DİYARBAKIR (A.A) - İstanbul, Adana ve Ankaradan gelen sanatçı, avukat, akademisyen ve gazetecilerden oluşan bir grup kadın, açlık grevine giren milletvekillerini ziyaret etti.
     Aralarında Jülide Kural, Nur Sürer, Şebnem Sönmez, Işıl Özgentürkün bulunduğu sanatçı, avukat, akademisyen ve gazetecilerden oluşan bir grup kadın Belediye Konukevinde açlık grevine giren BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, milletvekilleri Emine Ayna, Özdal Üçer, Aysel Tuğluk, Adil Kurt, Sırrı Süreyya Önder ve Sabahat Tuncel ile Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemiri ziyaret etti.
     Kışınak, burada gazetecilere yaptığı açıklamada, bugün açlık grevinin 63. günü olduğunu, Diyarbakırda, Siirtte, Çankırıdaki cezaevlerinde açlık grevine başlayan ilk grubun kritik eşiğe geldiklerini ve ciddi sağlık sorunları yaşadıklarını savunarak, Artık hükümetin bu inatlaşmadan vazgeçip soruna bir çözüm bulması gerekiyor. Artık bu sadece cezaevinde açlık grevine başlayan tutsaklarla hükümet arasındaki bir sorun değil. Bu artık Türkiyenin sorunu. Talepler bir bütün olarak, Türkiyenin vicdanlı kamuoyunun sahip çıktığı ve çözüm için bizim de ihtiyacımız var dediği talepler. Biz yanımızda, vicdanlı sesleri gördükçe umutlu oluyoruz. Çünkü çözüm bizde. Diyarbakır D Tipi Cezaevinde tutuklu bulunan Özgür Karagöz kanser hastası, buna rağmen 5 Kasımda açlık grevine başlamış. Dün gece durumu ağırlaşınca yoğun bakıma alındığı yönünde bir bilgi var dedi.
    
     -Meclise sevk edilmesini önemli buluyoruz-
    
     Anadilde savunma ile ilgili düzenlemenin TBMMye sevk edilmesine ilişkin bir soruyu Kışanak şöyle yanıtladı:
     Devlet bu halkın ihtiyaçlarına göre kendini organize etmekle yükümlüdür. Bütün toplumlarda da bu böyledir. Bugün anadilde savunma engeli Türkiye için bir utançtır. Meclise sevk edilmesini önemli buluyoruz. Bir adımdır. Ancak bunun bir an önce hangi takvimde yasalaşacağına kamuoyuna açıklanması, sürüncemede bırakılmaması ve tecrit ile ilgili pozitif bir adım atılması gerekiyor. Bu kadar kolay yapılabilecek şeyler için insanların ölümünü göze almak çok büyük bir vebaldır. Kimse bu vebalın altından kalkamaz. Bu yolun açılabilmesi tecridin ortadan kaldırılması gerekiyor. Tecrit hukuki değil bir insanlık suçudur.
     Grup daha sonra Belediye Konukevinden Diyarbakır E Tipi Cezaevi önüne gelerek, açlık grevinde bulunanların yakınlarıyla bir araya geldi. Burada grup adına hazırlanan basın açıklamasını okuyan Nur Sürer, herkesin kendini ifade edebildiği özgür bir Türkiyede yaşamak istediklerini söyledi.
     Açıklamanın ardından Sanatçı İlkay Akkaya bir şarkı seslendirdi. Grup daha sonra olaysız dağıldı.
    
     Muhabir: Meral Özdemir - Ümit Özdal
     Yayıncı: Behçet Güngör