Uzmanlar uyarıyor: Öksürük deyip geçmeyin

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Perşembe, Aralık 24 2015
Özellikle kış aylarında göğüs hastalıkları polikliniklerine başvuran hastaların yaklaşık yüzde 40'ını öksürükten şikayetçi olanlar oluşturuyor. Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ezgi Özyılmaz, öksürüğün günümüzde çok sayıda hastalığın belirtisi olarak ortaya çıkan yaygın ve önemli bir klinik sorun olduğunu vurguladı. Özyılmaz, özellikle kış aylarında göğüs hastalıkları polikliniklerine başvuran hastaların çoğunun öksüren hastaların oluşturduğunu belirtti. Öksürüğün aslında hastalık değil, bir savunma mekanizması olarak değerlendirilmesi gerektiğine işaret eden Özyılmaz, uygun tanısal yaklaşım ve tedavi ile bu hastaların yüzde 90'ında öksürüğün nedeninin bulunabildiğine ve başarıyla tedavi edilebildiğine dikkati çekti. Doç. Dr. Özyılmaz, göğüs hastalıkları uzmanlarının bakış açısına göre öksürüğün ne zaman başladığının tanı için çok önemli olduğunu, 3 haftadan kısa olanı 'akut öksürük', 8 haftadan daha fazla olanı ise 'kronik öksürük' olarak adlandırdıklarını ifade etti.
Uzmanlar uyarıyor: Öksürük deyip geçmeyin
Özellikle kış aylarında göğüs hastalıkları polikliniklerine başvuran hastaların yaklaşık yüzde 40'ını öksürükten şikayetçi olanlar oluşturuyor. Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ezgi Özyılmaz, öksürüğün günümüzde çok sayıda hastalığın belirtisi olarak ortaya çıkan yaygın ve önemli bir klinik sorun olduğunu vurguladı. Özyılmaz, özellikle kış aylarında göğüs hastalıkları polikliniklerine başvuran hastaların çoğunun öksüren hastaların oluşturduğunu belirtti. Öksürüğün aslında hastalık değil, bir savunma mekanizması olarak değerlendirilmesi gerektiğine işaret eden Özyılmaz, uygun tanısal yaklaşım ve tedavi ile bu hastaların yüzde 90'ında öksürüğün nedeninin bulunabildiğine ve başarıyla tedavi edilebildiğine dikkati çekti. Doç. Dr. Özyılmaz, göğüs hastalıkları uzmanlarının bakış açısına göre öksürüğün ne zaman başladığının tanı için çok önemli olduğunu, 3 haftadan kısa olanı 'akut öksürük', 8 haftadan daha fazla olanı ise 'kronik öksürük' olarak adlandırdıklarını ifade etti.

Akut öksürüğün en sık nedenleri arasında soğuk algınlığı, sinüzit, rinit olmakla beraber zatürree, pulmoner emboli olarak adlandırılan akciğere pıhtı atması ve kalp yetmezliği gibi yaşamı tehdit edici pek çok nedeninin sayılabildiğine işaret eden Ezgi Özyılmaz, kronik öksürüğün nedenleri arasında erişkin yaş grubunda postnazal akıntı sendromu, astım, gastroözafageal reflu ve bazı hipertansiyon ilaçlarının gösterildiğine değindi. Özyılmaz, Ancak tüberküloz (verem hastalığı), akciğer kanseri, bronşektazi ve psikojenik gibi diğer önemli nedenlerinde uzun süreli öksürükler için dikkate alınması gerektiğine dikkati çekti.

BRONŞ DUYARLILIĞINA DİKKAT
Bronş aşırı duyarlılığının da en önemli öksürük nedenlerinden biri olduğuna değinen Özyılmaz, "Toplumda her üç kişiden birinde bronş aşırı duyarlılığı mevcuttur. Kokular, toz, ısı ve ortam farklılığı, solunum yolu enfeksiyonları, hava kirliliği gibi nedenler, bu duyarlı kişileri hemen etkiler. Etkilenen kişil

Bu haberler de ilginizi çekebilir