'Euro para birliğinin kredibilitesi artık çok daha fazla sorgulanacak'

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Perşembe, Temmuz 9 2015
Yunanistan'da düzenlenen referandumda kemer sıkma paketine hayır çıkmasının ardından Almanya ile yaşanan gerginlik hızla artıyor. ALB Forex Araştırma Uzmanı Enver Erkan'a göre sürecin uzamasında Berlin ile Atina arasındaki çok eskilere dayanan siyasi gerilim etkili oluyor. Ancak anlaşma olsun veya olmasın; Euro para birliğinin kredibilitesi bundan sonra çok daha fazla sorgulanacak.
Yunanistan'da düzenlenen referandumda kemer sıkma paketine hayır çıkmasının ardından Almanya ile yaşanan gerginlik hızla artıyor. ALB Forex Araştırma Uzmanı Enver Erkan'a göre sürecin uzamasında Berlin ile Atina arasındaki çok eskilere dayanan siyasi gerilim etkili oluyor. Ancak anlaşma olsun veya olmasın; Euro para birliğinin kredibilitesi bundan sonra çok daha fazla sorgulanacak.

Euro para birliğinin kredibilitesinin yaşanan gelişmelerden sonra çok daha fazla sorgulanacağını ifade eden ALB Forex Araştırma Uzmanı Enver Erkan'ın konuyla ilgili analizi şöyle:

"Yunanistan'ın borcuna ilişkin müzakerelerin oldukça gergin bir ortamda geçtiği şu günlerde, tarafların uzlaşmadıkları her gün endişelerin bir nebze daha arttığını görüyoruz. 2015 yılı başındaki genel seçimle iktidara gelen Syriza partisinin Yunan borç sorununun kökenine inme ve kalıcı çözümler bulma politikasına istinaden Eurogroup, Avrupa Merkez Bankası ve IMF ile olan görüşmeler hız kazandı. Yunan borç ödemesine ilişkin 'saç tıraşı' kavramı da bu dönem içinde çok konuşuldu. Avrupa, Yunanistan'dan borç ödemesi için kaynak yaratacak vergi ve maaş düzenlemeleri gibi bir dizi reform isterken, Yunanistan ise Avrupa Birliği'nin 1980'li yıllardan beri bahşettiği gelişmişlik düzeyinden taviz vermemek ve kesinlikle kemer sıkmamak yolunda ısrarcı oldu. Bir anlamda AB fonlarının 1980'li yıllardan beri sağlamış olduğu zenginlikten taviz verilmedi, ancak zamanında bu fonları ekonomisini çeşitlendirmede ve yapılandırmada kullanmayan Yunanistan, ekonomik dinamiklerde meydana gelen bozulmalarla beraber küresel kriz döneminden beri ciddi bir darboğazın içine girdi.

Yunanistan'ın, ekonomide yapılandırmaya gitmemek, sırtını deniz taşımacılığı ve turizme dayayarak üçüncü bir sektörü oyuna sokmamak, 1990'lı yıllardan günümüze kadar gelen politikacıların popülist politikalarda GSYH büyümesiyle uyumsuz maaş zamları yapmaları ve ücretlerin bütçe içerisindeki ağırlığının artmasına neden olmaları, 11 milyon nüfusa sahip ülkeye fazla gelecek alt yapı har

Bu haberler de ilginizi çekebilir