Bir trilyonere sorular!

Tuncay Özkan “Kanal Türk'ü hangi parayla kurdun” sorularıyla muhatap oluyor son günlerde...

Bir trilyonere sorular!

“Üç kere sünnet oldum, üzerime takılan altınlarla aldım” gibisinden kafa yapan açıklamalarda bulundu. Sonunda eleştirilere dayanamadı ve “Kanal D'den Show'a transfer olduğumda 64 bin dolar aylık maaşla işe başladım, 3 milyon dolar transfer ücreti aldım” dedi. 64 bin dolar yaklaşık 85 milyar ediyor. 3 milyon dolar da yaklaşık dört trilyon civarında... Maşallah diyelim, iyi transfer yapmış... Onu yetiştiren Aydın Doğan'ı bıraktıracak güçte bir para bu... Az buz değil... Parasında da gözümüz yok, keşke 3 değil 5 milyon dolar olsaydı, Allah daha çok versin... Benim unutamadığım, anlayamadığım, affedemediğim olay, 64 bin dolar maaş, 3 milyon dolar transfer parası alarak işe başladığı ilk gün, altı emekçi gazeteciyi televizyondan tazminat almadan beş kuruşsuz nasıl gönderirim diye inanılmaz mücadele vermesidir. 64 bin dolar maaşlı, 3 milyon dolar transfer ücretli trilyoner Tuncay Özkan, televizyonun muhasebe servisinde bir odaya kapattığı 6 gazeteciden, önlerinde bilgisayar olmadan, kamera vermeden dalga geçer gibi haber yapmalarını isteyip, sabahları giriş çıkış saatlerini kontrol ettirip, notere tutanak tutturarak, hata yapanı beş parasız atma savaşına girdi günlerce. Ben asla Tuncay Özkan'a “Kanal Türk'ü nasıl kurdun, bu paralar nerden geldi” diye sormayacağım... Star tv'de canlı yayında Nazlı Ilıcak ile girdiğin polemiği hiç sorgulamayacağım... Gazetelere verdiği demeçlerde Kanal Türk'ü nasıl kurduğunu anlatırken sarfettiği sözlerin derinlerine hiç girmeyeceğim... Ancak hayatım boyunca, 6 emekçi gazeteciyi beş parasız kapı önüne koymak için alın teri döktüğü günlerden sonra... Meydanlara çıkıp emekçi haklarından dem vurma günlerine geçişte döktüğü terleri algılayamadığımı, bunun mantığını hep soracağım... 64 bin dolar maaşlı, 3 milyon dolar transfer ücretli trilyoner Tuncay Özkan'a vicdanın var mı diye soracağım hep... Ve eğer varsa, “Bu altı emekçi gazeteciye bir özür borcun yok mu” diye soracağım... 6 emekçi gazeteci senden özür bekliyor sevgili Tuncay Özkan... Bu onurlu davranışı gösterebilirsin zannediyorum... Yanılıyor muyum? Bir telefon açıp... “Özür dilerim” demek zor mu?... Yemin ederim Kanal Türk'ü nasıl kurduğun, 64 bin dolarlık maaşın ve 3 milyon dolarlık transfer ücretin umurumda değil... Haksızsam, ben özür dilerim... Bekir Hazar - Yenişafak
<< Önceki Haber Bir trilyonere sorular! Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER