Mayın zayiatına karşı en etkili yöntem

Türkiye, terörle mücadelede en büyük kaybı, terör örgütünün araziye döşediği patlayıcılara karşı veriyor.

Mayın zayiatına karşı <b>en etkili yöntem</b>

Ulusal Stratejik Araştırmalar Kurumu (USAK) Başkanı Sedat Laçiner, uzaktan patlatılan patlayıcılara karşı alınabilecek en etkili önlemlerden birinin asker sayısının azaltılması olduğunu söyledi. Patlayıcıların konvoylar ve diğer sayının fazla olduğu hareketlerde etkili olduğuna dikkat çeken Laçiner, terör sahasında düzenli birlikleri fazla oynatmanın onları daha fazla hedef haline getireceğini belirtti. USAK'ın resmi internet sitesinde "Güneydoğu'da Patlayan Mayın ve Patlayıcılar" başlığıyla bir yazı kaleme alan Laçiner, yeni stratejiye göre bir strateji geliştirilmesi ve bununla bağlantılı yeni taktikler geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. PKK'nın artık uzaktan saldırıları, gafil anda saldırıyı yöntem olarak benimsediğini dile getiren Laçiner, "Bu nedenle çatışma sahasında eğitimsiz, dalgın, kuralları harfi harfine uygulamayan asker demek felaket demektir. Sahada profesyonellerin olması, daha da önemlisi terör konusunda uzmanlaşmış ve tecrübe sahibi olanların olması gerekiyor. Bundan daha da önemlisi asker ile teröristi ne kadar az temas ettirirseniz kaybınız o kadar azalır. Bu da teknolojik destek ile olanaklıdır. Taşımaların olabildiğince tamamının zırhlı taşıyıcılar ile gerçekleşmesi, sadece patlayıcılar ile uğraşacak ekiplerin oluşturulması, cep telefon sinyallerinin takibi için yasal ve teknik altyapının geliştirilmesi, havadan insansız takip, hava gücünün arttırılması ve yukarıda saydığımız diğer önlemler öncelikli olarak ihtiyacımız olan düzenlemelerdir." dedi. Irak'taki direnişçi ve teröristlerden etkilenen ve eski yöntemler ile sonuç alamayacaklarını anlayan teröristlerin mayın ve patlayıcılara daha fazla yöneldiğine dikkat çeken Laçiner, 15 teröristi aynı yerde bulmanın zorlaştığını 100-150 terörist ile sıcak temas sağlayıp göğüs göğse çarpışmanın olmadığını kaydetti. "Birkaç terörist bir dağı terörize etmeye yetiyor. Vur-kaç ve patlayıcılar ile zarar verip kaçıyorlar." diyen Laçiner, teröristlerin mayın ve patlayıcılar için malzeme zorluğu çekmediğini belirterek sınırların kevgir misali olduğunu ve geçen C4'ün haddi hesabının bulunmadığını savundu. FREKANS BLOKE ETMEK İÇİN JAMMER'LER KULLANILMALI Frekans bloke etmesinde jammer'ların kullanılması gerektiğini vurgulayan Laçiner, Türkiye'nin jammerlar konusunda çok geç kaldığını belirtti. Mayın veya uzaktan patlatılanlara karşı koruyucu araçların da kullanılabildiğini dile getiren Laçiner, "Üstelik bu konuda dünya Türkiye için yararlı olabilecek ciddi bir deneyime de sahip. Güney Afrika ordusu ve polis gücü özellikle Angola'daki çatışmalar için zırhlı personel taşıyıcılar geliştirdi. Buffal, Cassir, Rattel tarzı bu taşıyıcılar patlayıcılar ve diğer saldırılardan korunmak için son derece faydalı oldu. Onyıllardır terörle yaşayan bir ülke için bu araçların eksikliği doğrusu anlaşılması güç bir durumdur. Bu vesileyle belirmek gerekir ki çelik yelek, gece görüş dürbünü gibi yeni terör stratejisinde olmazsa olmaz olan araç-gereçlerde de daha yeni yeni, daha doğrusu son 1 yılda ciddi bir artış olması düşündürücüdür." şeklinde konuştu. Patlayıcıların tespitinde köpeklerin de