Yeğenini kendi elleriyle kışlaya teslim ettiğini söyleyen dayı Hüseyin Çolak, "Askeri elbisesini giymiş elinde silah olan bir insan eğer orada şehit oluyorsa ve o şehitlik mertebesi alamıyorsa yazıklar olsun. Biz parasının peşinde değiliz. Biz Onur'un onurunu istiyoruz." dedi. Isparta'da vatani görevini yapan Onur Koç, eğitim sırasında vücuduna isabet eden kurşunla yaralandı. Ağır yaralanan acemi er Onur Koç, Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırıldı. Ancak yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olayda bir askerin de yaralandığı ve hayati tehlikesinin bulunmadığı belirtildi. Denizlispor'da forma giyen eski Beşiktaşlı futbolcu Okan Koç'un da yeğeni olan Onur Koç'un ölüm haberi Bayrampaşa Yıldırım Mahallesi'ndeki evlerinde büyük bir üzüntüyle karşılandı. Koç'un oturduğu apartmana ve sokaktaki diğer evlere Türk Bayrakları asıldı. Baba Yusuf Koç cenaze işlemleri için Isparta'ya gitti. Onur Koç'un cenazesi ise otopsi işlemlerinin tamamlanmasının ardından İstanbul'a gönderileceği öğrenildi. BİZ ONUR'UN ONURUNU İSTİYORUZ Bayrampaşa'da asker malzemesi üreten bir atölyede çalışan Onur Koç'un dayısı Hüseyin Çolak, aile olarak yeğenlerinin şehit sayılmamasına isyan etti. Gözleri dolan dayı Çolak, evin önünde bekleyen basın mensuplarına, yeğenini kendi elleriyle kışlaya teslim ettiğini belirterek, "Onu oraya götürmenin gururunu yaşadım. Ama şu anda her şey istediğimizin tersine gelişiyor. Benim yeğenim orada vatani görevini yaparken öldü. Biz bu ülkede gereken ilgiyi Genelkurmay'dan göremiyoruz. Askeri elbisesini giymiş elinde silah olan bir insan eğer orada şehit oluyorsa ve o şehitlik mertebesi alamıyorsa yazıklar olsun. Buradan da sayın Başbakanımıza sesleniyorum. Bu çok basit bir şey değil. Bizim canımız yanıyor. Onun da oğlu var. Biz Onur'un onurunu istiyoruz. Onur'un şehitliğini istiyoruz. O aylıkları kendilerinin olsun. Biz parasının peşinde değiliz. Bir daha söylüyorum adı Onur olan yeğenimin onurunu geri istiyoruz. Şehitlik onurunu bize çok görmeyin. Biz de askerlik yaptık. Seve seve de canımızı veririz." dedi. GENELKURMAYIN ÖNÜNDE AÇLIK GREVİNE BAŞLARIM Olayla ilgili bilgi alamadıklarını öne süren Hüseyin Çolak, "Bize net bilgi vermiyorlar. Kaza diyorlar. Bu kaza da olabilir. Her şey olabilir. Şehitlik mertebesini kenara atmak isteyenlere sesleniyorum. Nasıl bir prosedür bu. Böyle bir şey olur mu? Yani şimdi ben size soruyorum. Böyle bir şey olabilir mi?" diye konuştu. Başbakan Erdoğan'a seslenen Çolak, "Böyle bir şey olabilir mi? Bunun üstünde askeri elbise var. Türk bayrağı var. Bu, oraya vatanı için gitti. Prosedür için gitmedi. Bunu kaldırın başbakanım. Eğer cenaze şehit olarak kabul edilmezse Taksim'e gideriz. Size yemin ediyorum. Genelkurmayın önünde açlık grevine başlayacağım. Şehitliğini geri verin. Para istemiyoruz. Şehitliğini verin biz de gururlanalım. Bu vatan için bir şehit verdik diyelim." ifadelerini kullandı. OĞLUM SOYGUN YAPARKEN ÖLMEDİ Güçlükle ayakta duran acılı anne Nuray Koç ise, "Benim oğlum soygun yaparken kaçarken öldürülmedi. Askeriyede öldürüldü. Tabii ki şehit. Ve şehitlikte gömülecek. Başka yolu yok. Ben onu istiyorum. Benim oğlum öldü." şeklinde konuştu.