Kanlı uçak parçalarıyla ticaret!

Isparta'da 57 kişinin öldüğü uçağın enkazından bazı parçaların başka uçaklarda kullanılmak üzere söküldüğünü iddia edildi.

Kanlı uçak parçalarıyla ticaret!

Dural Havacılık Şirketi'nin sahibi olan ve özel bir havayolunda çalışan Kaptan Pilot Feyzi Altunbulak, Isparta'da 57 kişinin öldüğü uçağın enkazından bazı parçaların başka uçaklarda kullanılmak üzere söküldüğünü iddia etti. Atatürk Havalimanı Basın Odası'nda bir basın toplantısı düzenleyen Altunbulak, 6 gün enkazla uğraşmış bir kişi olarak Prima Havacılık teknisyenlerinin uçak enkazından parça söktüğünü iddia etti. Bu parçaların bir işe yaramıyor olsaydı, enkaz üzerinden sökülmeyeceğini belirten Altınbulak, “Bunlar bir işe yaramıyor olsaydı, bunlar eğer birilerine yurtdışı ya da başka bir yere satılmayacak olsaydı, sökülmezdi. Bunlar bir şekilde havacılıkta değerlendirilecekti ki, söküldü. Yorum getiriyorum, görmedim. 57 kişinin öldüğü dağa çakılmış uçağın parçasının sizin uçağınızda olabilme ihtimalini düşündüğünüzde ne yaparsınız? Bu olay ahlaki değil. Bunların sökülmemesi gerekiyordu. Prima Havacılık teknisyenleri çok miktarda parça söktü, tüylerim diken diken oldu. Çuvallara koydu. Çuvallara el koydum. Bunları delil olarak tutmak için el koydum. Diğer parçalar da firmanın kiraladığı depoda bulunuyor. Olay içerisinde hasbelkader ben olmasaydım ortaya çıkmayacaktı. Bu parçalar da belki satılacaktı. Ne benim vicdanıma, ne de başka birinin vicdanına terk edilmeyecek kadar önemli bir olaydır. Üç kez Erdal Döker ile konuştum, ‘toplumda infial yaratır’ dedim. ‘Bu parçaları imha edelim’ dedim. Kendisi de ‘o parçaları bana vereceksin’ dedi. ‘Çılgına döndüm'' diye konuştu. ‘KAZA MAHALLİNE 6 GÜN BOYUNCA SHGM'DEN HİÇ KİMSE GELMEDİ’ Kaza yapan uçağın parçalarının tekrar kullanabilme olasılığına karşı karşı yaptığı iddialarının yanısıra Altunbulak, kaza sonrası Isparta Türbe Tepe'de, tam 6 gün boyunca bir çadırda yatarak olay yerinde olduğunu ve bu esnada Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü görevlilerinin enkazın başında durup, kontrol etmeleri gerekirken hiç kimsenin olmayışını anlayamadığını bildirdi. Altunbulak şöyle konuştu: “Altı gün orada kaldım, ağır kış şartlarında çadırda yattım, kaza mahalline 6 gün boyunca SHGM'den hiç kimse gelmedi. Hiçbir yetkili ile muhatap olmadım. Güvenliğin sağlanması için Isparta Valiliği ve jandarmaya da bildirdik, gene kimse gelmedi. Enkaz üzerinde herhangi bir şalter, pozisyon değişikliği yapılabileceği ve kazanın incelenmesi için gerekli delillerin yok edebileceği için World Focus şirketi işin içinde olmamalıydı. Sigorta şirketi bu işin maddi yönünü karşılamalıydı. SHGM kaza kırım heyetinden bir yetkili bizim yanımızda olmalıydı, nezaret etmeliydi. İhale edilmiş işe uygun olan en iyi tarzda enkazı dağdan aşağı indirtmeliydi. Yapılması gereken buydu. SHGM'den hiç kimse yoktu. Hatta 20 bin saat uçuşu olan bir kaptan olarak, MD uçaklarında da uçmuş bir kaptan olarak ellerinde herşey varmış, kazayı çözmüşler gibi bana da tek kelime sormuş değiller. Tecrübeli bir kaptan ve 6 gün bu enkazla uğraşmış kişi olarak bana birşey soran olmadı, çok ilginç. Benim aklıma şu geliyor; acaba kaza kırım incelemenin sonucu ellerinde hazır mı? Sonuca kendilerine göre vardılar da ihtiyaç mı duymuyorlar. Dünyanın hiçbir yerinde kaza geçirmiş olan şirkete al enkazı kaldır denmez. Soruşturulan şirket enkazı kaldırmakla görevlendiriliyor.'' ‘ENKAZDAN PARÇA SÖKÜLDÜĞÜNÜ ORTAYA ÇIKARAN BENİM’ Feyzi Altunbulak, World Focus şirketinin enkaz kaldırma işini Prima Havacılık Hizmetleri Şirketi'ne ihale ettiğini, Prima Şirketi'nin Dural Havacılık Şirketi'nin yanısıra iki kişiyi de görevlendirdiğini belirterek, “Prima'nın teknisyeni, biz enkazı indirirken uçaktan parça söküyordu. Enkazdan çok miktarda parça söktü. Beynim bulandı. Bu parçaları çuvallara koydum. Bazı parçaları