Tam da böyle bir zamanda!

Taraf gazetesinde 20.06.2008 tarihinde yer alan "Genelkurmay'ın Türkiye'yi biçimlendirme planı" başlıklı haberde Genelkurmayın, Türk ordusunun “kamuoyunu kendi çizgisine getirmek” amaçlı eylemlerini sıralıyor.

Tam da böyle bir zamanda!

Genelkurmay'ın planında sinema dünyası da unutulmadığı, film, belgesel ve dizi gibi görsel araçların kullanılması istenen planda şunlar yazıyordu: “Kamuoyunu yönlendirmek, TSK lehindeki duygu ve düşünceleri pekiştirmek, Atatürkçü düşünce sistemini yaygınlaştırmak amacıyla tanınmış yönetmen/ oyunculara sinema, TV, çizgi veya belgesel filmlerin çektirilmesi. Faaliyet durumuna göre açık ya da örtülü olarak yapılacaktır. Yaptırılacak eser, tanınmış yazar, besteci veya şarkıcıya sipariş edilecektir. Faaliyetin maliyetinin karşılanmasına ihtiyaç vardır.” İşte bu yazılanların sinema versiyonu şuanda vizyona girdi. Aylar öncesinde Taraf'ın iddilarının kırıntılar halinde emareleri görülmekle birlikte çok üzernde durulmadı. Nefes filmi ise anlatılanların artık daha aleni olarak uygulamaya sokulduğu anlaşılmaktadır. Nefes filmine destek için Orgeneral Başbuğ ve kuvvet komutanların çıkarma yapması dikkatlerden kaçmıdı. Başbuğ, ''Belki de terörle mücadele kapsamında bugüne kadar çekilmiş en güzel filmlerden bir tanesi. Sinema teknik olarak güzel. Oyuncular gerçekten güzel oynamışlar'' dedi. Filmde olayların bir karakolda geçtiğini anlatan Orgeneral Başbuğ, terörle mücadelenin sadece bir karakolla sınırlı olmadığını, operasyonel boyutu da bulunduğunu hatırlatarak, ''İleride aynı grubun operasyonel, kapsamlı bir film çevirebilmesini arzu ederim'' diye konuştu. İlker Başbuğ hiç bir filme böyle bir gösteriyle gitmemişti ve medya önünde böyle bir propaganda yapmamıştı. Nefes filmi amaçları arasında Türkiye'de profosyonel orduya geçişi engellemeye yönelik psikolojik harp oluşturmak, aynı zamanda bazı rütbeli askerlerin toplum nezdinde dumura uğrayan imajını parlatma gayreti suçlamalarından kendini kurtaramıyor. Nefes filmi ile ilgili yorum yazan ulusal'cı görüşleri bilinen yazarların peş peşe ‘gözyaşları' yorumları olayın pazarlama mecburiyeti boyutunda olduğunu göstermektidir. Filmin duygusal boyutunun daha çok ön plana çıkarılması ve filmin zamanlaması dikkatlerden kaçmıyor. Oysa son yıllarda tartışma konusu, filmde anlatılan vurgulara ek olarak , kışkırtılmış yerli halk, gidenlerin bir daha gelmediği yargısız infazlar sonrası öfke patlamaları, bölge insanını devlete karşı tavıra zorlama, kara kışta çokca tenkit edilen kara harekatınin zaaflarına hiç değinilmemiş. Yine bölgede ki terörün temel kaynaklarına değinilmemesi, filmin imaj çalışmasından başka bir amacı olmadığını göstermektedir. AKTİFHABER
<< Önceki Haber Tam da böyle bir zamanda! Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER