Özgürgün, AB GİK sonuçlarını değerlendirdi

KKTC Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, AB Genel İşler Konseyi (GİK) sonuçlarına ilişkin yazılı açıklama yaptı.


Özgürgün, Türkiye'nin, Kıbrıs müzakerelerine gereken desteği her zaman verdiğini belirterek, Avrupa Birliği'nin (AB), Kıbrıs sorunu devam ederken Kıbrıs konusunda sadece Türkiye'yi sorumlu tutan tutum ve kararlarıyla büyük stratejik bir hata yaptığını ve adada müzakereler yoluyla bir çözüme katkı koymak yerine sürece zarar vermeye devam ettiğini bildirdi. Özgürgün, AB Genel İşler Konseyi (GİK) sonuçlarına ilişkin yazılı açıklamasında, GİK'in 14 Aralık2ta yaptığı son toplantısında, Genişleme Stratejisine ilişkin bir karar aldığını ve bu çerçevede, Türkiye'nin katılım müzakerelerinin değerlendirildiği paragraflarda Kıbrıs konusuna dair pozisyonunu da açıkladığını anımsattı. AB'nin söz konusu paragraflarda yer alan görüşlerinde objektiflikten uzak bir tutum benimsemeye devam ettiğinin görüldüğünü kaydeden Özgürgün, AB'nin tutumunun adaletsiz ve yanlı olduğuna işaret ederek, şöyle devam etti: ''AB, Türkiye'nin AB üyelik sürecine ilişkin olarak yapmış olduğu değerlendirmede, Kıbrıs sorununun çözümlenmesinde çaba göstermesi gereken taraf Türkiye'ymiş gibi bir tutum benimsemiştir. Bu yanıltıcı olduğu kadar adaletsiz ve yanlı bir tutumdur. Türkiye, Kıbrıs müzakerelerine gereken desteği her zaman vermiştir, adada adil, kalıcı ve kapsamlı bir anlaşmaya varılabilmesi için üzerine düşeni yapmış ve yapmaktadır. Devam etmekte olan süreci zora sokmaya veya yavaşlatmaya çalışan taraf Rum tarafı iken, Türkiye'nin sürece ivme kazandıracak önerilere her zaman destek verdiği; müzakere sürecinde bir takvim belirlenmesi, BM'nin daha aktif rol üstlenmesi amacıyla girişimlerde bulunduğu unutulmamalıdır. Kaldı ki, sadece Türkiye'nin aktif desteğiyle Kıbrıs konusunun çözümlenebileceği imajını oluşturmak Kıbrıs'taki sürece de zarar vermektedir. (Rum yönetimi lideri Dimitris) Hristofyas'ın bu yanlı kararı cebine atarak, müzakerelerde daha katı bir tutum benimseme yoluna gitmesi kuvvetle muhtemeldir.'' -''LİMANLARIN AÇILMASI DOĞRUDAN KIBRIS SORUNUYLA İLİŞKİLİ''- AB'nin, ek protokol konusunda, adada çözüm müzakereleri sürecinin devam ettiği gerçeğini inkar eden taraflı yaklaşımını da sürdürdüğünü belirten Özgürgün, Türkiye'nin Kıbrıs Rum yönetimine limanlarını açması konusunun, sadece Türkiye'nin Ankara Anlaşmasına dair Ek Protokol konusundaki yükümlülükleri çerçevesinde değerlendirilebilecek bir konu olmadığını; bu konunun doğrudan Kıbrıs sorunuyla ilişkili olduğunu vurguladı. Özgürgün, ''Kıbrıs Türk halkına yönelik izolasyon devam ederken, AB, izolasyonun sona erdirilmesi yönünde vermiş olduğu taahhütlerini yerine getirmemiş, Doğrudan Ticaret Tüzüğünün kabulü süreci yine Rum tarafının önlemeleri neticesinde durdurulmuşken, Türkiye'nin güney Kıbrıs Rum yönetimine (GKRY) limanlarını açmasını beklemek çifte standarttır'' ifadesini kullandı. ''Sanki ortada bir Kıbrıs sorunu yokmuş ve taraflar yıllardır adada kapsamlı bir anlaşmaya varmak için müzakere etmiyorlarmış gibi, Türkiye'den 'Kıbrıs cumhuriyeti' ile ilişkilerini normalleştirmesini beklemek ise adaletsizliktir'' diyen KKTC Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, şunları kaydetti: ''AB, Kıbrıs sorununun esas yaratıcısı ve bugüne kadar kapsamlı bir anlaşma yoluyla çözüme kavuşturulmasına katı ve olumsuz tutumuyla engel olan GKRY'yi, üyelik sürecinde Kıbrıs konusunu bir koşul olarak görmeyip AB'ye kabul etmişken; Türkiye'nin AB üyelik sürecini Kıbrıs konusuna endekslemekte ve bu yanlış tutumu ısrarla devam ettirmektir. Bu durum, AB'ye olan güven ve inancımızı tümden sarsmaktadır. Kıbrıs sorunu devam ederken Kıbrıs konusunda sadece Türkiye'yi sorumlu tutan bu tutum ve kararlarıyla AB, büyük stratejik bir hata yapmakta, adada müzakereler yoluyla bir çözüme katkı koymak yerine sürece zarar vermeye devam etmektedir.'' AA
<< Önceki Haber Özgürgün, AB GİK sonuçlarını değerlendirdi Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER