Rusya'nın Ukrayna'yı işgali Türkiye-ABD ilişkilerini nasıl etkiledi?
⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Cumartesi, Mart 19 2022
Rusya'nın 24 Şubat'ta Ukrayna'yı işgale başlaması, son yıllarda inişli çıkışlı bir süreç izleyen Türk-Amerikan ilişkilerinde dengeleri değiştirmişe benziyor. Ankara'nın net şekilde Rusya'nın işgal girişimini reddetmesi, Montrö Sözleşmesi uyarınca İstanbul ve Çanakkale Boğazları'nı kapatması, diplomatik çözüm için çaba göstermesi Washington'dan "takdir ve teşekkür" mesajlarını getiriyor.
Diplomatik kaynaklara göre, gelecek hafta düzenlenecek NATO Zirvesi sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Joe Biden arasında bir görüşme olması sürpriz sayılmamalı. İki ülke arasında artan diyaloğun F-16 satışı ve S-400'ler sorununu nasıl etkileyeceği, tartışılan konular arasında.
Ukrayna krizinin Türk-Amerikan ilişkilerinin seyrine ve diyaloğuna olan olumlu etkisi hem Ankara hem de Washington'daki yetkililer tarafından dile getiriliyor.
Rusya'nın NATO sınırlarına kadar genişleyen saldırıları, Avrupa'nın güvenliği açısından NATO'nun kurumsal olarak önemini ortaya koyduğu gibi, jeopolitik konumu ve Moskova ile ilişkisi de Ankara'nın ittifak içindeki kritik rolünün teyit edilmesini sağladı.
Hem Washington hem de diğer önemli NATO başkentlerinde yapılan değerlendirmelerde, Türkiye'nin rolü açısından dört ana unsur öne çıktı.
Birincisi, Ankara'nın Moskova ile derin ekonomik ve ticari ilişkilerine karşın Ukrayna'ya dönük askeri operasyonu kesin bir dille reddetmesi ve Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'ndaki kınama oylamasında uluslararası toplumla birlikte hareket etmesi.
İkincisi, Ukrayna'nın Kırım dahil toprak bütünlüğünün ve siyasi birliğinin korunmasına verdiği siyasi desteğin yanı sıra, başta silahlı insansız hava araçları (SİHA) olmak üzere, Kiev'e verdiği askeri destek. Türkiye'nin bu yöndeki desteğinin 24 Şubat sonrasında da sürdüğü uluslararası basında çıkan ve Ankara tarafından yalanlanmayan haberler arasında yer alıyor.
Üçüncü önemli gelişme, Türkiye'nin Montrö Sözleşmesi uyarınca İstanbul ve Çanakkale Boğazları'nı askeri gemilere kapatması. Başta Ukrayna olmak üzere ABD ve diğer NATO üyeleri, Rus savaş gemilerinin Karadeniz'e geçişini engelleyen bu adımı takdir ettiklerini kayda geçirdiler.
Diğer bir önemli unsur da Türkiye'nin, ikisiyle de özel ilişkilere sahip olduğu Rusya ve Ukrayna arasında sorunun diplomatik yolla çözümüne yaptığı katkı oldu.
Tarafların arasındaki görüş ayrılıklarının azaltılması ve sonunda bir anlaşmaya varılması açısın
Ukrayna krizinin Türk-Amerikan ilişkilerinin seyrine ve diyaloğuna olan olumlu etkisi hem Ankara hem de Washington'daki yetkililer tarafından dile getiriliyor.
Rusya'nın NATO sınırlarına kadar genişleyen saldırıları, Avrupa'nın güvenliği açısından NATO'nun kurumsal olarak önemini ortaya koyduğu gibi, jeopolitik konumu ve Moskova ile ilişkisi de Ankara'nın ittifak içindeki kritik rolünün teyit edilmesini sağladı.
Hem Washington hem de diğer önemli NATO başkentlerinde yapılan değerlendirmelerde, Türkiye'nin rolü açısından dört ana unsur öne çıktı.
Birincisi, Ankara'nın Moskova ile derin ekonomik ve ticari ilişkilerine karşın Ukrayna'ya dönük askeri operasyonu kesin bir dille reddetmesi ve Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'ndaki kınama oylamasında uluslararası toplumla birlikte hareket etmesi.
İkincisi, Ukrayna'nın Kırım dahil toprak bütünlüğünün ve siyasi birliğinin korunmasına verdiği siyasi desteğin yanı sıra, başta silahlı insansız hava araçları (SİHA) olmak üzere, Kiev'e verdiği askeri destek. Türkiye'nin bu yöndeki desteğinin 24 Şubat sonrasında da sürdüğü uluslararası basında çıkan ve Ankara tarafından yalanlanmayan haberler arasında yer alıyor.
Üçüncü önemli gelişme, Türkiye'nin Montrö Sözleşmesi uyarınca İstanbul ve Çanakkale Boğazları'nı askeri gemilere kapatması. Başta Ukrayna olmak üzere ABD ve diğer NATO üyeleri, Rus savaş gemilerinin Karadeniz'e geçişini engelleyen bu adımı takdir ettiklerini kayda geçirdiler.
Diğer bir önemli unsur da Türkiye'nin, ikisiyle de özel ilişkilere sahip olduğu Rusya ve Ukrayna arasında sorunun diplomatik yolla çözümüne yaptığı katkı oldu.
Tarafların arasındaki görüş ayrılıklarının azaltılması ve sonunda bir anlaşmaya varılması açısın
Bu haberler de ilginizi çekebilir
En Çok Okunanlar
1.Amerika rüyasını bitiren karar: Trump 36 yıllık vize uygulamasını kaldırıyor2.Cem Küçük de battı: Ayakkabı firması ekonomik krize direnemedi3.Düşen uçak ile kule arasındaki son konuşmalar netleşti! İşte o anlar!4.Gözaltına alınmaktan kurtulamadı: Özel laboratuvara test yaptırmıştı!5.AKP'li Şamil Tayyar'ın dediği çıkacak mı?
6.Kara para soruşturması saraya uzandı: Erdoğan'ın danışmanı şüpheli olarak...7.Bahçeli'nin düşen uçakla ilgili şüphesi ne? 'Böyle bir dönemde düşündürücü...'8.Adli Tıp sonuçları pozitif çıkan Sadettin Saran özel bir laboratuvara test verdi!9.11. Yargı paketi tamam 50 Bin Mahkuma af geliyor: Siyasiler hariç10.TBB Başkanı Sağkan'dan Sadettin Saran tepkisi: 'Hukuka aykırı'

SAFVET SENİH

CUMA KARAMAN

ERTUĞRUL İNCEKUL

HÜSEYİN ODABAŞI

ABDULLAH AYMAZ
ÇOK OKUNAN HABERLER

Amerika rüyasını bitiren karar: Trump 36 yıllık vi...

Cem Küçük de battı: Ayakkabı firması ekonomik kriz...

Düşen uçak ile kule arasındaki son konuşmalar netl...

Gözaltına alınmaktan kurtulamadı: Özel laboratuvar...

AKP'li Şamil Tayyar'ın dediği çıkacak mı?


