Koç AB yolundan emin

Rahmi Koç, Moskova'da yapılan gala yemeğinin ardından da Türkiye'den gelen gazetecilerin sorularını yanıtladı. Koç özellikle siyasi yöndeki sorulara yanıtlamaktan kaçındı.

Koç AB yolundan emin

Rahmi Koç, Moskova yakınlarda Kirzaç'ta üretime başlayan Beko LLC üretim tesisleri açılışında oldukça keyifliydi. Bu fabrikanın yurt dışında, satın alma ve birleşme haricinde Koç Grubu'nun tamamen planlayıp, kendi sermayesi ile kurduğu ilk fabrika olduğunu söyledi. Fransa Parlamentosu'nun aldığı son kararla ilgili de yorum yapmak istemedi. Rahmi Koç'un sorularımıza verdiği yanıtlar şöyleydi: YENİ DÖNEM Konuşmanızda, Koç Grubu'nun cirosu, 50 milyar euroyu aşacak dediniz? Bu noktaya gelmek nasıl bir duygu? Bugünkü dünyada ciro mühim değil ciroya orantılı kar mühim. Onu da beraber getirebiliyorsanız. Şimdi yeni bir moda var; EBITDA (Vergi, amortisman ve faiz öncesi kar), Faaliyet karı diyoruz Türkiye'de, bu çok mühim. Biz ona dikkat ediyoruz. Tabii bu sene Tüpraş ve Tansaş'ın karlılığı ve sinerjisinin bize tam manasıyla yansıması olmayacak. Ama gelecek sene, 2007'de bunun etkisini göreceğiz. Yeni bir Koç Grubu mu oluşuyor? Konsolidasyonlar oluyor. Grubunuzda yeniden yapılanma var. Gelecekte sizin kafanızda canlanan grup yapısı nedir? Unutmayın ki Türkiye dünya ile bütünleşiyor. Bunun yenisi eskisi yok. Koç Topluluğu rekabet gücünü devam ettirebilmek için, piyasa hisselerini tutabilmek için, yeni atılımlar yapmak mecburiyetinde. Memleketimiz dünyaya açıldığı müddetçe biz de açılmak zorundayız. Türkiye'ye gelen yabancı sermayenin bizden aldığı piyasayı biz dışarıda kapatmak zorundayız. Bütün Türkiye sanayii bunu yapmak mecburiyetinde. RUSYA PAZARI Rusya pazarından yeni atılımlar yapıyorsunuz... Rusya'da bir imkan olduğu için geliyoruz. Rusya'da bizim mamullerimizde bir açık var. Başkaları gelmeden önce doldurmaya çalışıyoruz. Biz Rusya'da çok daha evvelden daha büyük risk aldık. Tamamen dibe vurduğu dönemde biz burada kaldık, yatırımlarımıza devam ettik. Şimdi piyasa çıktığı zaman meyvelerini topluyoruz. Buraya inanıyoruz. Rusya'nın Türkiye ile çok yakın ilişkisi var gerek politik gerek ekonomik. Rusya'da doğalgaz ve petrolden dolayı halkın alım gücü bugün çok artmadı ama öyle inanıyoruz ki ileride çok artacak. Onun için bugün yatırım yapıyoruz ki ileride onların iştahı ve bize olan talepleri arttığı zaman bunu karşılayabilelim. Başka satışlarla ilgisi olabilir mi? Biz portföyü değiştiriyoruz, düzenliyoruz. Önceliklerimiz değişiyor. Şirketler doğuyor, gençlik yaşamı, ihtiyarlıyor ondan sonra aynı sektörde olanlar büyümek için o portföyleri satın alıyorlar. Biz o döneme girdik. Ya o sektörde daha fazla yatırım yapacaksınız ya çıkacaksınız. İkisinin ortası mümkün değil. Tüpraş'ı almak sizi sıkıntıya soktu mu? Dış kredi aldınız çünkü... Katiyen. Herkes kredi alıyor. Tüpraş'ta üç türlü denklem var. Tüpraş'ı