İnsani kimliğin üstünlüğü ve Hizmet Hareketi

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazartesi, Kasım 4 2024
Samanyoluhaber.com yazarlarından Cuma Karaman, yeni yazısını 'İnsani kimliğin üstünlüğü ve Hizmet Hareketi' başlığıyla kaleme aldı.
Günümüzde, kim olduğumuzun değerlendirilmesinde sıkça yüzeysel ölçütler kullanılıyor; inanç, etnik köken veya siyasi görüşlerimizin, tüm karakterimizi temsil ettiği varsayılıyor. Oysa, asıl kimliğimizi en çok tanımlayan şey insanlığımızdır. Bu, hiçbir önyargıya, ait olduğumuz grupların dayattığı kalıplara sığdırılamayacak bir kimliktir. İnsani değerlerin evrenselliğini merkeze koyarak yaşamak, Hizmet Hareketi gibi insana odaklı bir oluşumda da temel alınan ilkelerden biridir. Bu noktada yaşadığım bir anım, bana kimliğin en önemli unsurunun insanlık olduğunu bir kez daha hatırlattı.

Bir gün, yakın bir arkadaşım sohbet sırasında bana etnik kimliğimi sordu. Kimliğimi söylediğimde şaşırdı ve “Ben seni kendi etnik kimliğimden sanıyordum” dedi. O anda, aramızdaki dostluğun, kimliğim üzerinden kurulduğunu düşündürecek bir mesafe hissettim. Yine de ona tepki göstermedim, çünkü biliyordum ki, toplumda yaygın olan önyargılar bazen en yakın arkadaşlarımızı bile etkileyebiliyor. “Bu duruma çok üzüldün mü?” diye sordum. “Evet,” dedi. “Peki, şimdi ben Zaza değilim desem, Kürt desem, Türk desem, durum değişir mi?” dedim. “Evet,” diye yanıtladı. İşte o an, yalnızca sözde bir değişiklikle bir insanın gözünde “öteki” olmaktan “beriki” olmaya geçebileceğimi anladım.

Bu konuşma, toplumda sıkça gördüğümüz bir ayrışmanın küçük bir örneğiydi. Bazen insanları “bizden” ya da “bizden olmayan” olarak değerlendiriyor, bunu da kimlikler üzerinden yapıyoruz. Arkadaşım bu konuşmada, “Sizinkiler zaten devletin adamıdır” diyerek bir genellemeye başvurdu. Ona, “Şimdi de başkaları bana ‘sen filanların adamısın’ demez mi?” dedim. Sonra ekledim, “En iyisi, ben kimsenin adamı ya da tarafı olmayayım; kendim olayım.” O sırada arkadaşım bana ailesini anlattı: “Benim annem Zaza, babam Kürt” dedi. “Bu daha güzel; iki tarafı da temsil ediyorsun” dedim. Bu konuşma sonrasında sakinleşti ve biraz daha rahatladı. Ona, düşüncelerimi açıkça paylaşmak için izin istedim ve konuşmaya devam ettik.

Ona üç kimliğim olduğunu söyledim.

Bu haberler de ilginizi çekebilir