İstanbul'a getirdim. Enkazın büyük bölümü Isparta Organize Sanayi Bölgesi'ndeki kiralanan depoya konuldu. Deponun anahtarı SHGM kaza kırım ekibinde olmalıdır. Ama deponun anahtarı kimde, onu bilmiyorum'' dedi. Altunbulak, bu kazada normal olmayan bazı durumlar olduğunu belirterek, “Kaza kırım heyetinin 6 gün boyunca orada olmaması, enkazın indirilmesi sigorta şirketi sorumluluğunda, kaza kırım heyeti tarafından yapılması gerekiyordu, onlar yoktu. Güvenlik altına alınmamıştı. Enkazdan parça söküldüğünü ortaya çıkaran benim, bunu SHGM'ne söylediğim zaman tehdit edildim, hakarete uğradım, susturulmaya çalışıldım'' şeklinde konuştu. Olayın kimsenin vicdanına bırakılmayacak kadar önemli bir olay olduğunu vurgulayan Altunbulak, “Olay örtbas edilmeye çalışıldı. Olay içinde belki ben olmasaydım, olay ortaya çıkmayacaktı ve uçaktan sökülen bu parçalar belki satılacaktı. Kimsenin vicdanına bırakamazsınız, sizi sisteminiz korur. SHGM'nin var oluş sebebi, yasalarla verilen görev uçuşların emniyetle yapılmasını sağlamaktır. Kaza, kırımların gerçek nedeninin ortaya çıkarılmasıdır. SHGM bu görevi yapamıyor'' diye konuştu. Enkazdan sökülen parçaların satılıp satılamayacağına ilişkin bir soru üzerine Altunbulak, “Bunlar bir işe yaramıyor olsaydı, birilerine satılmayacak olsaydı, sökülmezdi. Havacılıkta değerlendirilecekti ki söküldü. Bunlar dünyanın en kaliteli parçaları bile olsa kullanır mısınız? Hayır. Siz benim yerimde kaptan olsaydınız, 57 kişinin öldüğü dağa çakılmış bir uçağın parçasının olduğunu söyleseniz, kabul eder misiniz?'' yanıtını verdi. ‘ 'BUNU SHGM'NE SÖYLEDİĞİM ZAMAN TEHDİT EDİLDİM’ Kaza sonrası yapılan yanlışlara isyan eden ve kendisinin de bugüne dek 20 bin saatlik uçuş tecrübesiyle birçok uçak kazasında, Türk mahkemelerince bilirkişi olarak atandığını hatırlatan Altunbulak, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nde kaza kırımla ilgili uzmanın bulunmadığını, uzman eksikliğinin misafir denetimci alınarak çözüldüğünü ve havacılık sektörümüzde yer alan uçakların yetersizlikten denetlenemediğini de sözlerine ekledi. Kaptan Pilot Altunel, Türkiye'de her kaza kırım sonrasında detaylı bir inceleme yapılmadığına dikkat çekerek, her kaza sonrası ‘pilotaj hatası’ denilerek, işin içinden çıkıldığını söyledi. World Focus şirketinden kiralanan Atlas Hava Yolları uçağının kazasıyla ilgili olarak kendisinin tecrübelerinden yararlanılmadığını, fakat Türk yargısının bilgi istemesi durumunda kazayla ilgili kendi raporunu da sunabileceğini kaydeden Altunbulak, “Öncelikle bir insanım, sonra da bir pilot. Ben bir pilot olarak uçuş güvenliğinden sorumluyum. Orada ölenler de bizim arkadaşlarımız. Gerekirse, uluslararası sivil havacılık kuruluşlarına kadar gidip bu yanlışları anlatırım'' dedi. Altunbulak, yanlışların yaşanmaması için Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nün yapısının değiştirilmesi gerektiğini ifade etti. Kaptan Pilot Feyzi Altınbulak, uçak enkazından parça söküldüğünü ortaya çıkaran kişi olarak tehdit edildiğini de söyledi. Altınbulak, “Kazanın enkazın indirilmesi sigorta şirketinin sorumluluğunda Kaza Kırım İnceleme heyeti tarafından indirilmesi gerekiyordu. Kaza Kırım heyeti orada değildi. Güvenlik altına alınmamıştı. Böyle bir olayı enkazdan bir parça söküldüğünü ortaya çıkaran benim, bunu Sivil Havacılığa söylediğim zaman geçtiğimiz cuma günü tehdit edildim, hakarete maruz kaldım. Susturulmaya çalışıldım. Olay örtbas edilmeye çalışıldı'' dedi. Bu arada suçlanan Prima Havacılık Hizmetleri'nden bir yazılı açıklama yapıldı. Uçağın enkaz kaldırma çalışmalarını yapan Prima Havacılık Hizmetleri'nin sahibi Erdal Döker, Altınbulak'ın iddialarının gerçek olmadığını, yayın ve konu kaynağı kişi hakkında yasal işlemi başlattıklarını açıkladı. DHA
<< Önceki Haber Kanlı uçak parçalarıyla ticaret! Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER