Müdahillik taleplerine kabul

Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'nın yargılandığı 12 Eylül davasının dünkü duruşmasın-da müdahillik talebinde bulunan emekli Albay Rahmi Yıldırım, "Darbede kullanılanTürk Silahlı Kuvvetleri de cuntanın kirli emellerinin kurbanı oldu." diye konuştu.

Müdahillik taleplerine kabul

12 Eylül darbesinin mimarları Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'nın yargılandığı davanın 3. duruşması dün yapıldı. Evren ve Şahinkaya'nın gelmediği duruşmaya, emekli Albay Rahmi Yıldırım'ın "Bana, Şahinkaya'nın eşinin ortağı olduğu fabrikayı koruma emri verildi." sözleri damgasını vurdu. Yıldırım, askerî darbenin, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne de büyük zarar verdiğini söyledi. Ankara 12. Ağır Ceza Mahke-mesi'nde görülen davanın dünkü duruşmasında müdahil olma talebinde bulunanların beyanlarının dinlenmesine devam edildi. Bu sırada söz alan emekli Albay Rahmi Yıldırım, darbenin olduğu gün teğmen olarak görev yaptığını ve uyduruk bir sebeple Çanakkale'de kışlasında gözaltına alındığını kaydetti. Darbe sonrası son imzasını Kenan Evren'in attığı üçlü kararnameyle mevcut görevine son verildiğini belirterek, 'Bayrak Darbe Planı'nı uygulamak ve Tahsin Şahinkaya'nın eşine ait olan Çanakkale'nin Çan ilçesindeki fabrikayı korumakla görevlendirildiğini anlattı. 48 kişilik birlikle fabrikaya konuşlandıklarını kaydeden Yıldırım, hem fabrikayı koruduklarını hem de Çan ilçesine giriş çıkışları denetlediklerini dile getirdi. Fabrikada bir eylem, ayaklanma olur düşüncesiyle bir ay sonra gözaltına alındığını ve 2 buçuk yıl tutuklu kaldığını sözlerine ekledi. Yıldırım, darbenin sadece sivil halka acılar yaşatmadığını ifade ederek, "Darbede kullanılan TSK da cuntanın kirli emellerinin kurbanı oldu. 397 subay ordudan atıldı. Bize ne tür işkencelerin yapıldığını anlatmak istemiyorum." şeklinde konuştu. 'SAVCININ KÖPEĞİ İNSANDAN DEĞERLİYDİ' Piyade Teğmen Ömer Yazgan'ın yakınlarının avukatı Şener Akyüz, müvekkilinin düzmece bir yargılamayla asıldığını belirterek, müdahillik talebinin kabulünü istedi. Avukat Mehmet Horuş, Ertuğrul Kürkçü'nün de aralarında bulunduğu müvekkilleri adına katılma talebinde bulundu. Avukat Horuş, Necati Vardar ve Mustafa Özenç'in idam sehpasına giderken 'Halkımız sizden hesap soracak.' dediklerini kaydederek, "Bunu vasiyet sayarak katılma talebimizi sunuyoruz." sözleriyle talebin gerekçesini savundu. Müdahil Elif Torun Öneren ise, "Dönemin Diyarbakır Cezaevi Savcısı Esat Oktay Yıldıran'ın köpeği bile Diyarbakır Cezaevi'ndeki insanlardan değerliydi." diyerek o dönemi anlattı. Duruşmanın sonraki kısmında ise çeşitli kurumlara yazılan yazıların cevapları okundu. Mahkeme Başkanı Süleyman İnce, MİT ve Milli Savunma Bakanlığı'nın 1 Mayıs, Kahramanmaraş, Çorum ve Sivas olaylarına ilişkin rapor ve dosyaları mahkemeye gönderdiğini açıkladı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na sorulan işkence iddialarıyla ilgili yürütülen soruşturmalar ile, Evren ve Şahinkaya hakkında ayrıca işkence ve kötü muameleye ilişkin soruşturmalara cevaben, 59 il ve ilçe savcılıklarına gönderilen görevsizlik kararları dosyaya konuldu. Başbakanlık MİT Müsteşarlığı, işkencelere ilişkin belgeler ve görüntü kayıtlarının bulunmadığını bildirdi. MEB ise arşiv sistemi gereği arzulanan cevabı veremediklerini bildirdi. Adalet Bakanlığı, cezaevlerinde işkence olup olmadığına ilişkin kurum arşivinde bir bilginin bulunmadığını ifade etti. Jandarma Genel Komutanlığı'nda işkenceyle ilgili bilgi ve belge bulunmadı. Genelkurmay Başkanlığı da mahkemeye 'Bayrak Harekât Planı'yla ilgili cevap vermedi. YÖK de yargı kararı olmadan çıkarılan akademisyenin olup olmadığına ilişkin soruya cevap göndermedi. Evren ve Şahinkaya'nın tutuklanma talebine ret 12 Eylül davasına bakan Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi, sanıklar Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya hakkındaki yurtdışına çıkış yasağını yeterli bularak, tutuklama taleplerinin reddine karar verdi. İşkence ve kötü muamele iddialarıyla ilgili olarak ise sanıklar hakkında suç duyurusunda bulunulmasını kararlaştırdı. Mahkeme, TBMM, Başbakanlık, CHP ve MHP'nin müdahillik başvurularını kabul etti. Duruşma, 11 Mayıs 2012 tarihine ertelendi. 'Oğluma yapılan işkencelerden dolayı 7 yıl uyuyamadım' 12 Eylül askerî darbesine ilişkin davada müdahillik konusunda konuşan Gülşah Tunçtan, darbeden sonra oğlu Enver Tunçtan'ın gözaltına alınıp götürüldüğü Gayrettepe'deki Asayiş Şube'de 35 gün boyunca işkence ve kötü muameleye maruz kaldığını söyledi. "Kapıma gelen giden araçlar ve oğluma yapılan işkencelerden dolayı 7 sene bir yatakta uyuyamadım, bulunduğum yerde sızıp kaldım." diyen Tunçtan, oğlunun kurşuna dizildiğini söyledi. Aile boyu cezalandırıldıklarını ifade eden Tunçtan, tüm işkencecilerin ve katillerin yargılanmasını talep etti. Bayram Kartal, Atom lakaplı bir şahıs ve Sedat isimli kişinin çocuğuna işkence yapanlar arasında yer aldığını belirten Tunçtan, adaletin yerine getirilmesini istediklerini vurguladı.
<< Önceki Haber Müdahillik taleplerine kabul Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER