Uluslararası
kredi derecelendirme kuruluşu
Standard & Poor's (S&P), ''
Türkiye'nin
kredi notunu kaynaklarını hızla ihracat odaklı büyümeye yönlendirebilecek esneklik sergilemesi halinde yükseltebileceğini'' bildirdi.
S&P'nin Türkiye analizi raporunda, ''Türkiye kaynaklarını hızla ihracat odaklı büyümeye yönlendirebilecek esneklik sergilemesi halinde kredi notunu yükseltebiliriz. Bu mali hesapları önemli oranda zayıflatmaksızın ya da finansal sektörü istikrarsız hale getirmeksizin dış dengesizlikleri azaltacaktır'' denildi.
Türkiye'nin kredi notunda ya da kredi notu görünümünde herhangi bir değişikliğin yapılmadığı raporda, ''Sosyal güvenlik reformlarının beklediğimizden daha kapsamlı olması, bunun güçlü mali performans ve kamu borcunun önemli miktarda azalmasıyla sonuçlanması halinde de kredi notunu yükseltebiliriz'' ifadesi kullanıldı.
Raporda, Türkiye'nin
genç ve hızlı büyüyen nüfustan faydalanan büyük ve dirençli bir ekonomi olmasına rağmen, sosyal güvenlik açıklarının
bütçe açığının önemli unsuru olmaya devam ettiğine, sosyal güvenlik sektöründe reformlara ihtiyaç olduğuna işaret edildi.
Türkiye'yi dış şoklara karşı kırılgan kılan makroekonomik dengesizliklerin 2012 yılında düzeltilmemesi durumunda kredi notunda artış olmayacağı vurgulanan raporda, ertelenmiş düzeltmenin dış fonlardan yararlanmanın azalması riskini artıracağına ve ayrıca Türkiye'nin mali hesaplarının beklentilerin ötesinde zayıflayabileceğine dikkat çekildi.
''Dış tasarruflara
bağımlılık Türkiye'yi şoklara açık hale getiriyor''
''Türkiye'nin önemli oranda dış tasarruflara bağımlı olmasının Türkiye'yi şoklara karşı açık hale getirdiği'' belirtilen raporda, yüksek iç kredi büyümesinin gelecekte kredi kayıplarına yol açabileceği, riskten kaçınmanın
yabancı yatırımcıları ve bankaları kaçırabileceği, bunun da yabancı
sermaye çıkışıyla sonuçlanabileceği ifade edildi.
Raporda, dış şokların muhtemelen Türk Lirası'nın hızla değer kaybetmesiyle sonuçlanacağı, enflasyonun artacağı ve hükümetin borçlanma maliyetlerinde olumsuz ikincil etkiler olacağı belirtildi.
Türkiye'nin gayri safi yurtiçi hasılasının (
GSYH), ağırlıklı olarak kısa vadeli dış fonlarla finanse edilen hızlı iç kredi genişlemesinin verdiği destekle son iki yılda yüzde 8'den fazla büyüdüğü belirtilen raporda, özellikle ithalat ağırlıklı özel
tüketim ve ticareti yapılamayan sektörlere yapılan yatırımlar yoluyla beslenen iç talebin GSYH'deki hızlı büyümeye önemli katkı sağladığına dikkat çekildi.
Sonuç olarak Türkiye'nin cari açığının geçen yıl GSYH'nin yaklaşık yüzde 10'una ulaştığı vurgulanan raporda, Türk lirasının geçen yılın ikinci yarısından bu yana değer kaybettiği, ithalat odaklı iç talebin hafiflemesinin ve Türkiye'nin ihracatta
rekabet edebilirliğinin düzelmesinin beklendiği kaydedildi.
Dış fonların maliyetinin geçen yılın ikinci yarıda artması nedeniyle kredi büyümesinin hızının azaldığı,
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BBDK) uyguladığı aktif makro ihtiyacı önlemlerin de kredi büyümesinin kontrolüne katkıda bulunduğu bildirilen raporda, kredi büyümesinin azalması yüzünden 2012 yılında GSYH'nin yüzde 2 oranında büyüyeceği beklentisine rağmen, Türkiye'nin net genel hükümet borcunun 2015 yılına kadar GSYH'nin yüzde 35'i civarında olmaya devam edeceğini tahmin edildiği ifade edildi.
S&P, geçen yıl eylül ayında Türkiye'nin ''BB'' olan yerel para cinsinden kredi notunu ''BBB-''ye yükseltmiş, kredi not görünümünü ise ''pozitif'' olarak belirlemişti.
AA