Terör olaylarını çocuklarla ne şekilde konuşmalıyız?
⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Pazartesi, Mart 21 2016
Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ayşegül Yolga Tahiroğlu, son zamanlarda tüm toplumu sarsan terör olaylarının çocuklara olumsuz yansımaması adına neler yapılabileceğini anlattı. Tahiroğlu, terör olaylarını çocuklara anlatırken dürüst olunması ve karmaşık olmayan bir dille konuşulması gerektiğini söyledi.
Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ayşegül Yolga Tahiroğlu, son zamanlarda tüm toplumu sarsan terör olaylarının çocuklara olumsuz yansımaması adına neler yapılabileceğini anlattı. Tahiroğlu, terör olaylarını çocuklara anlatırken dürüst olunması ve karmaşık olmayan bir dille konuşulması gerektiğini söyledi.
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ayşegül Yolga Tahiroğlu, açıklamasında, bazen yaşanan veya tanık olunan olayların, erişkin olarak bile bu travmanın olumsuz etkilerinden koruyacak kalkan bulunamadığını, çaresizlik yaşandığını kaydetti. Tahiroğlu, travmanın insan eliyle ve diğer insanlara yönelik olması, hele öngörülemeyen ve vahşet içeren bir olaysa işte o zaman yapılacak açıklamanın daha zor olduğunu vurguladı.
Bu durumda ebeveynin kendi duygularına, öfkesine hakim olmakta zorlanacağını dile getiren Dr. Tahiroğlu; terör olaylarından yola çıkarak, çoğu yetişkinin bile görüntülerine bakamadığı olayların etkilerinden çocukları nasıl koruyabiliriz? Korumamız gerekir mi? Bu olayları nasıl açıklayabiliriz? sorularının cevaplarını çocuğa vermenin zor olduğunu vurguladı. Tahiroğlu, bu tür soruların çocuktan gelmesi durumunda öncelikle zarar vermeyecek, kafasını daha çok karıştırıp korkutmayacak, kendisi veya sevdikleri için aynı sonu beklemesine yol açmayacak ve tüm bunları sağlarken aynı zamanda dürüst ve karmaşık olmayan bir dille konuşulması gerektiğine işaret etti. "Çocuk kötü bir şeyler olduğunu bilmeli ancak tüm ayrıntısına gerek duyulmamalı elbette." diyen Doç. Dr. Tahiroğlu, şöyle devam etti: "Patlama olduğunu, pek çok insanın öldüğünü ve yaralandığını bilmesi gerekir. Küçük bir çocuğun buna anlam vermesi güç olabilir. Ona böyle bir eylemin hiç bir zaman haklı bir nedeni olamayacağını, eylemcinin saldırıya uğrayan kişileri hiç tanımadığını, yani ona yönelik kızdıracak bir şey yapmış olamayacaklarını anlatmalıyız. Ayrıca, öyle bile olsa hiç bir koş
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ayşegül Yolga Tahiroğlu, açıklamasında, bazen yaşanan veya tanık olunan olayların, erişkin olarak bile bu travmanın olumsuz etkilerinden koruyacak kalkan bulunamadığını, çaresizlik yaşandığını kaydetti. Tahiroğlu, travmanın insan eliyle ve diğer insanlara yönelik olması, hele öngörülemeyen ve vahşet içeren bir olaysa işte o zaman yapılacak açıklamanın daha zor olduğunu vurguladı.
Bu durumda ebeveynin kendi duygularına, öfkesine hakim olmakta zorlanacağını dile getiren Dr. Tahiroğlu; terör olaylarından yola çıkarak, çoğu yetişkinin bile görüntülerine bakamadığı olayların etkilerinden çocukları nasıl koruyabiliriz? Korumamız gerekir mi? Bu olayları nasıl açıklayabiliriz? sorularının cevaplarını çocuğa vermenin zor olduğunu vurguladı. Tahiroğlu, bu tür soruların çocuktan gelmesi durumunda öncelikle zarar vermeyecek, kafasını daha çok karıştırıp korkutmayacak, kendisi veya sevdikleri için aynı sonu beklemesine yol açmayacak ve tüm bunları sağlarken aynı zamanda dürüst ve karmaşık olmayan bir dille konuşulması gerektiğine işaret etti. "Çocuk kötü bir şeyler olduğunu bilmeli ancak tüm ayrıntısına gerek duyulmamalı elbette." diyen Doç. Dr. Tahiroğlu, şöyle devam etti: "Patlama olduğunu, pek çok insanın öldüğünü ve yaralandığını bilmesi gerekir. Küçük bir çocuğun buna anlam vermesi güç olabilir. Ona böyle bir eylemin hiç bir zaman haklı bir nedeni olamayacağını, eylemcinin saldırıya uğrayan kişileri hiç tanımadığını, yani ona yönelik kızdıracak bir şey yapmış olamayacaklarını anlatmalıyız. Ayrıca, öyle bile olsa hiç bir koş
Bu haberler de ilginizi çekebilir
En Çok Okunanlar
1.ABD, Türkiye'deki 'büyük depremi' biliyor mu? Uzmana göre açıklama tesadüf değil!2.Almanya'da sokak ortasında Hüseyin Baybaşin'in yeğenine kurşun yağmuru3.Özel nihayet askeri öğrenciler ve KHK'lıları hatırladı!4.Saran baskılara dayanamadı: Fenerbahçe 'Olağanüstü Seçimli Genel Kurul'a gidiyor5.İşkencecilere AYM'den kötü haber: 'İşkence suçlarında ceza ertelenemez'
6.Avrupa endişeli: Oreşnik seyir füzeleri Belarus'ta aktive edildi!7.Ersoy'un etkin pişmanlık oyunu tutmadı: 'Soruşturmaya katkı sağlamadı'8.Zelensky görevden ayrılma işareti verdi9.Türkiye'nin adaletsizlik rekoru: AİHM'nin 2.420 kişi için verdiği ihlal kararı ne anlama geliyor?10.2026'nın ilk günü Yeni Zelanda'da başladı!

SAFVET SENİH

ERTUĞRUL İNCEKUL

ABDULLAH AYMAZ

ORHAN KESKİN

ARİF ASALIOĞLU
ÇOK OKUNAN HABERLER

ABD, Türkiye'deki 'büyük depremi' biliyor mu? Uzma...

Almanya'da sokak ortasında Hüseyin Baybaşin'in yeğ...

Özel nihayet askeri öğrenciler ve KHK'lıları hatır...

Saran baskılara dayanamadı: Fenerbahçe 'Olağanüstü...

İşkencecilere AYM'den kötü haber: 'İşkence suçları...


