Böcek soruşturmasında vahim kumpas

Dönemin başbakanı Tayyip Erdoğan'ın ofisinde ve konutunda dinleme cihazı bulunduğu iddiasıyla başlatılan böcek davasında tartışmalar bitmiyor.

Böcek soruşturmasında vahim kumpas

Davanın önceki gün görülen ilk duruşmasında hâkim, Erdoğan'ın danışmanı Mustafa Varank ve böceği bulduğu öne sürülen MİT mensuplarının dinlenilmesine karar verdi. Ayrıca mahkemeye delil oluşturacak sahte raporu yazdığı iddia edilen TOBB Üniversitesi Öğretim Üyesi Teyfik Demir, baskıyla değiştirilmesi istenen raporu yazan TÜBİTAK personeli Gökhan Vıcıl ve Hamza Turhan'ın da ifadesine başvurulacak. Böceğin bulunduğu sırada olduğu yerden sökülerek alıcı ile irtibatının koparılması, cihaz üzerinde DNA araştırması yapılmaması, bulunduktan sonra savcılığa haber verilmemesi, video kaydının alınmaması ve Varank'ın çektiği fotoğraftan başka görüntü olmaması tartışılıyor. Sanık polislerin avukatı Mehmet Sürer, "Olay karartılmak isteniyor. Suçlu yapılmak istenen kişiler üzerinden deliller oluşturuluyor. TOBB Üniversitesi'nden sahte alınan rapor ile gerçek deliller karartılıyor." dedi.

Davaya temel teşkil eden bir diğer delil olan Başbakanlık Teftiş Kurulu raporu için 70 MİT mensubu tanık olarak dinlenmişti. Raporda MİT'çilerin ifadesi yer almasına rağmen bu kısımlar iddianameye alınmadı. Avukat Sürer, "Savcının görevi lehte ve aleyhte delilleri toplamaktır. Maalesef bu iddianamede sanıklar lehine hiçbir delile yer verilmemiştir." ifadelerini kullandı. Duruşmada polislerin avukatları böceğin Erdoğan'ın çalışma ofisinde ve kişisel konutunda bulunduğu sırada aramaya katılan MİT mensupları ile danışman Mustafa Varank'ın ‘eşzamanlı' olarak dinlenmesini istemişti. Hâkim ayrı günlere dinlemek istediyse de avukatların itirazıyla aynı gün çağrılmalarına karar verildi.

Elektronik istihbarat ve kriptoloji alanında uzmanlık yapan TÜBİTAK eski Başkan Yardımcısı Hasan Palaz, duruşmada, delillerin karartıldığının altını çizmiş ve, "Bir yerde böcek bulunursa sökülmez. Oradan sökerseniz kanıtı yok edersiniz. Sökmeyip zayıf sinyal verdirerek dinleyen adamı yakalarsınız." demişti. Palaz’ın Avukatı Gökhan Güni de şu tespitlerde bulundu: “Böcek parçalanıp incelemeye gönderilmiş. Sinyal takibiyle böceği koyan kişiler rahatlıkla bulunabilirdi. Ayrıca olay intikal çok geç ettirilmiş. Bir kesime yıkılmaya çalışılıyor. Arama yapma yetkisi olmayan kişilerin olay mahallinde bulunduğu anlaşılmıştır. Mustafa Varank’ın orada ne işi var? Polis değil, istihbaratçı değil, MİT değil.” Öte yandan davanın görüldüğü 2 Ocak Cuma günü idari tatil olmasından dolayı nöbetçi heyet çarşamba günü belirlendi. Mahkeme Başkanı Hüseyin Karamanoğlu'nun iki günde 20 klasörlük dosyaya vâkıf olabilmesi de 'brifing mi aldı' tartışmasını doğurdu.

Palaz’ı tehdit eden müfettiş AKP’den aday adayı olmuş

Böcek davasının ilk duruşmasında önemli açıklamalar yapan dönemin TÜBİTAK Başkan Yardımcısı Hasan Palaz, böceğin konulma tarihinin erkene alınması için Başbakanlık Teftiş Kurulu Müfettişi Mehmet Emin Baysa'nın kendisini, "Biraz takvimin geriye alınması gerekiyor, senin için hoş olmaz, görevden alınırsın.” diye tehdit ettiğini aktardı. Palaz'ı tehdit eden Baysa'nın, 2011 yılında milletvekili seçimlerinde Ankara 1. bölgede AKP'den aday adayı olduğu ortaya çıktı. Aysa, adaylık için Başbakanlık Teftiş Kurulu Başmüfettişliği görevinden de istifa etmişti. Siyasi tarafsızlığını yitirmesine rağmen müfettişlik görevine geri dönen Baysa, böcek soruşturmasını yürütmüştü.
ZAMAN
<< Önceki Haber Böcek soruşturmasında vahim kumpas Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER