KONYA (A.A) - Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Önümüzdeki dönemde de her yaptığımız dış temasta büyük şirketlerle yapılan toplantılarda bir çok uluslararası şirket Türkiyeye bölgesel merkezini taşımak niyetinde. Biz bu durumun Türkiyenin merkez ülke karakteriyle paralellik taşıdığı inancındayız dedi.
     Bazı ziyaretler ve temaslar için Konyada bulunan Davutoğlu, Unilever/Algida dondurma fabrikasının temel atma törenine katıldı. Davutoğlu burada yaptığı konuşmada, hükümetlerin makro stratejisi ile şirketlerin makro stratejileri içinde yaptığı planlamalar arasında bir paralellik olduğu zaman ülkelerin gerçek kalkınmayı sağladıklarını söyledi.
     Hükümetin belirlediği makro ekonomik stratejilerin şirketler tarafından benimsenmemesi ve aradaki koordinasyonun tam olarak sağlanmamasının bir müddet sonra büyük bir sinerji kaybına yol açacağını söyleyen Davutoğlu, şunları kaydetti:
     Unilever Türkiyenin ilk adımından bu yana kat ettiği mesafeyle Türkiyenin o yıllardan bu yana kat ettiği genel mesafe arasında bir paralellik var. Biz istiyoruz ki Türkiye tüm bu çevre havzaların üretim üssü olsun. Tüm bu çevre havzaların ticaret aktarım hatlarının yöneticisi, yönlendiricisi olsun. Bugün Asyadaki ekonomik istatistiklere ve sanayi üretim kapasitelerine bakıldığında Türkiye, batıda Fransa, Almanya, İtalya hattında, doğuda Çin, Hindistan hattına kadar olan bölgeyi sınır çizin, tüm geri kalan Avrasyada, güney Afrikadan Kafkasyaya kadar olan tüm bölgedeki en büyük sanayi üreticisi ülkedir. Dolayısıyla da ekonomik yapısını ve dış politikasını bu büyük havzanın her yerine ulaşır nitelikte geliştirmesi lazım. Onun için serbest ticaret anlaşmalarıyla gümrük duvarlarının aşağı çekilmesi için çaba gösteriyoruz. Onun için hepimiz, tüm bu ülkelerde sürekli hareket halinde bulunarak, şirketlerimizin önünü açmak istiyoruz.
    
     -BMnin tüm bölgesel kurumları İstanbulda birleşecek-
    
     Uluslararası büyük şirketlerin merkez üssünü Türkiyeye taşıma ihtiyacı içinde olduklarını görmekten mutluluk duyduklarını vurgulayan Davutoğlu, şöyle devam etti:
     Çok büyük uluslararası şirketler -Unilever gibi- Türkiyeyi sadece Türkiye pazarına hitap eden bir üretim alanı olarak değil, çevre havzalara da en kolay ulaşılabilir bir üretim merkezi olarak görüyorlar. Bu bizim için çok önemli, bunun korunması lazım. Bu konudaki başarıları dolayısıyla sayın Karacaya teşekkür etmek istiyorum.
     Önümüzdeki dönemde de her yaptığımız dış temasta büyük şirketlerle yapılan toplantılarda bir çok uluslararası şirket Türkiyeye bölgesel merkezini taşımak niyetinde. Biz bu durumun Türkiyenin merkez ülke karakteriyle paralellik taşıdığı inancındayız. Geçen hafta Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri buradaydı. 2 yıldır titizlikle yürüttüğümüz çalışma sonrasında İstanbulu BMnin bölgesel merkezi haline getiriyoruz. Yani BMnin tüm bölgesel kurumları İstanbulda birleşecek ve İstanbul, Viyana, Cenevre, Nairobi gibi bir BM şehri haline gelecek. Nasıl İstanbuldan çevre havzalara BMnin barış ve istikrar misyonu taşınacaksa, tüm Türkiyeden de çevre havzalara ekonomik rantabilite, sanayi, üretim kapasitesi ve verimlilik taşınacak. Bu birinci hedefimiz. Bu hedefin gerçekleşmesi yönünde gösterilen çabalar dolayısıyla herkese teşekkür ediyorum.
    
     -Konyadaki bu üretimin ihracat üssü Mersin olacak-
    
     Nasıl Avrasyada Türkiye bir merkez ise Türkiyenin ulaşım hatları, ekonomik kapasitesi ve üretim alanlarına bakıldığında Konyanın da bir merkez şehir olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, şunları kaydetti:
     Hangi açıdan bakarsanız bakın Türkiyenin her yerine ulaşmak için, ayrıca Ortadoğudan Rusyaya bir çok çevre bölgeye ulaşmak için en optimum merkez şehirlerden biri Konyadır. Konyanın bu hususiyeti ile çok daha fazla şirket Konyayı bir üretim merkezi haline dönüştürecektir. Marmaradan diğer bölgelere yapılacak taşımanın ortaya çıkardığı lojistik ek masraf göz önüne alındığında Konya gibi merkez bir şehirde bu yatırımın ülke ekonomisine büyük bir tasarruf sağlayacağına inanıyorum. Konyadaki bu üretimin ihracat üssü Mersin olacak. Mersin limanından sağlanacak. Mersin limanı Anadolunun ve Konyanın bir zarureti. Onun için epey zamandır Konyadaki sivil toplum kuruluşları lojistik merkez kurma faaliyetlerinde bulunuyor. Biz de Konya-Karaman-Mersin arasında lojistik faaliyetleri geliştirme kararı aldık. Temmuz ayı içinde üç ilin bakanları, milletvekilleri ve yetkilileri Mersinde bir araya geleceğiz. Belli bir ev sahipliği silsilesi ile İç Anadoludan Mersine olacak olan lojistik akışın koordinasyonunu yapacağız
     Organize hayvancılık bölgesi ile tarımı geliştirecek büyük bir alana sahip olduklarını anlatan Davutoğlu, tarım sanayisinin de tarımla birlikte gelişmesi gerektiğini belirterek, Algida fabrikasının temel atma töreni ile tarım ve sanayi kapasitemiz birleşecek ve Mersine bir ticaret şeklinde akacak dedi.
     (RIF-MUM-KYR)