Ömer Coşkun'un vefatından sonra 60 milyon lira bilmecesi...

⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Çarşamba, Haziran 27 2018

Uydu üzerinden yayın yaptığı televizyon kanallarında, bir dizi hastalığı iyileştirdiğini iddia ettiği bitkisel ilaçların satışıyla tanınan ve böbrek yetmezliğinden hayatını kaybeden Dr. Ömer Coşkun’dan (47) geriye kalan 60 milyon lirayı aşkın borç dava konusu oldu. Büyük bölümü, RTÜK’ün kestiği cezalardan oluşan borç, Coşkun’un eşi ve çocukları ile eski ortağının karşı karşıya gelmesine neden oldu.

Geçen yıl Şubat ayında vefat eden Dr. Ömer Coşkun’dan geriye, milyonlarca liralık mal varlığının yanı sıra yüklü miktarda borç olduğu da ortaya çıktı. Coşkun’un vefatı sonrası, geride kalan şirketleri ve mal varlığı eşi Mine ile iki kızına kaldı. Yurtdışında da bir dizi gayrimenkulü bulunan Coşkun’dan geriye 60 milyon lirayı aşkın bir borcun da kaldığı belirlendi.

YÜKLÜ BİR BORÇ KALDI

Uydu üzerinde yayın yayan ve Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK) bir çok kez yayın durdurma kararı verdiği kanallar için kesilen cezalar yüklü bir fatura olarak ortada kaldı. Coşkun’un ölümü sonrası, kurduğu televizyon kanallarından 2’si, eşi Mine Coşkun ile kızı Sümeyra Coşkun’un yönetiminde.

ESKİ ORTAĞI, EŞİ İLE DAVALIK

Ödenmesi gereken yüklü borç nedeni ile, eski ortağı, aynı zamanda genel müdürü olarak da görev yapan Mustafa Evgin ile Coşkun’un eşi ve çocuklarının davalık oldukları anlaşıldı. Açılan dava dosyalarına göre, söz konusu borç nedeni ile taraflar karşılıklı suçlamalarda bulunuyor. Evgin’in, Coşkun ailesine karşı açtığı bir dizi davada, tapu iptal taleplerinin yanı sıra alacak talepleri de bulunuyor.

YURTDIŞINDA DA GAYRİMENKULLERİ VAR

İstanbul’da bir dizi gayrimenkulü bulunan Coşkun’un, yurtdışında da gayrimenkul yatırımın olduğu anlaşıldı.

Hastaları tedavi etmek için hazırladığı ilaçları piyasaya süren Coşkun'un doçentliği, yabancı dil evraklarında sahtecilik gerekçesiyle elinden alınmıştı. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı daha önce kamuoyunda "Dr. Ömer Coşkun ürünleri" olarak bilinen ve takviye edici gıda niteliğindeki ürünler olmasına rağmen ilaç gibi tanıtılan ürünlerin, çeşitli mecralarda yayınlanan reklamları mercek altına alınmıştı.