İzmir'de çiftçilikten ABD'de senatör adaylığına

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazar, Kasım 14 2021
ABD’de yaşayan Türk-Amerikan toplumunun siyasete ilgisi son yıllarda artıyor. Geçen yılki seçimlerde şimdiye kadar en fazla sayıda Amerikalı Türk farklı görevler için sandıkta yarışmıştı. Son olarak da geçen hafta Kentucky eyaleti senatosunda boş kalan koltuklar için yapılan özel seçimlerde oy pusulasında yine bir Amerikalı Türk vardı. Demokrat Parti’nin ön seçimlerinde rakibini geride bırakmayı başaran Helen Gülgün Bükülmez, Senato koltuğu için Cumhuriyetçi adayın karşısına çıktı. Bükülmez muhafazakar bir eyalet olan Kentucky’de Demokrat aday olarak yarışı kaybetmiş olsa da hatırı sayılır derecede oy toplaması ve halktan özellikle çiftçi kesiminden gördüğü destek gelecek için umut oldu. İzmir doğumlu Bükülmez, çocukluğundaki çiftçilik hayatından ABD’de Senato koltuğu için yarışmaya kadar uzanan serüvenini VOA Türkçe’ye anlattı.
Helen Gülgün Bükülmez’le VOA Türkçe muhabiri Mehmet Toroğlu çevrimiçi konuştu.

"Çiftçi bir aileden geldim"

VOA: Türkiye’deki hayatınızdan başlayarak Amerika’ya geliş öykünüzü anlatır mısınız? Amerika’ya gelip yerleşme kararını nasıl aldınız?

Helen Gülgün Bükülmez: İzmir'in Urla ilçesinin Zeytinalanı köyünde büyüdüm. Ailem çiftçiydi o dönemlerde. Hatta amcalarım, halalarım da çiftçiydi ve ben bununla gurur duyuyorum. Çiftliğimizde her türlü işi yapardık. Hayvanlarımız vardı. Aklınıza ne gelebilirse bir çiftlikte, sürekli hiç bitmeyen işler vardı. Benim en sevmediğim iş de bamya işiydi. Çok kaşındıran, yazın sıkıntı veren bir durumdu ama hakikaten geriye doğru dönüp baktığımda o zamanlarda şikayet etsem de şimdi iyi ki olmuş diyorum. Çünkü çiftçiliğin bize vermiş olduğu çok çalışma, dürüst olma, ve işi gerçekten iyi yapabilme becerisiyle büyüdüm.

Annemle babam bizim okumamıza çok önem verirdi çünkü eğitimin bu çok zor çiftçi hayatından çıkmanın tek çaresi olduğunu hep söylerlerdi bize. Bu yüzden de birazcık da tatil gibi gördüğüm için okula çok fazla sarıldım. Küçük yaşlarımdan beri çok güzel öğretmenlerim oldu. Zeytinalanı'nda küçük bir okulumuz vardı. Mehmet öğretmenimiz, Ayşe öğretmenimiz, Fatma öğretmenimiz bize çok dikkat verdi. Kendi çocukları gibi yetiştirdiler. Daha sonra ortaokul Güzelbahçe'de, lise İnönü Lisesi'nde derken, İzmir maceramız daha sonra çok erken yaşta evlililiğe yol verdi. Çünkü benim yüreğim her zaman bağımsızlığımdan, özgürlüğümden çok büyük bir heves alan bir insan gibi yetiştirdi beni. Bu anlamda genç yaşta anne oldum, iyi ki olmuşum, oğlum şimdi 28 yaşında ve doktor. Kendisiyle çok gurur duyuyorum.

Daha sonra da ailemin de desteğiyle üniversiteye geri döndüm. Uludağ Üniversitesi İşletme Fakültesi mezunuyum. Ama tabi Türkiye'de boşanmış genç anne olmak çok zordur, hala zor. Sanıyorum daha da zorlaşıyor. Bu benim tecrübem başkalarının ne yaşadığını bilemem. Ama daha sonra kendime çareler aramaya başladım çünkü komşularımız etrafımızdaki insanlar h

Bu haberler de ilginizi çekebilir