Baz istasyonları kansere çare mi olacak?

Baz istasyonları, kablosuz internet modemleri gibi düşük doz yayan radyo frekans elektromanyetik dalgalar kanser tedavisinde kullanılacak.

Baz istasyonları kansere çare mi olacak?

Kamuoyunda, baz istasyonlarının yaydığı radyo frekans alanların sağlığa zararlı olduğu iddiası tartışılırken, bilim insanlarından düşük doz elektromanyetik (EM) dalgaların tedavi amaçlı kullanılabileceği belirtildi. British Journal of Cancer tarafından, Ağustos 2011'de yayımlanan makalede düşük doz EM alanlar ile kanser tedavisinin yapılabileceği gösterildi. Dr. Boris Pasche liderliğinde Alabama Üniversitesi, Sao Paulo Üniversitesi ve İsveç Teknoloji Enstitüsü'nden bilim insanlarının yürüttüğü çalışmada, düşük doz radyo frekans alanlar kullanılarak kanser tedavisi yapıldı. Bilimsel çalışmada, ölüme sebep olan yaygın kanser türleri arasında erkeklerde ikinci, kadınlarda ise altıncı sırada yer alan karaciğer kanserinin tedavisinde düşük doz radyo frekans alanlar kullanılarak, tümörün stabilize edilebileceği ve hatta bu uygulamadan sonra tümörde küçülme olabileceği ortaya konuldu. Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyofizik Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi Arzu Fırlarer, 2009 yılında yine Dr. Pasche tarafından başka bir çalışma daha olduğunu belirterek, "Bu çalışmada da hastalarda etkili olduğu gösterilen aynı sinyallerin laboratuvar ortamında kanser hücrelerini bozduğu gösterilmişti. Kanser hücresine odaklanan radyo frekans alanların karaciğer ve meme kanser hücrelerinin büyümesini durdurduğu bildirilmişti. Çarpıcı olan, karaciğer tümörü uygulanan frekanslar meme kanser hücrelerinde hiçbir etki oluşturmadığı gibi tam tersi durum da geçerlidir, meme tümörüne uygulanan frekans karaciğer kanser hücresine etki etmediği düşünülüyordu. Bu durum yeni ve dikkat çekicidir. Dr. Pasche, EM sinyallerinin hücre sayılarının hızla artmasını engelleyici özellikte olduğunu gözlemlemiştir. 2007 yılında İsrailli Elion Kirson da EM dalgaların beyin tümörlerinin tedavisinde kullanılabileceğini raporlandırmıştı." dedi. Arzu Fırlarer, çalışmanın bir diğer çarpıcı yanının da düşük radyo frekans alanların kanser hücreleri üzerinde bu kadar etkili olabildiği olduğuna işaret etti. Fırlarer, şunları ifade etti: "Pasche ve arkadaşları bu çalışmada 0,03 ile 1,0 W/kg SAR (Specific Absorption Rate-Özgül Soğurma Oranı) değerlerindeki alanların tedavi amaçlı kullanılabileceğini bulmuşlardı. Uluslararası standartlara göre insanların maruz kalabilecekleri maksimum değer 4 W/kg olarak tanımlanmıştı. Günlük hayatımızda kullandığımız cep telefonlarının SAR değerleri ise 0,3-2 W/kg arasında değişmektedir. Bu çalışma EM kanser terapisinin uygulanabilirliğini gösteren en önemli çalışmalardan biridir." Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa N. İlhan da düşük frekans ve düşük güçte elektromanyetik dalgaların sağlığa olumsuz etki yaptığına ilişkin bilimsel çalışmalarda henüz kesin bir sonuca ulaşılamadığını belirterek, "Elektromanyetik dalgalar, teşhis ve tedavinin vazgeçilmez parçaları olarak sağlığımızda büyük rol oynuyor, göz cerrahisinde, fizik tedavi uygulamalarında özellikle iyonize olmayan elektromanyetik dalgalar yaygın bir şekilde kullanılıyordu, ancak kanser tedavisinde de kullanılabiliyor olması oldukça önemli bir gelişme." diye konuştu. Dr. Boris Pasche, British Journal of Cancer dergisinde yayınlanan makalesinin son cümlesinde, "Bu bulgular, kanser hücresinin büyümesini kontrol altına almak ve kanserin tedavisi için yeni bir araç ortaya koymaktadır." açıklamasında bulundu.
<< Önceki Haber Baz istasyonları kansere çare mi olacak? Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER