Kurtulmuş: Medya üzerindeki yasakların kaldırılması için hazırız
⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Cumartesi, Şubat 6 2016
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, 28 Şubat ve 12 Eylül dönemlerinde medya kuruluşlarının derdest edildiğini söyledi. Kurtulmuş, "Bir zamanlar sadece devlet tekili içerisinde, devletin resmi ideolojisi içerisinde, hem de o dar kalıpların arasına çıkılmaksızın ifade edildiği bir medya anlayışı vardı. Onun dışında hiç kimsenin söz söyleyemediği dönemlerde derdest edildiği, içeriye atıldığı, dergilerin, gazetelerin kapatıldığı ve matbaaların mühürlendiği dönemleri Türkiye çok yaşadı." dedi. Kurtulmuş, medya kuruluşları üzerindeki yasakların kaldırılması için üzerlerine düşeni yapmaya hazır olduklarını ifade etti.
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, 28 Şubat ve 12 Eylül dönemlerinde medya kuruluşlarının derdest edildiğini söyledi. Kurtulmuş, "Bir zamanlar sadece devlet tekili içerisinde, devletin resmi ideolojisi içerisinde, hem de o dar kalıpların arasına çıkılmaksızın ifade edildiği bir medya anlayışı vardı. Onun dışında hiç kimsenin söz söyleyemediği dönemlerde derdest edildiği, içeriye atıldığı, dergilerin, gazetelerin kapatıldığı ve matbaaların mühürlendiği dönemleri Türkiye çok yaşadı." dedi. Kurtulmuş, medya kuruluşları üzerindeki yasakların kaldırılması için üzerlerine düşeni yapmaya hazır olduklarını ifade etti.
Numan Kurtulmuş, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) ve Medya Derneği tarafından hazırlanan Televizyon Haberciliği Çalıştayı'na katıldı. Medyada çok sesliliğin olduğunu kaydeden Kurtulmuş, "Türkiye'de 1960 döneminin, 12 Eylül, 12 Mart dönemi ve 28 Şubat döneminin medyası ile herhalde şimdiki medya arasında var ile yok arasında bir fark var. Bir zamanlar sadece devlet tekili içerisinde, devletin resmi ideolojisi içerisinde, hem de o dar kalıpların arasına çıkılmaksızın ifade edildiği bir medya anlayışı vardı. Onun dışında hiç kimsenin söz söyleyemediği dönemlerde derdest edildiği, içeriye atıldığı, dergilerin, gazetelerin kapatıldığı ve matbaaların mühürlendiği dönemleri Türkiye çok yaşadı. Dolayısıyla Türkiye'de medya ile demokrasi arasında bire bir ilişki vardır. Çok şükür Türkiye demokrasisi geliştiği için medyada da çok seslilik rahat bir şekilde görülmektedir." ifadelerini kullandı.
Türkiye'de, bir takım sermaye kuruluşlarının tekelinde olan medya kuruluşlarının olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, "Siyaset uzun yıllar boyunca sermaye siyaset medya ilişkilerini konuştu. Öyle ki bu büyük medya tekelleri hem siyaseti baskı altına alıyor hem de siyasetin alanını farkında olmadan daraltıyor. Bu büyük medya kuruluşları ve zengin sermaye kuruluşlarının ortaya çıkardığı iktidar medya ilişkisi içerisinde iktidara gelen maalesef sivil siyasetçiler de zannediyorlardı ki kendileri
Numan Kurtulmuş, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) ve Medya Derneği tarafından hazırlanan Televizyon Haberciliği Çalıştayı'na katıldı. Medyada çok sesliliğin olduğunu kaydeden Kurtulmuş, "Türkiye'de 1960 döneminin, 12 Eylül, 12 Mart dönemi ve 28 Şubat döneminin medyası ile herhalde şimdiki medya arasında var ile yok arasında bir fark var. Bir zamanlar sadece devlet tekili içerisinde, devletin resmi ideolojisi içerisinde, hem de o dar kalıpların arasına çıkılmaksızın ifade edildiği bir medya anlayışı vardı. Onun dışında hiç kimsenin söz söyleyemediği dönemlerde derdest edildiği, içeriye atıldığı, dergilerin, gazetelerin kapatıldığı ve matbaaların mühürlendiği dönemleri Türkiye çok yaşadı. Dolayısıyla Türkiye'de medya ile demokrasi arasında bire bir ilişki vardır. Çok şükür Türkiye demokrasisi geliştiği için medyada da çok seslilik rahat bir şekilde görülmektedir." ifadelerini kullandı.
Türkiye'de, bir takım sermaye kuruluşlarının tekelinde olan medya kuruluşlarının olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, "Siyaset uzun yıllar boyunca sermaye siyaset medya ilişkilerini konuştu. Öyle ki bu büyük medya tekelleri hem siyaseti baskı altına alıyor hem de siyasetin alanını farkında olmadan daraltıyor. Bu büyük medya kuruluşları ve zengin sermaye kuruluşlarının ortaya çıkardığı iktidar medya ilişkisi içerisinde iktidara gelen maalesef sivil siyasetçiler de zannediyorlardı ki kendileri
Bu haberler de ilginizi çekebilir

Kemal Gülen

HARUN TOKAK
Esra Büyükcombak

Numan Yılmaz







