Erdoğan'ın onayından hemen sonra operasyon

Dün Türkiye, demokrasi ve hukuk tarihine geçecek en kara günlerinden birini yaşadı.

Erdoğan'ın onayından hemen sonra operasyon

Dünyayı ayağa kaldıran özgür basına darbe organizasyonunda ülkenin en çok satan gazetesine canlı yayında baskın düzenlenerek genel yayın yönetmeni gözaltına alındı.
  
Dün benzerine ancak darbe dönemlerinde rastlanabilecek bir utanca sahne oldu Türkiye. Medya kuruluşlarına baskın düzenlendi. Genel yayın yönetmenleri gözaltına alındı. Akıl tutulması olarak nitelendirilen operasyonlarda dizi senaristlerinin dahi gözaltına alınması adeta şoke etti.

Medyaya yönelik baskınların ‘makûl şüphe’ yasası Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından onaylandıktan bir gün sonra gerçekleşti. Dün yapılan operasyon 'makûl şüphe' yasa tasarısının ilk uygulamasını oluşturuyor. İstanbul 3. Sulh Ceza Hakimliği’nden alınmış 2014/3045 sayılı arama kararında şu ifadeler kullanıldı: “Türkiye Cumhuriyeti devletinin egemenliğini ele geçirmek amacıyla baskı, yıldırma, ve tehdit yöntemlerini kullanarak örgütsel yapı oluşturarak bu yapılanma altında iftira, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, belgede sahtecilik suçları yönünden yürütülen soruşturma kapsamında 5271 sayılı CMK’nın 116. Maddesi gereğince makûl şüphe oluştuğundan...”

GEREKÇE TAHŞİYE

Anadolu Ajansı operasyonun gerekçesi olarak ‘Tahşiyeciler’ grubunu gösterdi. 2009 yılında ‘Tahşiyeciler’ olarak bilinen gruba yönelik düzenlenen operasyonda ''suç ve delil uydurdukları'' iddia edilen şüphelilerin gözaltına alınmasına karar verildiği iddia edildi.

EL KAİDE ŞÜPHELİSİ İHBAR ETTİ

Dün başlayan gözaltılarla ilgili soruşturmanın, El-Kaide' class='textetiket' title='El Kaide haberleri'>El Kaide operasyonu kapsamında gözaltına alınan şüphelilerden M.N.T’nin yaptığı ihbar üzerine başladığı öğrenildi. Operasyonu yapan polisler gözaltına alınmıştı. Medya irtibatı ise şu şekilde kuruldu:

Tek Türkiye ve Sungurlar dizisinde El Kaidenin Tahşiye kolunun kötü göstermek sebebiyle dizi yapımcı, yönetmen ve senaristi hedef alındı.

SAVCI KAPICI

İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Orhan Kapıcı tarafından yönetilen operasyonda 31 kişinin gözaltı listesinde olduğu açıklandı.
Sabah saatlerinde Samanyolu Televizyonu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca'nın evine giden polisler Karaca ve 10 kanal çalışanı hakkında gözaltı kararını tebliğ etti.

ÖZGÜR BASIN SUSTURULAMAZ

Aynı saatlerde Zaman Gazetesi’ne giden polisler Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı hakkında da gözaltı işlemi uygulamak istedi. Günlerdir gazete önünde bekleyen binlerce okur, polisleri “Özgür basın susturulamaz” sloganları ile karşıladı.

EMANETİNİZİ?ALIN

Polisler gözaltı işlemi yapmadan geri döndü. Gazete önündeki kalabalık gün içinde giderek arttı. Özgür basına destek için milletvekilleri Hakan Şükür, İdris Naim Şahin, İdris Bal ve Oktay Ekşi de Zaman Gazetesi’ne geldi. Ekrem Dumanlı bu sırada yaptığı açıklamada, “Polisler küsüp geri dönmüş. Burada bekliyoruz kendilerini. Lütfen gelin ve emanetinizi alın” dedi.

CANLI YAYINDA GÖZALTI

Öğlen saatlerinde polis ekipleri gözaltı işlemi için tekrar Zaman Gazetesi’ne gitti. Canlı yayında, bütün dünyanın gözleri önünde Ekrem Dumanlı’ya gözaltı tebliği yapıldı.

Bu sırada dumanlı “Hemen gidiyor muyuz, paltomu almayım” dedi. Naklen yayınlanan utanç sahnelerinin ardından Dumanlı destek sloganları eşliğinde polis aracına bindirildi.

Kalabalık nedeniyle binadan yaklaşık 15 dakikada çıkabilen Dumanlı'yı taşıyan araç İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne doğru
hareket etti.

UYAP'A BOŞ KARAR

Gözaltı listesindekilerin ev ve iş yerlerini arama kararını İslam Çiçek verdi. Çiçek’in UYAP'a kararı boş olarak attığı iddia edildi.

TÜM MEDYA TEHLİKEDE

Gözaltına alınan Ekrem Dumanlı şöyle konuştu: “Bu yapılanların sadece Zaman Gazetesi’ne yapılmadığını her medya grubuna adım adım, safha safha uygulanan bir susturma projesinin bir halkası olduğunu düşünüyorum. Ben bu zulme boyun eğmem, eğeni de ayıplarım. Ekrem Dumanlı’nın suçuna bakın. ‘Devlet egemenliğini ele geçirmek.’ Başta Recep Tayyip Erdoğan’a soruyorum. Be Allah’tan kork Tayyip Bey ya. Biz seninle 10, 20 kere dünyanın dört bir tarafına gittik. Röportaj yaptım ben seninle. Ben devletin egemenliğini ele geçirmeyi düşünüyordum da hiç mi fark edemediniz? Ayıp yakışmıyor olmuyor utanıyorum böyle yapılmasından. Türkiye’nin dünyaya rezil olmasından. Ben rezil olmuyorum. Çocuklarımın yüzlerine gözlerine mertlikle dürüstlükle bakacağım. Hırsız değilim, yolsuz değilim diyeceğim."

MİLLETE FEDA OLSUN

Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, hakkındaki gözaltı kararı sebebiyle İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne gitti. Karaca Emniyet Müdürlüğü'ne giderken yaptığı açıklamada “Hak ve halk bizimle beraber olduktan sonra gerisi hikaye. Dualarınızı eksik etmeyin. İnşallah görüşürüz. En yakın sürede görüşmek üzere Allah'a emanet olun. Biliyorsunuz demokrasilerde bazen bedel ödenir. Bu bedelse milletimize feda olsun ne olacak” dedi.

İLK MAKÛL ŞÜPHE BASKINI

Medyaya yönelik baskınların ‘makûl şüphe’ yasası Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından onaylandıktan bir gün sonra gerçekleşti. Dün yapılan operasyon 'makûl şüphe' yasa tasarısının ilk uygulamasını oluşturuyor. İstanbul 3. Sulh Ceza Hakimliği’nden alınmış 2014/3045 sayılı arama kararında şu ifadeler kullanıldı: “Türkiye Cumhuriyeti devletinin egemenliğini ele geçirmek amacıyla baskı, yıldırma, ve tehdit yöntemlerini kullanarak örgütsel yapı oluşturarak bu yapılanma altında iftira, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, belgede sahtecilik suçları yönünden yürütülen soruşturma kapsamında 5271 sayılı CMK’nın 116. Maddesi gereğince makûl şüphe oluştuğundan...”
<< Önceki Haber Erdoğan'ın onayından hemen sonra operasyon Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER