'Affa Vesile Vefa'

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Salı, Mart 27 2018
''Zulüm, uzun ömürlü değildir. -İnşâallah- zâlimlerin kendi zulümleri içinde boğulup gittiklerini hayatta olanlar göreceklerdir. Vefâ affa vesîledir unutulmamalıdır..''
Mehmet Ali Şengül / samanyoluaber.com

Kazanmak da kaybetmek de bir imtihandır. Öteler ötesinde amellerin hangisi kulun lehine yada aleyhine olduğunu mutlak mânâda kestirmek mümkün değildir. İnsan, bulunduğu ortamı iyi değerlendirdiği takdirde hüzünlü ve kederli anları, âhiret hayâtında belki daha kazançlı olmasını sağlayabilir.
     
Mü’minin en bereketli ve en kıymetli yanı; Allah ile irtibatının sağlam olması, kalbi ile Allah arasındaki bağlantıyı ifâde eden yanıdır. Dünyâ insanın olsa, Allah hoşnut ve râzı değilse, yapılanların hiçbir değeri ve kıymeti yoktur. 
     
Mü’minler için; “...Hepsinden âlası ise Allah’ın kendilerinden râzı olmasıdır.  İşte en büyük mutluluk, en büyük başarı budur. ” (Tevbe sûresi, 72)
       
Dünyada kullar için en büyük musibet, insanları Allah’dan  uzaklaştıran, ölümle sona erecek şu fâni dünyâ misafirhânesinde küfür, dalâlet ve gaflet içinde bulunmalarıdır. Yâni, günahkâr bir ortamda dünyânın gayr-i meşrû lezzetleri, gurur, enâniyet, inat, hased, gıybet ve dedikodularla ömrü heder edip, haram-helâl demeden dikkatsizce yaşamalarıdır.
   
Ehlullah’dan merhum Alvarlı Efe Hazretleri, ‘Belây-ı ekber odur ki, özünü gaflete salmış insan olmaktır’ der. İhlâs ve samimiyetle, Allah için yapılmayan  hiçbir iş ve amel, semeredâr olmayacağına dair, büyük zâtlar ve âlimler dikkat çekmektedir. 
   
İnsan, Allah’a karşı vefâ hissiyle dopdolu olmalıdır. Bu yolla elde edilecek başarı, başka hiçbir şeyle elde edilemez. ‘Din nasihattir.’ (Müslim). İnsan, kalp ve ruhunu, akıl ve irâdesini devamlı din ile takviye edip beslemelidir.
    
Abdullah İskenderî (rahmetullahî aleyh); ‘O’nu bulan neyi kaybetmiş, O’nu kaybeden neyi bulmuştur?’ der. Mü’minler için bütün dert ve dâvâ, hülyâ ve rüyâ;  O’nu bulmak, O’nun yolund

Bu haberler de ilginizi çekebilir