Corona’nın Yolaçtığı Yeni Kriz: “Oksijen Stoğu”

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Perşembe, Haziran 25 2020
Corona virüsünün yayılmasıyla birlikte oksijen ihtiyacının da hızla artması, ciddi bir küresel sorunu da gündeme getirdi: soluk alma hakkı bile paraya dayalı. Oksijen, birçok ülkede elde etmesi zor ve maliyeti yüksek bir gaz. Bu da gerek ülkelerin kendi içinde gerekse ülkeler arasındaki eşitsizliklerin temel göstergelerinden biri.


Oksijen, zengin Avrupa ve Kuzey Amerika ülkelerindeki hastanelerde tıpkı su ve elektrik enerjisi gibi temel bir ihtiyaç. Tankerlerle sıvı fazda hastanelere tedarik edilen ve Corona virüsü enfeksiyonu hastalarının yataklarınının baş ucunda bulunan oksijen tüplerine doğrudan basılan oksijenin bazı ülkelerde az bulunur olduğunu düşünmek, soluduğumuz havadan elde edilebilen bir kaynak olduğu göz önünde bulundurulduğunda oldukça zor.


Oksijen sağlık dışındaki sektörlerde de kullanılıyor

İspanya'da Corona kaynaklı ölümlerin tırmanışa geçtiği dönemde mühendisler, bir haftadan kısa süre içinde döşedikleri 7 kilometre uzunluğundaki boru hattıyla, yeni kurulan bir sahra hastanesinde 1.500 hastaya doğrudan saf oksijen verilmesini sağladı. Bol bulunan bir kaynak olan oksijen, madencilik, havacılık ve uzay, elektronik ve inşaat gibi alanlarda da kullanılıyor.

Ancak oksijen, Peru'dan Bangladeş'e birçok yoksul ülkede çok az miktarda bulunuyor.

Corona hastalarının tedavisinde oksijen hayati öneme sahip

Çok sayıda ağır Corona virüsü enfeksiyonu hastası içinse hipoksi, yani kandaki oksijen miktarının tehlikeli derecede düştüğü durum, en temel hayati risk. Büyük miktarda saf oksijen, bu hastalara iyileşmeleri için zaman kazandırabilecek tek unsur. Oksijen ayrıca dünya çapında çocuk ölümlerinin bir numaralı nedeni olarak kabul edilen pnömoni yani zatürre gibi solunum hastalıklarının tedavisinde de kritik rol oynuyor.

Ancak buna rağmen oksijen, 2017 yılına kadar Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) temel ilaçlar listesinde y

Bu haberler de ilginizi çekebilir