Ayrıca, devran değiştiğinde, büyük zulümlerde bulunanlar, kendilerini kurtarmak için mazlumlardan özür dileyip af dileyeceklerdir. Bu hususta,

Bu haberler de ilginizi çekebilir