Kuşçu 1958 yılında cuntacıları tek tek ihbar etmişti. Ancak hükümet ona inanmadı. Onun ihbar ettiği cunta sadece iki yıl sonra Türkiye'de darbe yaptı ve bir Başbakan'ı astı. İşte iki olay arasındaki benzerlikler... CUNTAYI DEŞİFRE ETTİ Türkiye 50 yıl sonra yine ordudaki cuntacıları bir ihbar mektubuyla öğreniyor. İhbarcı kendini subay olarak tanıtıyor. Tıpkı 1958 yılında olduğu gibi. O gün ihbarı yapan Kurmay Binbaşı Samet Kuşçu'ydu. Kuşçu, Cumhuriyet tarihinin en kanlı ihtilalinin hazırlığını yapan cuntacıları tek tek deşifre edip gerekli yerlere bildirmişti. CUNTACILAR AKLANDI O TUTUKLANDI Dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar, soruşturmanın derinleştirilmesi talimatını verdi. Milli Savunma Bakanlığı Adalet İşleri Başkanı Hakim Tuğgeneral Arif Onat tahkikatı başlattı. Cemal Tural'ın başında bulunduğu soruşturma heyeti, cuntacıları suçsuz buldu. Hedefe Binbaşı Kuşçu konuldu ve "orduyu isyana teşvik" suçlamasıyla bir yıl hapse mahkum edildi. BAŞBAKAN İNANMADI, ASILDI Suçsuz bulunan subaylar 2 yıl sonra kanlı darbenin içinde yer aldı. Başbakan Adnan Menderes ve iki bakanı idam edildi. BU SUBAY DA CUNTAYI ANLATIYOR Millete Komplo Belgesi'nin orjinalini cumhuriyet savcılarına gönderen kişi de kendini subay olarak tanıtıyor, ordudaki cuntanın varlığını anlatıyor. Kamuoyu şimdi bu soruşturmada da aynı akıbetten endişe ediyor. ŞUÇLANANLAR GÖREVE DEVAM EDİYOR Endişenin sebebi, ihanet belgesi gerçek çıkmasına rağmen, milleti terörist ilan etmeye çalışan cuntacıların hala görevden alınmaması. Dahası bu şahıslar yargıya da teslim edilmedi. İddialara göre soruşturmanın tamamı milletin gözbebeği orduyu cuntacılardan temizlemek için değil, ihbarcı subayın ortaya çıkarılması için yapılıyor. KUŞÇU VAK'ASI OLMASIN İşte bütün Bu olup bitenden sonra kamuoyu soruyor. Türkiye 2. Kuşçu vakasına doğru mu gidiyor ya da götürülüyor?