Avrupa'da İslam karşıtlığı korkutuyor

İslamofobi tartışmalarının arttığı Avrupa'da, Müslüman karşıtlığının sadece aşırı sağ gruplar arasında değil, halkın önemli bir kısmında taraftar bulduğu tespit edildi.


Friedrich-Ebert Vakfı'nın araştırmasına göre Macarların yüzde 61'i, İtalyanların yüzde 50'si Müslümanları 'sorun' olarak görüyor. Araştırmayı yapanlar, "Geleneksel ırkçılık geri dönüyor." endişesinin altını çiziyor. Anders Behring Breivik'in Norveç' te, Neonazilerin Almanya'da işlediği cinayetler dikkatleri aşırı sağ gruplara çekerken, Alman Friedrich-Ebert Vakfı'nın gerçekleştirdiği bir araştırma Müslüman karşıtlığının Avrupa'da sadece aşırı sağ gruplar arasında değil, halkın önemli bir kısmında taraftar bulduğunu ortaya koydu. Araştırmaya göre Avrupa'da yaşayanlar, "Yahudi karşıtlığı, kadının sosyal statüsü ve farklı cinsel tercihlere bakış" gibi konularda ortak bir noktada buluşamazken, konu Müslüman karşıtlığı olduğunda birçok Avrupa ülkesi adeta ittifak yapmış oluyor. Araştırmaya göre Avrupa'da Müslüman karşıtlığının en fazla olduğu ülke yüzde 61'le Macaristan, bunu yüzde 50 ile İtalya ve yüzde 47 ile Polonya izliyor. Milyonlarca Müslüman'ın yaşadığı Almanya'da halkın yüzde 46'sı, İngiltere'de ise 45'i Müslümanları 'sorun' olarak görüyor. Müslüman karşıtlığının en az olduğu ülke ise yüzde 27 ile Portekiz. Yönetimin sık sık ülkedeki Müslüman toplum ile çatıştığı Fransa'da ise Müslümanlara karşı olumsuz hisler besleyenlerin oranı yüzde 38. Araştırmayı yapan uzmanlar, birçok Avrupa ülkesinde, 'Müslümanların toplumda huzursuzluğa sebebiyet verdiğine inananların sayısının, o ülkelerde aşırı sağın aldığı oyun kat kat üzerinde çıkmasına işaret ediyor. Alman vakfı adına araştırmayı gerçekleştiren Danimarkalı Jens Peter Frölund Thomsen, 11 Eylül terör saldırısından sonra Avrupa'da Müslümanlara karşı 'nefretin' giderek arttığının altını çizdi. Thomsen, "Müslüman korkusu 11 Eylül, Londra ve Madrid saldırılarından sonra giderek arttı. Bunda medyanın önemli bir rolü de oldu. Bu insanlardan büyük bir kısmı, 'Müslüman kimdir, nasıl biridir' bilmeden korkuyor ve nefret ediyor. Ve maalesef yine büyük bir bölümünün Müslümanlarla hiçbir irtibatı yok." değerlendirmesinde buludu. Avrupa'nın 'aşırı seküler' bir toplum olmasından dolayı dinin günlük hayatta fazla yer almasını anlayamadığına değinen Thomsen, "Birçok Avrupalı, Müslümanların dinlerini neden bu kadar ciddiye aldığını bilmiyor." dedi. Karikatür krizi ile gündeme gelen Danimarka'da vatandaşların yüzde 43'ü, 'ülkede çok fazla Müslüman yaşıyor' rahatsızlığı taşırken, yüzde 45'ü başörtüsü yasaklanmalı ve Müslümanlar toplumda huzursuzluk meydana getiriyor görüşünü paylaşıyor. Araştırmayı gerçekleştiren isimlerden sosyal-psikolog Beate Küpper, Avrupa'yı etkisi altına alan önyargıların giderek korkutucu bir boyuta ulaştığına işaret etti. "Geleneksel ırkçılık geri döndü." diyen Küpper'e göre İslam, Avrupa'da baskıcı bir din olarak algılanıyor. Hiç kimsenin 'ırkçı' olarak tanımlamayı kabul etmediğini ancak konu 'Müslümanlar ve İslam' olduğunda tüm önyargı kapılarının sonuna kadar açıldığını vurgulayan Küpper, "Önyargılar, ifade özgürlüğünün arkasına sığınılarak politik arenada bol bol dile getirilir oldu. Müslüman karşıtları 'Kendinizi politik olarak nerede tanımlıyorsunuz?' sorusuna, yüzde 60 oranında, 'ortada' cevabı veriyor. Sadece yüzde 10'u kendini 'aşırı sağ' olarak tanımlıyor. Avrupa'da aşırı sağın oyunun en fazla yüzde 30 olduğunu dikkate aldığımızda, maalesef Müslüman karşıtlığının toplumda genel kabul gördüğünü tespit ettik." açıklamasını yaptı. Zaman
<< Önceki Haber Avrupa'da İslam karşıtlığı korkutuyor Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER