AP'nin 3'üncü büyük grubu olan Liberallerin Başkanı Graham Watson'un da yer aldığı Türkiye Dostluk Grubu inisiyatifi ilk toplantısını dün AP Binasında gerçekleştirerek çalışmalarına başladı. AB üyesi ülkeler ve AP'deki siyasi gruplar açısından geniş katılımlı olması öngörülen Türkiye Dostluk Grubu gerek AB ülkelerindeki, gerekse de Türkiye'deki ön yargıları kırmayı amaçlıyor. Her iki tarafta da var olan ön yargıları kırmak için yola çıkan Türkiye Dostluk Grubu çeşitli organizasyonlar gerçekleştirecek. AB yolunda Türkiye'nin önünü açmaya yönelik kurulan Türkiye Dostluk Grubu'nun kurulmasında öncülük eden Vural Öger, grubun işleyişini "Bunlar bir iletişim ağı kuracaklar. Türkiye'yle ilgili konularda AB içince, hem kendi ülkelerinde hem de Türkiye'ye yönelik müşterek aktivitelerle ön yargılara karşı çalışacaklar ve müşterek hareketlerde bulunacaklar, müşterek eylemlerde bulunacaklar ve müşterek bildirilerde bulunacaklar. Basın toplantısı düzenleyecekler ve burada çeşitli toplantılar gerçekleştirecekler" şeklinde açıkladı. "MÜZAKERE SÜRESİNDEKİ SIKINTILAR TÜRKİYE'DE ÖN YARGILAR OLUŞTURDU" Alman Sosyal Demokrat Vural Öger, inisiyatifin ilk toplantısının ardından yaptığı basın açıklamasında Türkiye ile Avrupa Birliği müzakere sürecinin sorunlarla geçtiğini belirterek "Bu süreçte Türkiye'de ön yargılar oluştu, Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde de ön yargılar var bunları biliyoruz" dedi. Müzakere sürecinin ilk başladığı yıllardaki Türkiye'deki AB desteği ile bugünkü süreçte Türkiye'nin AB üyeliğine desteğin aynı olmadığını vurgulayan Vural Öger, "Bu müzakere sürecinde AB içinde bazı Türkiye'ye karşı olan odakların, şahısların, partilerin, hükümetlerin tutumu Türkiye'de çok büyük yankılar buluyor. Türk insanı AB'ye girmemiz konusunda çok çekimser ve ümitsiz bir duruma gelmiş durumda." dedi. Avrupalı siyasilerden birçoğunun Türkiye'ye gidip geldikten sonra önyargılarının değiştiğine dikkat çeken Avrupa Parlamentosu Kadın Hakları Raportörü Emine Bozkurt da Türkiye Dostluk Grubu sayesinde daha da güçlü olacaklarını belirtti. Bozkurt, "Önyargılar burada çok. Görüyoruz ki Türkiye'ye gidip görenlerin bu önyargıları bitiyor. Bunun için bu konunun özerinde öncelikle durmak lazım. Bizler de sesimizi duyuralım. Elbette bizler birçok şeyi söylüyoruz basında da yer alıyor ama bunu birlikte yaparsak, bu beraberlik bizi 10 kar, 100 kat daha güçlü yapacaktır" dedi. "SİYASİLER TÜRKİYE'Yİ İÇ POLİTİKA MALZEMESİ YAPIYORLAR" "AB giriş sürecinde yaşanılan sıkıntılar Türkiye'de bazı milliyetçi gruplarca kullanıyorlar, bunu açıkça söyleyeyim." diyen Öger, şöyle devam etti: "Avrupa Birliği'yle ilgili çok az bilgiden kaynaklanan bol yorumla gelen bir medya var karşımızda. Medyanın hepsi böyle olmasa bile çoğunluk böyle. Avrupa tarafına gelince Avrupa bilhassa Türkiye'nin kırsal kesiminden göç almış ülkelerde halkları nezdinde Türkiye'ye karşı belli ön yargılar oluşmuş durumda. Politikacılarda tabi bu önyargıların tesiri altında iç politika malzemesi yaparak, Türkiye'yi ister parlamento içinde ister kendi ülkelerinde Türkiye'ye karşı bir tavır alıyorlar. Ve böylece halktan daha iyi oy alabilecekleri düşüncesindeler. Dolayısıyla bazı Avrupa ülkelerinde Türkiye iç politika malzemesi olmuş durumunda." "AB SÜRECİNDE TÜRKİYE TARAFTARI MİLLETVEKİLLERİ ÇOĞUNLUKTA" Türkiye'deki kamuoyunun bilgisinin tersine Avrupa Parlamentosu'nda ve AB'nin diğer kurumlarında, Türkiye taraftarı milletvekillerinin sayısı Türkiye karşıtı olanlara nazaran daha fazla. Fakat medyada Türkiye karşıtlarının daha fazla yer alması onların çoğunlukta olduğu izlenimini veriyor. Vural Öger, basın açıklamasında bu konuya da değinerek "Avrupa Parlamentosu içinde Türkiye taraftarı olan milletvekilleri, Türkiye karşıtlarından daha fazladır. Bunun örneği Aralık 2004 senesindeki müzakerelerin başlaması için parlamentodaki 404 parlamenter Türkiye lehinde oy vermiştir, 262 bunun karşısında oy vermiştir. AB Komisyonu'nda da Türkiye taraftarları ağırlıktadır. En son en yüksek organ olan Avrupa Birliği Konseyinde de oy birliğiyle müzakerelerin başlaması için bu karar alınmıştır. Önce buraya bakıp buradaki müspet kararları görüp ona göre değerlendirmek lazım diye düşünüyorum. Ama tabii ki parlamento içinde çeşitli konularda Türkiye'ye karşı Ermeni konusundan tutunda Kıbrıs konusuna kadar tarihi konuları, kültürel konuları ele alarak Türkiye karşıtı olan milletvekilleri de mevcuttur." dedi. DOSTLUK GRUBU TÜRKİYE'YE GELECEK Türkiye'nin AB üyelik sürecine katkı sağlamak ve her iki ülkede var olan önyargıları kırmak için yola çıkan Türkiye Dostluk Grubu çalışmalarına hızlı başladı. Grup yaz tatilinin hemen ardından Türkiye'ye bir ziyaret gerçekleştirecek. Bu ziyarette gerek hükümetle, muhalefetle, sivil toplum kuruluşlarıyla görüşmeler gerçekleştirilecek ve Türkiye'nin değişik yerlerine giderek çeşitli toplantılar düzenlenecek, AB ilgili bilgiler verilecek. Türkiye'nin AB sürecinde elini güçlendirecek olan Vural Öger'in öncülüğünde kurulan Türkiye Dostları Grubu girişiminde Vural Öger ve Liberal Grup Başkanı Watson dışında Sosyalistlerden Alman Jo Leinen ve Litvanyalı Sosyalist Justas, Liberallerden Macar Istvan Szent-Ivanyi ve Türk asıllı Bulgar Metin Kazak ve Emine Bozkurt da yer alıyor.