Nasıl Dayandı Yüreğiniz

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazar, Kasım 10 2024
Samanyoluhaber.com yazarlarından Harun Tokak bu haftaki yazısında muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi'nin vefatı sebebiyle yaşadığı üzüntüyü, Peygamber efendimizin vefatından sonra yaşanan ve yürek burkan bir örnekle anlattı: 'Nasıl dayandı yüreğiniz...'
Geride muhteşem bir hayat bırakarak aramızdan ayrılan muhterem Hocamızın cenaze merasiminde bulunamadım. 
Pasaportum ve vizem yoktu.
Onun için tabutuna omuz veremedim. Son görevimi yapamadım.
Kabrine bir avuç toprak bile atamadım. 
Sevenlerinin toprak atmak için canhıraşne gayretlerine şahit oldum.
Kürekler elden ele dolaştı. Avuçlar minik minik küreklere dönüştü.
İnsanın en sevdiğinin üzerine toprak atması nasıl bir şey olduğunu az çok bilirim. Garip bir duygudur. Bir taraftan son vazifeni yapma gayreti diğer taraftan her atılan toprakla biraz daha onu gözden kaybetme korkusu kuşatır insanı. 
Her atılan toprak parçasıyla Hocamızın bizden biraz daha ayrılışına, gözlerden kayboluşuna şahit oldum.
Her toprak atılışta Fatıma Annemizin o sözleri geldi hatırıma;
“Enes! Söyle, babamın üzerine nasıl toprak atabildiniz, küreği nasıl tuttu eliniz, nasıl dayandı yüreğiniz?”
Muhacirler Medine’ye geleli tam on yıl olmuştu. 
Yüce Nebi her vesile ile vedadan söz ediyordu. 
Müslümanlar, Veda Haccı’nda çok sevdikleri Kâbe’ye bir daha kavuşmuşlar, doğup büyüdükleri toprakları yeniden görmüşler, Arafat Ovası’nda yüz binlerle buluşmuşlardı.
Son Peygamber, Arafat Ovası’nda bir ışık denizini andıran yüz binlere, kıyamete kadar yürekleri titretecek Veda Hutbesi’ni irad ederken, zamana bundan sonra akacağı nehri de işaret etmişti.
İnsanlar boyutlarını bilmedikleri muazzam bir mucizenin parçası olmuşlardı. 

Bu haberler de ilginizi çekebilir