Türkiye 15 gün boyunca Ganalıların muhteşem horonu ile coştu, Gürcistanlı Leila'dan dinlediği Mehmet Akif'in şiiri ile duygulandı, Marslı öğrenci Vlad'ın esprilerine güldü, Tacikistanlı Shohrukh'un sesiyle mest oldu. Şarkı, şiir ve danslarıyla gönüllere hoş bir seda bırakan öğrenciler dün sabah saatlerinden itibaren ülkelerine dönmeye başladı. Sahneyi birlikte paylaştıkları arkadaşlarından, misafirperver Türk halkından ayrılmanın burukluğunu yaşayan öğrencilerin gözü yaşlıydı. Çoğunun dilinde aynı cümle vardı: "Olimpiyatlar bitmese. Biz Türkiye'yi çok sevdik." Onlar 'sizi özleyeceğiz' derken, önceki akşam Sinan Erdem Spor Salonu'ndaki kapanış törenine katılan 16 bin kişi, dünya çocuklarının coşku ve heyecanını hafızalarına kazıdı. Dünya çocuklarını gururla izleyen Türkiye, öğrencileri ayakta alkışladı. Türkiye'nin farklı kesimlerinin de bir araya geldiği veda gecesinde, iş, sanat, spor, siyaset dünyasından birçok tanınmış isim olimpiyat çocuklarını hayranlıkla seyretti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan "Türk okullarının mimarları ile iftihar ediyorum" derken, Arzuhan Doğan Yalçındağ, "Geleceğe ümitle nasıl bakılması gerektiğini gördük" dedi. Salondakilere coşku dolu anlar yaşatan Türkçenin kahramanları, kuliste ise gözyaşı döktü. İki haftadır birlikte olan, farklı kültürleri tanıyıp aynı dili konuşan olimpiyat çocuklarında, Türkiye ve arkadaşlarından ayrılmanın verdiği üzüntü vardı. Türkmenistanlı Cennet, Gürcistanlı arkadaşı Nino'ya sarılırken; Güney Koreli Nayeon Kwon, Japonyalı arkadaşı Mai Yoshioka gözyaşlarına hâkim olamadı. Ellerinde defterlerle birbirlerinin telefon ve adreslerini alan öğrenciler, birbirlerini ülkelerine davet etti. Olimpiyatın kapanış töreninin ardından Amerika, Burkina Faso, Gambiya, Irak, İzlanda, Lübnan, Kırgızistan, Moğolistan, Tacikistan, Ukrayna gibi ülkelerden gelen beş yüze yakın öğrenci dün ülkelerine hüzünle uğurlandı. Öğrencilerin bir kısmı da bugün ve yarın Türkiye'den ayrılacak.