Yeşeren Ümitler her biri farklı bir bölgeye kanatlanan sevgiye adanan insanların tamamen gerçek, abartıdan uzak, duyduklarında insanların “hadi canım sen de bu da olur mu?” diyecekleri türden enteresan güzelliklerle dolu hikayeler sunuyor herkese. Ayrıntılı olarak ele alınan konular gidiş eyleminin sebebini açıklıyor öncelikle. Sonrasında herkes bir ucundan destanın parçalarını tamamlıyor. Gerçek insan olmanın özelliklerini kendi üzerinde gösteren, yaşayanlar aynı zamanda yaşatmanın da ne denli önemli olduğunu ortaya koyuyorlar. Yeşeren Ümitler onların insanlara, çevreye, geleceğe bakış açılarını yansıtıyor aslında. Yeşeren Ümitler, bir hareketin anatomisini bütün bireylerinin samimiyetiyle, gerçekleşen dualarıyla, Türkçeleşen hayatlarla, barış özlemini gideren dostluklarla, orijinal yaklaşımlarıyla geleceğe not düşüyor aslında. Kolay olmayan, zorluklarla dolu bir yolculuğun perde arkasını anlatıyor anlayana. Bir insanlık sevdalısı söze başladığında sevdiklerine nasıl veda ettiğinden bahsediyor. Bir başkası yola çıkarken gittiği ülkeyi hiç bilmediğini söylüyor. Ve karşılaşma anı onun gözünden seyrediliyor. Bir diğeri gittiği ülkenin insanını öylesine güzel çerçeveliyor ki o çerçeve genişliyor genişledikçe seyirciyi de içine alıyor. Yaşanan sıkıntıları anlatmak istemiyorlar aslında. Ancak hangi şartlarda insanlığa hizmet ettiklerinin bilinmesi açısından zamanın şartlarının ortaya konması önemli. Bu yüzden de sıkıntılar anlatıldıkça yapılanların değeri ortaya çıkıyor. Ve birden bir ışık yanıyor insanların zihninde. Beklentisizce gerçekleşen güzelliklere şahit olmanın etkisiyle. Bir hanımefendinin ülkesinin kültürünü anlatmak adına bir oya işlercesine komşularıyla kurduğu dostluklar yine kendisinin anlatımıyla geliyor ekrana. Ve bir işadamı sadece para kazanmanın ötesinde nasıl faydalı olabilirimin heyecanını paylaşıyor içtenlikle. Süreç öylesine anlamlı bir şekilde işliyor ki, gidilen ülkelerde tebessüm eden yüzlerdeki samimiyeti gören civanmert yardımcılar giriyor devreye. Neden bu insanlara yardım ettiklerini anlatıyorlar onlar da. Okullar nasıl açılıyor, öğrenciler nasıl bulunuyor, insanların güveni nasıl kazanılıyor, geleceğe nasıl imza atılıyor. Bütün sorular işte bu belgeselle cevaplanıyor. Irak bu sezonun ilk ülkesi. Savaş ve kargaşa döneminden enteresan olayların paylaşılacağı, bilinmeyen ayrıntıların şu ana kadar yayınlanmayan arşivlerle destekleneceği Irak belgeseli 4 bölümden oluşuyor. Irak’ın ardından Romanya 3 bölüm olarak seyircinin karşısına çıkıyor. İlk bölümde Tuna boyu öncüleri var. Sonraki iki bölümde ise Lumina eğitim kurumlarının ilk andan günümüze başarılarla dolu yolculuğu yer alıyor. Belgeselin gündeme getireceği Pasifik kıyılarındaki ülke ise dünyanın en kalabalık Müslüman ülkesi unvanını taşıyan Endonezya… Üç bölüm halinde yayınlanacak olan Yeşeren Ümitler “Endonezya” belgeseli, en uzak noktalara kadar uzanan şefkatli, dost, fedakar Türkiye insanını ve yaptıklarını ülke şartlarına göre seyirciye sunuyor. Afganistan günümüzde bile insanların “gitmekte tereddüt edebiliriz” dedikleri ülkelerden birisi. Ancak 1995’ten beri orada bizzat Afgan halkının geleceğine hizmet eden insanlık onurunu yücelten Türkiye insanı var. Bu belgeselle birlikte tereddütler belki de büyük ölçüde sona erecek. Sonrasında farklı kıtalardaki ülkelerden bölümlerle Yeşeren Ümitler devam edecek.