etkili olabildiğini hatırlatan Laçiner, patlayıcı düzenek, kabloların güneş altında veya geçen zamanla belli bir koku yaydığını ve bu durumun eğitilmiş köpeklerce bulunmasını kolaylaştırdığını söyledi. Ayrıca yeri belli patlayıcılarda robot kullanımı, el dedektörlerinden daha etkili olacağına işaret eden Laçiner, sözlerini şöyle sürdürdü: "Mücadele sahasında insansız küçük uçakların kullanımı da Türk ordusunun çok alışık olmadığı bir yöntemdir. Oysa operasyon yapılacak saha önceden veya operasyon esnasında sürekli olarak havadan kayıta alınabilir. Bu uçaklar psikolojik bir baskı oluşturabileceği gibi, çekimleri sonucunda arazideki, yoldaki vs. olağanüstülükler de tespit edilebilir. Yollardaki bozulmalar bilgisayar programları desteği ile kayıtlarda ortaya çıkabilir. Her operasyon veya konvoy öncesi yollarda yapılacak bu tarz çalışmalar kayıpları azaltabilir. Bu tür bir işi belli bir noktaya kadar maket uçakların biraz gelişmişleri dahi yapabilir." AYRI BİRİM OLUŞTURULMALI Anti-patlayıcı eğitimi için makro çözümler uygulandığını ifade eden Laçiner, bu konuda daha kapsamlı çözümler geliştirilmesi, ayrı bir birim oluşturulması gerektiğini kaydetti. Uzun süre daha çok deniz mayınları üzerinde duran ordunun kara mayınları ve diğer patlayıcılar konusunda kalıcı kurum ve yapılanmaya ihtiyacı olduğuna dikkat çeken Laçiner, "Okul dışında istisnasız tüm zorunlu askerliğini yapan Mehmetçik birkaç saat de olsa merkezi kurslardan geçirilebilir. Ne yazık ki şu anda yeterli broşürler, kitapçıklar dahi mevcut değildir. Bunların süratle basılması ve her askerin ulaşabileceği yerlerde olması gerekmektedir. Bazen basit bir bilgi dahi hayat kurtarabilir. Patlayıcı yerleştiren kişilerin hangi düşünceler ile hareket ettiği hissedilebilirse o zaman patlayıcının yeri daha kolay bulunabilir. Bu ise askerin içine 6. bir his yerleştirmektir ki, bu düzenli birliklerde oldukça zordur. Ancak terörist gibi yaşayan güvenlik güçleri bu hissi geliştirebilir. Bu nedenle askeri birlikler özel birimler ile takviye edilmelidir. Dağda terörist gibi yaşayacak az sayıda ama etkili kişiler gerekmektedir." şeklinde konuştu. Laçiner, "Uzaktan patlatılan patlayıcılara karşı alınabilecek en etkili önlemlerden biri de asker sayısının azaltılmasıdır. Bu tür patlayıcılar konvoylar ve diğer sayının fazla olduğu hareketlerde etkilidir. Çok sayıda asker içinde kaybınız en az birkaç kişi olmaktadır. Terör sahasında düzenli birlikleri fazla oynatmak onları daha fazla hedef haline getirir. Aslına bakılırsa teröristler sadece uzaktan kumandalı patlayıcılar ile değil, uzun menzilli silahlarla da kayıplarımızı arttırabilirler." dedi. Terörün yeni stratejisi karşısında sahadaki askerlerin sayısında ciddi bir azalmaya gitmek, aynı işi daha az asker ile yapabilmenin bir yolunun bulunması gerektiğini kaydeden Sedat Laçiner, "Ayrıca askerin daha hızlı ve esnek hale gelmesi de gerekmektedir. Bu ise hava-merkezli operasyonlara ağırlık vermeyi gerektirmektedir. Dar timler ile hava indirmeleri, gece baskınları vs. üzerinde durmak zaruri hale gelmektedir. İnsansız hava araçları-silahları, terörist-asker doğrudan temasını azaltacak diğer araç gereç üzerinde yoğunlaşılmalıdır." diye konuştu. (CİHAN)
<< Önceki Haber Mayın zayiatına karşı en etkili yöntem Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER