Solidarity With OTHERS'tan haftalık rapor: Türkiye'de adaletsizliğin boyutu
⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Salı, Ocak 21 2025
Belçika merkezli İnsan hakları kuruluşu olan Solidarity With OTHERS geçen haftanın Türkiye Hak Gözlemleri raporunu yayınladı.

Türkiye’de yaşanan hak ihlallerinin gözden kaçmaması, kayıt altına alınması ve kamuoyunun bilgilendirilmesi için çalışan Solidarity With OTHERS sosyal medya hesabından duyurduğu rapor şöyle;
Hafta boyunca savcılar en az 98 kişi hakkında Hizmet hareketiyle irtibatlı oldukları gerekçesiyle gözaltı kararı verdi. Birleşmiş Milletler Keyfi Tutuklama Çalışma Grubu (WGAD) tarafından Ekim 2020’de yayımlanan bir görüş belgesinde söz konusu grupla bağlantılı olduğu iddia edilen kişilerin geniş çaplı ve sistematik olarak hürriyetinden mahrum bırakılmasının insanlığa karşı suç teşkil edebileceği belirtildi. Derneğimiz 15 Temmuz darbe girişiminden bu yana gerçekleşen Hizmet hareketi bağlantılı toplu gözaltı uygulamalarını detaylı bir veritabanı vasıtasıyla sistematik olarak kayda geçirmektedir.
ZORLA KAYBEDİLMELER
Hafta boyunca, 2016-2018 yılları arasındaki olağanüstü hal döneminde görevinden ihraç edilen ve 6 Ağustos 2019 tarihinde ortadan kaybolduğu ihbar edilen eski kamu çalışanı Yusuf Bilge Tunç’tan bir haber alınamadı. Tunç’un ortadan kaybolması 2016 yılından bu yana yaşanan ve Türk hükümetinin dahil olduğuna dair güçlü bulgular içeren bir dizi zorla kaybedilme vakasının son örneklerinden biri oldu.
TOPLANTI VE ÖRGÜTLENME ÖZGÜRLÜĞÜ
14 Ocak: Mersin’de DEM Partili belediye başkanlarının tutuklanması ve Akdeniz Belediyesi’ne kayyum atanmasının ardından başlayan protestolara polis müdahale etti ve beş kişi gözaltına alındı.
14 Ocak: AKP, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun (TMSF) mali suçlar nedeniyle soruşturma altındaki şirket ve derneklere kayyum olarak hareket etmesine izin veren ve şirket operasyonları, varlık satışları ve “kuvvetli şüphe” temelinde tasfiye üzerinde geniş yetki tanıyan tartışmalı bir yasa tasarısını yeniden gündeme getirdi. 2016 darbe girişiminin ardından Hizmet hareketiyle bağlantılı 1.100’den fazla şirkete el konulmasının ardından, uzmanlar bu yasanın mülkiyet haklarına tehdit
KEYFİ GÖZALTI VE TUTUKLAMALAR
Hafta boyunca savcılar en az 98 kişi hakkında Hizmet hareketiyle irtibatlı oldukları gerekçesiyle gözaltı kararı verdi. Birleşmiş Milletler Keyfi Tutuklama Çalışma Grubu (WGAD) tarafından Ekim 2020’de yayımlanan bir görüş belgesinde söz konusu grupla bağlantılı olduğu iddia edilen kişilerin geniş çaplı ve sistematik olarak hürriyetinden mahrum bırakılmasının insanlığa karşı suç teşkil edebileceği belirtildi. Derneğimiz 15 Temmuz darbe girişiminden bu yana gerçekleşen Hizmet hareketi bağlantılı toplu gözaltı uygulamalarını detaylı bir veritabanı vasıtasıyla sistematik olarak kayda geçirmektedir.
ZORLA KAYBEDİLMELER
Hafta boyunca, 2016-2018 yılları arasındaki olağanüstü hal döneminde görevinden ihraç edilen ve 6 Ağustos 2019 tarihinde ortadan kaybolduğu ihbar edilen eski kamu çalışanı Yusuf Bilge Tunç’tan bir haber alınamadı. Tunç’un ortadan kaybolması 2016 yılından bu yana yaşanan ve Türk hükümetinin dahil olduğuna dair güçlü bulgular içeren bir dizi zorla kaybedilme vakasının son örneklerinden biri oldu.
TOPLANTI VE ÖRGÜTLENME ÖZGÜRLÜĞÜ
14 Ocak: Mersin’de DEM Partili belediye başkanlarının tutuklanması ve Akdeniz Belediyesi’ne kayyum atanmasının ardından başlayan protestolara polis müdahale etti ve beş kişi gözaltına alındı.
14 Ocak: AKP, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun (TMSF) mali suçlar nedeniyle soruşturma altındaki şirket ve derneklere kayyum olarak hareket etmesine izin veren ve şirket operasyonları, varlık satışları ve “kuvvetli şüphe” temelinde tasfiye üzerinde geniş yetki tanıyan tartışmalı bir yasa tasarısını yeniden gündeme getirdi. 2016 darbe girişiminin ardından Hizmet hareketiyle bağlantılı 1.100’den fazla şirkete el konulmasının ardından, uzmanlar bu yasanın mülkiyet haklarına tehdit
Bu haberler de ilginizi çekebilir

ŞERİF ALİ TEKALAN

KADİR GÜRCAN

ABDULLAH AYMAZ

KEMAL GÜLEN