almak için kurduğumuz şirket ile (Enerji Yatırımları AŞ) Tüpraş'ın kendi gelirleri arasında fark var. Eğer SPV (Special Purpose Vehicle-Enerji Yatırımları AŞ'yi kastediyor) ile işi götürürsek başka türlü bir ödeme planımız var. Her ikisini birleştirirsek, başka türlü bir ödeme planımız var. TÜRKİYE'DE KÜÇÜLME OLMAZ Türkiye'deki ortamı nasıl buluyorsunuz? Cumhurbaşkanlığı seçimi yaklaşıyor. Bizim Koç Grubu olarak 30 senede elde ettiğimiz verilere göre Türkiye küçüldüğü zaman biz daha çok küçülüyoruz. Ekonomi büyüdüğü zaman biz daha çok büyüyoruz. Şimdi büyüme trendindeyiz. Dolayısıyla Türkiye 7 büyürse biz 10 büyüyoruz. 10 büyüyorsa biz 14 büyüyoruz. Küçülme devrine geçtiği zaman dikkat etmek zorundayız. Küçülme tehlikesi var mı? Zannetmiyorum. Şimdiye kadar performansı çok iyi gitti. IMF ve Kemal Derviş programına uyarak. AB sürecinde kaza görüyor musunuz? Ben lastik patlatma diyorum. Tren kazası daha şiddetli bir şey. Lastiğimiz görünen iki senede daha patlamayacak. Ekonomistler 10 sene ilerisini çok daha rahat tahmin eder. Ama yarın dediğiniz zaman çok iyi üretemiyorlar. 12 sene sonra ne olacağını ne siz ne ben ne Avrupa bilemez. Müzakereye başlamamız bizim için yatırımcılar için çok önemli bir yeşil ışık yakıyor. Bunu devam ettireceğiz ki Türkiye'ye dışardan yatırım gelsin ve geliyor. Keşke buna çok daha evvel başlasaydık. Migros ile görüşenler arasında Wal-Mart da var mı? Wal-Mart çok enteresan bir firmadır. Dünyanın en büyük şirketi ciro olarak. Dünyada her dakika herkesle ilgililer. Bizim dışımızda Rusya, Almanya ile de ilgililer. Fakat Avrupa'daki performansları düşük. Yapıları, İngiltere ile biraz uyuşuyor ama diğerleri ile uyuşmuyor. Ama geldikleri zaman konuşmak mecburiyetindesiniz. Ben konuşmuyorum. Arkadaşlar konuşuyorlar. Wal-Mart ile konuşuyoruz diyorlar. Bizim seviyemize gelmedi daha. Migros'ta satış olur mu? HEP onu sorarlar bana. Bizim bütün şirketlerimizle her zaman dışardan gelen yatırımcılar çok ilgilenir. Temas ederler. Ortak olabilir miyiz diye. Migros'ta ben diyeyim 5 sene, siz deyin 10 sene daima yatırımcılar temas halindeler. Biz de başka ülkelerin büyük yatırımcılarıyla temas halindeyiz. 'Rekabete mecburuz' Yabancı sermaye gelmeye devam eder mi? Türkiye'yi göz ardı edemezler. Türkiye, büyük pazar. Türkiye onlar için çok önemli bir pazar. Bu koşullarda Türk sermayedarı üretimde kalır mı? Dünyaya açıldığınız zaman bunların hepsinin hesabını yapmanız lazım. Ya açılacaksınız ya açılmayacaksınız. Efendim ben açılayım da kendimi muhafaza edeyim onlar beni rahatsız etmesin. Hükümet beni desteklesin. Yok öyle bir şey. Rekabet edecekseniz, edeceksiniz. Edemeyecekseniz teslim olacaksınız. Bu sadece yabancı sermaye için değil. Türkiye toplamında da böyle. Yani kapatın Türkiye'yi yine rekabet var.
<< Önceki Haber Koç AB yolundan emin Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER