Esendir: Umarım, Davutoğlu için de gözaltı kararı verme cesareti gösterirler


Medya Etik Konseyi (MEK) Başkanı Halit Esendir, hakkında çıkarılan gözaltı kararı ve evinin aranmasına ilişkin bir açıklama yaptı. Konsey başkanı olarak medya özgürlüğü yönündeki açıklamalarının birileri rahatsız ettiğini belirten Esendir, "Senegalli siyahi damadım ile kızımın düğün görüntülerinin yer aldığı CD'ler bile suç unsuru olarak evinden alınmıştır. CD'leri izleyenler Ahmet Davutoğlu'nun tebrik çiçeğini görünce umarım onun hakkında da örgüt üyesi olmaktan dolayı gözaltı kararı çıkarma cesareti gösterir" dedi.

Sözde 'Paralel yapı' soruşturması kapsamında hakkında gözaltı kararı verilen ve bu kapsamda evi aranan Medya Etik Konseyi Başkanı Halit Esendir, yazılı basın açıklaması yaparak hakkındaki iddialara cevap verdi.

Esendir'in açıklaması şöyle: "17-25 Aralık yolsuzluk operasyonlarının yıldönümünde gündemi saptırmak amacıyla yapılan sözde paralel yapı operasyonu kapsamında hakkımda gözaltı kararı verilmiş ve evim aranmıştır. Muhtar eşliğinde kapı kilidi değiştirilerek ve evdeki alarm sökülerek evimde arama yapılmıştır.

Senegalli siyahi damadım ile kızımın düğün görüntülerinin yer aldığı CD'ler bile suç unsuru olarak evinden alınmıştır. CD'deki görüntüleri izleyenler eski Dışişleri Bakanı Sayın Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun tebrik çiçeğini görünce umarım onun hakkında da örgüt üyesi olmaktan dolayı gözaltı kararı verme cesareti gösterirler!

Konsey olarak iki yıldır ülkemizde basın özgürlüğü ve ifade hürriyetinin kalmadığını sürekli kamu ile paylaşmaktayız. Yaptığımız açıklamalardan rahatsız olanlar 73 kişilik sözde örgüt listesine adımı da ilave etmişlerdir. Başta Fethullah Gülen Hocaefendi olmak üzere orada isimleri yer alan kişilerle beraber anılmak benim için bir şereftir. Ancak "Anayasayı ihlale teşebbüs etmek, silahlı terör örgütü kurup yönetmek, hükümeti yıkmaya ve görevini yapmayı engellemeye teşebbüs etmek" gibi iddialar gülünçtür, tamamen algı operasyonunun bir parçasıdır.

Vatana ve millete hizmet yolunda eğitim seferberliğiyle 40 yıldır sabah akşam çalışan, başta Fethullah Gülen Hocaefendi olmak üzere ülkenin en masum insanlarına, camiadan ayrılan 3-4 kişinin iddiaları ile iftira atılmaktadır.

Gıyabımda gözaltı kararı verilmesini reddediyorum. Çünkü 17-25 Aralık 2013 sonrası ülkemizde iki yıldır basın özgürlüğü, ifade hürriyeti, hukuk, adalet ve yargı bağımsızlığının kalmadığına inanıyorum. Eğer iktidarın cesareti varsa 17- 25 Aralık öncesi hukuk sistemine geçilmesine karar versinler. O zaman hapiste kimlerin olacağını herkes görecektir.

1925'te çıkarılan takrir-i sükun kanunu ve İstiklal Mahkemeleri kararlarını çağrıştıran hukuku, adaleti ve yargı bağımsızlığını yok sayan Sulh Ceza hakimlikleri iptal edilmelidir. Kısacası yargı sistemi ve bağımsız hukuk 17-25 Aralık öncesi gibi tekrar tesis edilirse, herkes gibi ben de yargı önünde hesap verebilirim. Yolsuzluk yapanlar, ülkeyi iç savaşa ve kaosa sokanlarla kanun önünde ve bağımsız mahkemeler nezdinde hesaplaşmaya varız. Kamuoyuna saygılarımla sunarım."

CİHAN
<< Önceki Haber Esendir: Umarım, Davutoğlu için de gözaltı kararı... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER