Demirtaş: Tahir Bey (Elçi) 'canlı bombayım' deseydi 'serbest bırakın' derlerdi

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Salı, Ekim 20 2015
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin gözaltına alınmasına tepki gösterdi. Demirtaş, "Bırakın PKK üyesi, sempatizanı bile değildir. Bir barış adamıdır. Tahir Bey çıkıp 'ben canlı bombayım' deseydi Başbakanın tabiriyle 'sana karışamayız, çünkü henüz kendini patlatmadın, serbest bırakın' derlerdi." ifadelerini kullandı.
Demirtaş: Tahir Bey (Elçi) 'canlı bombayım' deseydi 'serbest bırakın' derlerdi
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin gözaltına alınmasına tepki gösterdi. Demirtaş, "Bırakın PKK üyesi, sempatizanı bile değildir. Bir barış adamıdır. Tahir Bey çıkıp 'ben canlı bombayım' deseydi Başbakanın tabiriyle 'sana karışamayız, çünkü henüz kendini patlatmadın, serbest bırakın' derlerdi." ifadelerini kullandı.

Bahçelievler'de Ehlibeyt Alimler Derneği'ni ziyaret eden Selahattin Demirtaş, Abdullah Gül'ün taziye için kendilerini araması nedeniyle Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun sözleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın HDP ile ilgili açıklaması ve Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin gözaltına alınmasıyla ilgili soruları cevapladı. Demirtaş'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

"Tarihimizin en büyük katliamını yaşadık. 102 kardeşimizi yitirdik. Türkiye'nin her yerine cenazeler gitti. Ahlaki ve vicdani olarak kendini kaybetmemiş herkesin bu taziyeyi yüreğinde hissettiğinden şüphe duymuyoruz. Taziye, Türkiye'deki bütün evlerdir. Ne HDP'nin genel merkezidir, ne de başka bir partinin, kurumun genel merkezidir. Sayın önceki cumhurbaşkanımızın şahsımızda bizleri araması, üzüntülerini, taziye dileklerini iletmesi ve bizler aracılığıyla ailelere bu duygularının iletilmesinin istenmesi son derece normal, insani, ahlaki ve vicdani bir duruştur. Buradan yola çıkarak bir polemiğe girmek, bir insanın ahlaki seviyesini gösterir. Vicdanının artık oy uğruna, koltuk uğruna karardığını gösterir. Gerçekten çok üzüldüm. Yani ülkenin Başbakanı çıkıp bize 'taziye sizin değil, bu acıyı sahiplenmeyin' diyecek kadar duygudan yoksun bir hale geldiğini görmek çok üzdü bizi.

Partimin 36 üyesi o katliamda yaşamını yitirdi. Bunlardan ikisi milletvekili adayımızdı, parti yöneticilerimiz vardı. Biz hiçbir zaman buradan yola çıkarak bir ayrıştırma, ötekileştirme yapmadık. 'Devlet doğrudan bu katliamın sorumlusudur ve suçlusudur' dedik, her gün ortaya çıkıyor zaten. IŞİD'i büyüten, besleyen, destek veren, silah sağlayan, koruyan, kollayan bir anlayış var. Bunlar her gün ortaya

Bu haberler de ilginizi çekebilir