Başsavcı: Rüşvet ve yolsuzluk nedeniyle hukuk sistemine olan güven sarsıldı


Adana Başsavcısı Ali Yeldan, demokratik kurumların rüşvet ve yolsuzluk olaylarından büyük yara aldığını, demokratik kurumlara ve hukuk sistemine güvenin sarsıldığını söyledi.

Türkiye Adalet Akademisi tarafından Adana'da cumhuriyet savcıları ve ceza mahkemesi hakimlerine yönelik 'Kamu İdaresine Duyulan Güvene ve İşleyişe İlişkin Suçlar' konulu meslek içi eğitim seminerinin düzenlendi. Seminerin açılışında konuşan Başsavcı Yeldan, rüşvet ve yolsuzluk suçları nedeniyle kamu kaynaklarının büyük zarar gördüğünü anlattı. Demokratik kurumların bu olaylardan büyük yara aldığını ve işleyişinin de tahrip edildiğinin üzerini çizen Yeldan, ahlaki değerlerin de erozyona uğradığını ifade etti.

'RÜŞVET VE YOLSUZLUĞU MUTLAKA ÖNLEMEK ZORUNDAYIZ'

Bu suçlar nedeniyle toplumsal düzenin bozulduğunu dile getiren Yeldan, "Kurallar işlememekte, kural dışı işlemler yapanlar avantaj sağlamaktadır. Hatta demokratik kurumlara ve hukuk sistemine olan güven sarsılmaktadır. Bu nedenle hukuk devletini güçlendirmek, toplumsal dengeleri güçlü bir şekilde ayakta tutabilmek istiyorsak, rüşvet ve yolsuzluğu mutlaka önlemek zorundayız." dedi.

HSYK 2. DAİRE BAŞKANI YILMAZ: HAKİMLER DOSYALARI GÖRMEDEN KARAR VERMİŞ. TÜRK YARGISININ BU KADAR GERİYE DÜŞECEĞİNİ HİÇ DÜŞÜNEMEDİM

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) 2. Daire Başkanı Mehmet Yılmaz ise adalet camiasında imkanların 10 yıllar, 20 yıllar öncesiyle kıyaslanmayacak derecede geliştiğini ancak yargı açısından 92 yıllık cumhuriyetin en zor yıllarının yaşandığını söyledi. Saygınlık, güvenilirlik ve inandırıcılık açısından Türk yargısının bu kadar geriye düşeceğini hiç düşünemediğini vurgulayan Yılmaz, yargının bağımsız olması kadar tarafsız da olması gerektiğinin altını çizdi.

'BAĞIMSIZ OLMAYAN BİR YARGI TARAFSIZ OLAMAZ'

Konuşmasında 1971 yılında yargıda hakim olan ve seçilenin seçeni seçmesi nedeniyle eleştirilere sebep olan kooptasyon sistemini överek devam eden Yılmaz, bütün değişimlere rağmen yargının saygınlık sorununun çözülemediğini anlattı. Son 7 yıldır siyasal davaların çok fazla devreye girmesiyle yargının tamamen perişan olduğunu ileri süren Yılmaz, "Hiç öngörülemeyen bir grubun, sadece kendi menfaatlerini gözeten bir grubun yargıda hakim olmasıyla bu tarafsızlık tamamen yok oldu. Tarafsızlık sorunu zaten hiç tartışılmadı Türkiye'de. Hep dediler ki bağımsızlık. Halbuki düşünmediler. Kabul ediyorum, bağımsız olmayan bir yargı tarafsız olamaz. Ama tarafsız olmayan bir yargının da bağımsız olduğunu düşünün, onun yaratacağı sorunları düşünün. Nihayet biz bunu 2007-2013 döneminde yaşadık." dedi.

Göreve geldikten sonra yaptığı incelemelerde dosya okumadan karar veren hakimler gördüğünü iddia eden Yılmaz, "Bugün dairemde, özellikle 2. dairede öyle şeylere şahit oluyorum ki, bir çoğuna 22 yıllık müfettişliğimde şahit olmuştum, ama böylesine hiç şahit olmadım. Hiç düşünmedim dahi. Zaten derdimizi de o yüzden batıya anlatamıyoruz. İnanmıyorlar Türkiye'de böyle bir hakim olacağına. Onlar kafalarındaki hakim imajıyla Türkiye'yi yargılıyorlar. Bir hakimin öyle yapmayacağını düşünüyorlar ve hakimler hakkında bugün alınan kararları da çok yanlış buluyorlar. İnandıramazsınız, onların şeyinde yok. Çünkü ben yıllar önce Avrupa'ya gittiğimizde Macar hakime, birçok kişinin anısı vardır öyle, rüşvet alan hakimi sorduğumuzda 'öyle bir şey olmaz ki' dedikleriyle karşılaşırdık. Onlar dosya okumadan karar veren bir hakim düşünmüyorlar hiç. Yok öyle bir şey. Belleklerinde yok. Onlar, hiç olmayan bir suçu yaratıp, hiç olmayan bir kişiyi o suça ekleyen hakim savcıyı düşünmüyorlar, yok onlarda. Ama bizim ülkemizde olmuş, ben bile yok bilirdim, olmaz diye bilirdim. O dosyayı görünceye kadar olmaz bilirdim. Ama olmayan bir suç yaratılmış, hiç olmayacak kişi o suça eklenmiş ve 2 sene 6 ay gibi bir hapis cezası verilebilmiş benim ülkemde. Ve o ceza, teminat olması gereken yüksek yargı tarafından da onanmış." diye konuştu.

'HİÇBİR AMAÇ, ADALET VE KUL HAKKI YEMENİN GEREKÇESİ OLAMAZ'

Salonda bulunan hukukçuları 'hukuk evliyası' olarak niteleyen Yılmaz, "Sizin hukuk alimliğinize, hukukçuluğunuza söyleyecek bir sözüm yok, sözüm genele, lütfen vicdanınızı kiralamayın, hakim vicdanını kiralamaz. Lütfen ısmarlama karar vermeyin, hakim ısmarlama karar vermez. Hiçbir amaç, adalet ve kul hakkı yemenin gerekçesi olamaz." ifadelerini kullandı.

HAKİM ALIMI 3 YIL KADAR SÜRECEK

Türkiye Adalet Akademisi Başkan Yardımcısı Mikail Özdemir de, Kamu İdaresine Duyulan Güvene ve İşleyişe İlişkin suçların genellikle rüşvet, zimmet, irtikap, ihaleye fesat karıştırma ve görevi kötüye kullanma şeklinde ortaya çıktığın ifade etti. Konuşmasında yoğun bir şekilde hakim alımının devam ettiğinin altını çizen Özdemir, bu alımların 3 yıl kadar süreceği bilgisini de verdi. CİHAN
<< Önceki Haber Başsavcı: Rüşvet ve yolsuzluk nedeniyle hukuk sistemine... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER