Ş.Tayyar, Can Ataklı'yı rezil etti - İZLE

Kanal D'de yayınlanan 32. Gün, bu hafta Ergenekon soruşturması gündemiyle ekrana geldi.

Ş.Tayyar, Can Ataklı'yı rezil etti - İZLE

Mehmet Ali Birand'ın sunduğu programa Rıdvan Akar, Can Ataklı, Şamil Tayyar, Cumhuriyet gazetesi yazarı Mehmet Faraç, Yeni Şafak gazetesi yazarı Fikri Akyüz konuk olarak katıldı. Ergenenekon soruşturmasında yaşananlara "baştan sona fasa fiso" anlayışıyla yaklaşan Can Ataklı ile köşe yazılarıyla gündemi sarsan haberler hazırlayan Şamil Tayyar, bir ara çok sert bir tartışmaya girdi. "Uğur Mumcu'ya gazeteci değil" diyen Ataklı, büyük tepki çekti. İşte o anlar... Tayyar, Ataklı'nın hedef gösteren yazısına kızdı: Provokatör Can İki yazar kılıçları çekti. Biri hedef gösterdi diğeri eski defterleri karıştırdı. İşte Can Ataklı ve Şamil Tayyar'ın düellosu. Vatan yazarı Can Ataklı ve Star yazarı Şamil Tayyar fena kapıştı. Tayyar'ın kendisini hedef gösteren Ataklı'ya verdiği cevap yenilir yutulur gibi değil. Ergenekonla ilgili bomba iddialarıyla kamuoyunu sarsan Star yazarı dün Ataklı'nın hedefindeydi. "Her şeyi biliyorum" böbürlenmesinin tehlikesi başlıklı yazıda bakın Tayyar için neler diyordu: -"Şimdi diyelim ki tanıkları susturmak isteyen güçler var. Bunlar Şamil Tayyar'ı kaçırdılar ve zor kullanarak bu isimleri öğrendiler. Sonra da gidip bu tanıkları ortadan kaldırmaya kalktılar. Ne olacak o zaman?" İşte bu sözler Tayyar'ı çıldırtmaya yetti. Ağır sözlerle eleştirdi meslektaşını. Bu cümlenin tefsirini işte böyle yapıyor: -"Meslek ahlakından uzak ve insanlık haysiyetiyle bağdaşmayan, kışkırtıcı, provoke edici, terör örgütüne hedef gösterici bir nitelikte kaleme alınmış." Provokatör Can sözleriyle yüklendiği Ataklı hakkında suç duyurusunda bulunacak. Öfkesi bununla sınırlı değildi elbet. Şamil Tayyar eski defterleri karıştırdı ve bakın Ataklı ile ilgili neler ortaya çıkardı? Kafasına göre çaktı -Can Ataklı, bir dönem Sabah'ta birlikte çalışmaktan utanç duyduğum bir zat. 28 Şubat sürecinde bir ara 'demokrat' olduğunu sanıyorduk ama o günkü açıklamaları hep illüzyonmuş. 1999 yılı Ekim ayında Öküz Dergisi'ne, 24 Şubat 2006 tarihinde ise Zaman'a yaptığı açıklamalarda şöyle diyordu: 'Komutanlarla her gün konuşulup söyledikleri manşet yapılırdı. Bir gün, 'Paşam bugün ne yazalım?' diye sordular. Paşa da 'Kafanıza göre bir şey çakın' dedi. Sonra komutan söylemiş gibi haber yazdılar. Bazı komutanlar 'Bu dediklerimi yayınlarsanız en az 3 milletvekili daha istifa eder' dediler.' Ataklı'ya göre, bir general Şemdin Sakık'ın ifadesine kendi yazdığı metni ekleyerek Cengiz Çandar ve Mehmet Ali Birand'ı suçladı. Uzan için askere gitti Can Ataklı, Sabah'ta askerlerin baskısıyla işsiz kaldıktan bir süre sonra Cem Uzan'la tanıştı. Bu grupta üst düzey yöneticilik yaptı. Keyfi yerindeydi, maaşı dolgundu. Ama patronunun askerlik sorunu vardı ve çözmezse işler sıkıntıya girebilirdi. Gelin gerisini, emekli Oramiral Özden Örnek'e ait olduğu iddia edilen günlüklerden okuyalım. 'Tarih 21 Temmuz 2004. Can Ataklı geldi. Gelmeden önce ne isteyebileceğini düşündüm. Bir çok konu arasında patronun askerlik konusu olabileceği aklıma geldi. Kendisi ile daha önce hiç karşılaşmadım ama Star televizyonunda, bilhassa televizyon kanalına el konuluncaya kadar, cesaretli çıkışları ile tanıyordum. Ama ben bu çıkışları daha ziyade patronu Uzan'lar ile ilgili olarak değerlendiriyordum.' Demek ki, onlara bile inandırıcı gelmemiş. Televizyondaki çıkışlarını, patron aşkına bağlamışlar. Devam edelim. 'Bu hükümet Uzan ailesinin canına ot tıkadı ve onların haysiyetlerini beş paralık etti. Daha da üstüne gidiyorlar. Son olarak da Aydın Doğan grubunun ortaya çıkardığı askerlik meselesi var. Cem Uzan daha önce bütün kuvvet komutanlarından randevu istemişti ama hiçbirimiz kabul etmemiştik.' Yani, aralarındaki güven sorunu o tarihte hala devam ediyor. Ama teste tabi tutmakta yarar görmüşler. Kaldığımızdan yerden okuyalım. 'Nitekim bana kendi durumunu uzun uzun anlattıktan sonra sadede gelerek askerlik sorununu açtı. Kendilerinin haklı olduklarını ama yargının korku ile bir karar veremediğini ve aralık ayında Uzan'ın askere alınacağını söyledi. Ayrıca mahkeme başlasa ellerinde kendilerini temize çıkaracak belgeler olduğunu ilave etti.' Peki paşa nasıl bir cevap verdi? 'Bu davaların kuvvet komutanlıklarıyla ilgisi yoktur. Muhatap Milli Savunma Bakanlığı'dır. Konuyu bize sormazlar bile.' Özetle, patronunun derdine çare bulamadı. Sonra işini de kaybetti. Uzun süre işsiz kaldı. Zafer Mutlu, eski çalışma arkadaşına 'af' çıkarınca kendini Vatan'da buldu. Şimdi orayı vatan edinmiş, geçmişten ders çıkarmış, bir daha işsiz kalmama uğruna 'kafasına göre çakma' metoduyla duygusal bağını güçlendiriyor. Ama unutma provokatör, o duygusal bağ, bir gün ayakbağı olacaktır.
<< Önceki Haber Ş.Tayyar, Can Ataklı'yı rezil etti - İZLE Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER