Deniz
Baykal, partisinin Kırklareli
Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlediği mitingde halka hitap etti.
Valilerin korkudan iktidara teslim olduklarını, hukukun ve devletin emrinden çıktıklarını ileri süren Baykal, şöyle konuştu:
''Valilerde korkudan iktidara teslim olmuşlar.
Başbakan'ın emrine girmişler. Devletin, hukukun emrinden çıkmışlar. Başbakan'a yaranmaya çalışıyorlar. Tunceli'de olanlara ne diyorsunuz.
Allah aşkına, böyle bir şey olabilir mi? Seçime 3 hafta kala Tunceli'de vali meydana çıkmış,
buzdolabı,
çamaşır makinesi, çekyat dağıtıyor. Orada yaşayan yoksulların senden çekyat, buzdolabı istediği mi var. Yoksulluk yenilir mi hiç. Tunceli'de dağıtıyorsun gel Kırklareli'de de dağıt. O valilere söylüyorum. Valilerin kulağına küpe olsun, Recep Tayyip Erdoğan'a güvenerek bunları yapan valiler bilsinler. AKP ile geldiler yarın APS ile giderler. Sen dağıtma, valin de dağıtmasın bırak Mehmet Ali
Erbil dağıtsın.''
AK Parti'nin mitinglere otobüslerle adam taşıdığını öne süren Deniz Baykal, ''Ankara'da
Karayolları Genel Müdürlüğü, otobüsleri dizmiş,
mesai günü (alıyor memurları ve eşlerini Niğde'de açılışa katılan Başbakan'ı alkışlasınlar) diye oraya kalabalık taşıyor. Eskişehir'de açılış var
tren kaldırıyorlar, vatandaşları oraya götürüyorlar. Böyle
seçim olur mu hiç?'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın vatandaşların sorunlarıyla ilgilenmediğini ileri süren Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Ben gittiğim yerlerde bunları söylüyorum, Başbakan bana çok kızıyor. Bunlara
cevap vereceğine bize saldırıyor. Bize saldıracağına işin aslını size anlatsın. Başbakan buraya geldi mi? Geldi. Bu kadar Deniz Feneri'ni konuşuyoruz. İşin aslını size anlattı mı, TÜPRAŞ'ın satışından, Telekom'un satışından bahsediyor mu, çiftçinin, işten atılanların durumunu konuşuyor mu, varsa yoksa
Deniz Baykal. Gece Deniz Baykal ile yatağa giriyor, sabah Deniz Baykal ile yataktan çıkıyor.''
Türkiye'de, Cumhuriyet tarihinde görülmemiş ölçüde büyük yolsuzlukların yaşandığını ileri süren Baykal, ''Türkiye halkın zenginliği bakımından değil, ama yolsuzluklarda gerçekten çağ atladı. Dünyada örneği görülmeyen yolsuzluklar yaşanıyor. Eskiden yolsuzluk kişiseldi, şimdi ise teşkilatlı.
Yolsuzluk şimdi el birliğiyle yapılıyor. 7 kişi bir araya geliyor,
dernek kuruyor, şirket kuruyor.
Televizyon kanalı kuruyor. Şimdi şirketli yolsuzluk dönemindeyiz'' diye konuştu.
ÇİFTÇİLER SIKINTILI
Toprak Mahsulleri Ofisinin (TMO) değişik yerlerde kapandığını, alım yapmadığını, ama
Tarım ve
Köyişleri Bakanlığının bazı tüccarlara
ithal için
yetki verdiğini ifade eden Baykal, şunları kaydetti:
''Onlar
Ukrayna,
Rusya,
Romanya ve
Bulgaristan'dan
buğday ithal ettiler.
Trakya üreticisinin buğdayını sahiplenip, almıyorlar, ama Rusya, Bulgaristan, Romanya'dan buğday getirtiyorlar. Bulgaristan'ın çiftçisi Türkiye tarafından
destekleniyor. Bulgaristan'ın çiftçisini destekleyen bizim Hükümetin aklına Trakya çiftçisini desteklemek niye gelmiyor acaba. Süt fiyatlarını düşürdük, süt tozunu ithal ediyoruz. Süt tozu ithal ediyoruz, kendi besicimizi, hayvancımızı perişan ediyoruz. Bu politikayı uzun süre götürdüler, ama kamufle ettiler. Neyle kamufle ettiler, bol parayla kamufle ettiler. Bu para nasıl geldi borçla geldi.''
TÜRKİYE'DE FABRİKA KAPANMA DÖNEMİ
Türkiye'de her şeyin tıkandığını, sanayinin çalışmaz hale geldiğini iddia eden Baykal, şunları ifade etti:
''Bugün 10 tezgahtan 4'ü stop etti. Bunu Trakya da
Çorlu, Çerkezköy, Lüleburgaz'da yaşıyorsunuz.
Sanayi durdu,
işçi çıkarmaya başladı. Türkiye,
kalkınma,
büyüme fabrika yapma mücadelesindeydi. Şimdi o dönem bitti. Şimdi küçülme, fabrika
kapatma dönemi Türkiye'ye geldi. Bunun altında ne var? O alınan 280 milyar dolar ek borun altında, o borcun bu milletin kalkınması, gençlerimizin iş bulmasını sağlamak amacıyla fabrika yapılması, altyapı tesisleri yapılaması, ekonomimizin
rekabet gücünün arttırılması, Türkiye'ye destek olunması için harcanmayıp, lükse israfa, gösterişe harcanmış olması, yatmaktadır. Bugün
ekonomik sorunların en hızlı yükseldiği ülkenin başında Türkiye geliyor. Çünkü 7 yılda o kadar parayı har vurdunuz harman savurdunuz. 7 yıl karınca gibi çalışmadınız, ağustos böceği gibi öttünüz. Şimdi
kriz geldi, sıkıntı geldi sıkıştınız. 220 milyar dolarla koca Türkiye yapıldı. Sen ne yaptın.''
Yolsuzlukların hesabını soracaklarını ifade eden Baykal, TÜPRAŞ'ı, haber vermeden, gizlice açık
ihale yapmadan İsrailli bir iş adamına sattıklarını ve iktidara geldiklerinde bunun hesabını soracaklarını söyledi.
Deniz Baykal, daha sonra il, ilçe ve
belde belediye başkan adaylarını tanıtarak, CHP'ye oy vermelerini istedi.
Baykal, ardından partisinin Edirne'deki mitinge katılmak üzere kentten ayrıldı.
AA