'Telekulak krizi'nde tuhaf rastlantılar (!)

Anayasa Mahkemesi Başkanvekilinin 'izleniyorum' iddiası, gittiği yerde 'tesadüfen' bulunan bir ismin çarpıcı ziyaretlerini de gündeme getirdi.

'Telekulak krizi'nde tuhaf rastlantılar (!)

Gazeteci Emin Çölaşan, Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt'ün 'beni izliyor' diye ihbar ettiği aracın bulunduğu Kavaklıdere Tenis Kulübü'nde aynı anda ünlü isimlerin bulunduğunu açıkladı. Kanal-1'de Fatih Altaylı'nın programına katılan Çölaşan, kulüpte yaşananları şöyle anlattı: “(Hürriyet internet editörü) Fatih Çekirge beni yemeğe davet etmişti. Saygı Öztürk de vardı. Tam kulübün kapısından içeriye girdiğim anda bir olayın ortasına düştüğümü hissettim. Osman Paksüt'ün eşi Ferda Hanım bize şunları söyledi; Polis bizi hem dinliyor hem de takip ediyor. Bir tanesini yakaladık. Arabada dinleme cihazı var. Uzun süredir devam eden bir olay. Plakalarını aldık. Trafik polisine araçtakilerin beni taciz ettiğini söyleyerek gerekeni yapmasını ve polis çağırmasını istedim. Polis aracın emniyete ait olduğunu ve içindekilerin kimseye tacizde bulunmayacağını söyledi. Ankara Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz'ı çağırdık." Biraz sonra Yılmaz'ın kulübe geldiğini anlatan Çölaşan, şöyle devam etti: “Ercüment Bey doğrudan Paksütlerin masasına gitti. Bulundukları masadan kalkarak dip bir masaya çekildiler. 15:30'a kadar orada kaldık. O saate kadar o masadan kimse çıkmadı dışarıya. Daha sonra Ercüment Bey çıktı. Birkaç kez Ferda Hanım elinde telefonla bizim yanımızdan sinirli şekilde geçti. Elinde notlar da vardı.” Çölaşan, Ferda Paksüt ile bir gün sonra bir araya geldiklerini ve kendisine 'yazılmamak üzere' birşeyler söylediğini, ancak 'çok çarpıcı, olağanüstü şeyler olmadığını' söyledi. BAYKAL'DA BİR GARİP 'PAKSÜT' TELAŞI Ankara'daki buluşmaya tanık olan Emin Çölaşan, olay sırasında AK Parti eski Milletvekili Turhan Çömez ile Osman Paksüt'ün 'aynı masada konuştuklarını' da ifade etti. Ancak Çömez, orada bulunmasını 'tamamen tesadüf' diye açıkladı. Çömez'in olaydan sonra CHP Genel Merkezi'ne giderek Baykal'la görüşmesi ise soru işaretlerine neden oldu. Bu ilginç temas trafiği akılları karıştırırken CHP lideri Deniz Baykal, dün, Paksüt'ün polis tarafından izlendiği ve dinlendiği yolundaki iddialara ilişkin şu açıklamayı yaptı: "Demek ki o araç dinleme yapan bir araçtır. Dinleme yapma kabiliyetine sahip bir araçtır. Sen bir başkasını dinliyorsan, Anayasa Mahkemesi Başkan Yardımcısının evinden çıkışından itibaren niçin arkasındasın? O zaman kimi dinliyorsun? Başkasını dinlemek için Anayasa Mahkemesi Başkan Yardımcısının arkasından mı gitmen gerekiyor? Devletin en tarafsız olması gereken kurumlarının açıklamaları bu kadar temelsiz. Anayasa Mahkemesinin Başkan Yardımcısına mahkeme kararı olmadan ne hakla dinliyorsunuz? Türkiye'de çok önemli bir karar alınmak üzereyken Anayasa Mahkemesi Başkan Yardımcısının hukuksuz dinlendiği görülüyor. Ne kadar acı bir tablo. İşte çürüme budur." YENİ ŞAFAK
<< Önceki Haber 'Telekulak krizi'nde tuhaf rastlantılar (!) Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER