Oktay Ekşi: Andıç saçmadan daha aşağı

İlk kez 28 Şubat 'postmodern darbe' sürecinde gündeme gelen andıç tartışması Taraf Gazetesi'nin önceki gün yayınladığı haberle yeniden alevlendi.

Oktay Ekşi: Andıç saçmadan daha aşağı

Taraf, Genelkurmay'ın istihbarat belgesi andıcın yeni bir örneğini ortaya koydu. Mart 2006'da hazırlanan 73 sayfalık raporda sivil toplum örgütleri, akademisyenler, işadamları ve gazetecilerin fişlendiği tespit edildi. Genelkurmay tarafından yalanlanmayan ve aralarında Rahmi Koç, Bülent Eczacıbaşı, Sezen Aksu, Oktay Ekşi, Ali Bulaç ve Can Paker gibi toplumun farklı kesimlerindeki kişilerin bulunduğu andıç, içinde geçen isimleri kızdırdı. Yapılan işi 'saçmadan daha aşağı' bulduğunu söyleyen Hürriyet Gazetesi başyazarı Oktay Ekşi, belgeyi hazırlayanların diğer çalışmalarından da şüphe duyduğunu belirtiyor. Andıçta 'Sabetaycı' olarak geçen TESEV Başkanı Can Paker de belgenin cahilce hazırlanan ve ciddiyetten uzak bir ürün olduğunu kaydetti. Milliyet Gazetesi yazarı Hasan Cemal de dünkü yazısında yeni andıç olayının 'Türkiye'de asker sorunu nedir?' sorusuna ışık tuttuğunu savundu. Genelkurmay tarafından yalanlanmayan yeni andıç, Deniz Piyade Kurmay Albay Dursun Çiçek tarafından hazırlanarak 'tasvip' için dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Işık Koşaner'e gönderilmiş. Birer kopyası Bilgi Destek Daire Başkanlığı ile Genelkurmay Harekât Başkanlığı'na da iletilen andıçın 'tasvip' edilip edilmediği henüz bilinmiyor. Ama hazırlanış amacı, 'Konu' başlıklı bölümde yazılı: "Bu andıç; ABD ve AB'nin kendi amaçlarına uygun olarak yönlendirdiği sivil toplum örgütlerinin (STÖ) faaliyetleri hakkında bilgi vermek ve bu kapsamda alınabilecek karşı tedbirler hakkında onay almak maksadıyla hazırlanmıştır." 'Gizli' ibaresiyle gönderilen ve çeşitli şemalarla da desteklenen andıçta, kamuoyunun yakından tanıdığı kişi ve kuruluşlar, haklarında gazete ve internet sitelerinden edinilmiş bilgilere dayanılarak sınıflandırılıyor. Andıçta, bazı gazeteciler, öğretim üyeleri, işadamları ve çeşitli sivil toplum örgütleri 'AB'den destek alanlar' ya da 'ABD'den destek alanlar' diye değerlendiriliyor. Haber yayınlandıktan sonra birçok gazete olayı eleştirdi. Radikal, haberi, 'Hiç işiniz mi yok, vaktiniz mi çok?' başlığıyla verdi. Vatan 'Sezen Aksu'yu bile bölücü yapmışlar' başlığını kullandı. Milliyet Gazetesi yazarı Hasan Cemal de dünkü yazısında yeni andıç olayının 'Türkiye'de asker sorunu nedir sorusuna' ışık tuttuğunu savundu. Aralarında Rahmi Koç, Bülent Eczacıbaşı, Sezen Aksu, Oktay Ekşi, Ali Bulaç ve Can Paker gibi toplumun farklı kesimlerindeki kişilerin bulunduğu andıç, içinde geçen isimleri kızdırdı. Yapılan şeyi 'saçmadan daha aşağı' bulduğunu söyleyen Hürriyet Gazetesi yazarı Oktay Ekşi, andıçı hazırlayanların yaptıkları diğer işlerden şüphe duyduğunu belirtiyor. Ekşi, yapılan şeyin saçmadan daha aşağı ve gerçekle zerre kadar ilgisi olmadığını söylüyor. Andıçta 'Sabetaycı' olarak geçen TESEV Başkanı Can Paker de andıçı ciddi bir istihbarat teşkilatının ürünü olarak görmediğini söylüyor. Paker, "Sadece benim ilişki içinde bulunduğum insanları alt alta yazmışlar. Bindiğim taksinin şoförünü neden yazmamışlar merak ettim. Ciddiye almıyorum." diyor. Durumu yurttaşların eşitliği açısından Anayasa'ya aykırı olarak değerlendiren gazeteci yazar Ali Bulaç, devlet kurumlarının vatandaşları ayıramayacağına vurgu yapıyor; "Açık bir hedef gösterme söz konusu. Savcılar hakerete geçmeli."
<< Önceki Haber Oktay Ekşi: Andıç saçmadan daha aşağı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER