İzmir Barosu: Çocukların yaşama hakları ihlal ediliyor


İzmir Barosu Çocuk Hakları Merkezi, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü dolayısıyla bir basın açıklaması yaptı. Bu günün bütün dünya çocukları için güzelliklere vesile olması dileğiyle başlayan açıklamada, dünya genelinde sürüp giden savaşların ve güç gösterilerinin ortasında bütün masumluğuyla kalan çocukların yeri geldiğinde hayatını kaybettiği, yeri geldiğinde sakat kaldığı ve ailelerini kaybettiği vurgulandı.

Baro Çocuk Hakları Merkezi Sorumlusu Av. Nuriye Kadan tarafından yapılan açıklamada, Türkiye'de artan bir ivmeyle devam eden ahlâki erozyon sonucu suç çetelerinin elinde ailelerinden koparılmış, küçücük masum çocukların en çirkin emellere alet edildiği, zararlı ve kötü alışkanlıklara başlama yaşının da hızla düştüğü belirtildi. Muğla'nın Bodrum ilçesinde cansız bedeni sahile vuran 3 yaşındaki Suriyeli Aylan Kurdi'nin, insanlığın kendisiyle yüzleşmesine sebep olduğunu söyleyen Av. Kadan, "Aylan Kurdi, ailesiyle birlikte gayriresmi olarak Muğla'nın Bodrum ilçesinden Yunanistan'ın İstanköy Adası'na şişme botla geçmeye çalışırken annesi ve kardeşiyle birlikte boğularak hayatını kaybetmişti. Suriye'deki iç savaş nedeniyle yaşanan kitlesel göçlerde, ülkemizdeki göç yönetimi ve yasadışı göçle mücadeledeki yetersizliklerden en fazla yara alan kesimin çocuklar olduğu, bu süreçte çocukların yaşama ve korunma haklarının ağır bir şekilde ihlal edildiği görülmektedir." dedi. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 22. maddesine göre Türkiye'nin, topraklarında mülteci olan bütün çocukların, sözleşmede yer alan haklardan faydalanması için gerekli önlemleri almakla yükümlü olduğunu hatırlattı.

Ceza ve tutukevlerinde yaşanan hak ihlallerine de değinen Nuriye Kadan, "Kısa ve orta vadede etkin soruşturma mekanizmalarının işletilmesi, faillerin cezalandırılması için etkin ve süratli yargılama yapılması, hak ihlallerinin tespiti için bağımsız izleme mekanizmalarının geliştirilmesi gerekmektedir." dedi. Korunma ihtiyacı olan çocuklar için öngörülen koruyucu ve destekleyici tedbirlerin sağlıklı işlemesi için bir an önce idari altyapının güçlendirilmesi, kurumlar arasında etkin koordinasyonu sağlayacak politikalar geliştirilmesi, durum analizi yapılarak eksikliklerin giderilmesinin sağlanmasını da isteyen Kadan, çocuklara yapılan yatırımın, geleceğe yatırım olduğunun altını çizdi. Çocuklarla ilgili başta devlet olmak üzere ilgili bütün kişi ve kurumları yükümlülüklerini yerine getirmeye davet etti. İzmir Barosu'nun da üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmeye hazır olduğu belirtildi. CİHAN
<< Önceki Haber İzmir Barosu: Çocukların yaşama hakları ihlal ediliyor Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER