İnorganik arsenik, tümör oluşumuna neden oluyor


Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Dekanı ve Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nesimi Aktaş, vücuda inorganik arsenik alındığında deri, mesane, böbrek, akciğer ve karaciğer gibi vücudun farklı organlarında tümör oluşumuna sebebiyet verdiğini belirtti. Aktaş, dünyada 100 milyondan fazla insanın arseniğe maruz kalma açısından risk altında olduğunu da vurguladı.

Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Mühendislik-Mimarlık Fakültesi tarafından düzenlenen 'Mühendislik Günleri' isimli panelin onuncusu gerçekleştirildi.
Üniversite Kongre ve Kültür Merkezi Lila Salonu'nda düzenlenen panele, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. İlyas Gökhan ve Prof. Dr. Abdullah Şengül, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.

Panelde konuşan Mühendislik Mimarlık Fakültesi Dekanı ve Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nesimi Aktaş, arseniğe maruz kalmanın tabii veya antropojenik kaynakların bir sonucu olduğunu belirterek, sindirim, soluma ve deri ile absorpsiyonun vücuda giren arseniğin en önemli kaynakları olduğunu vurguladı.
Prof. Dr. Aktaş konuşmasına, Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) içme suyunda bulunabilir en yüksek arsenik miktarının 2003 yılı itibarı ile 10 µg/L olarak verdiğini, bu rakam dikkate alındığında dünyada 100 milyondan fazla insanın arseniğe maruz kalma açısından risk altında olduğunu vurguladı. Aktaş, inorganik arsenik alındığında deri, mesane, böbrek, akciğer ve karaciğer gibi vücudun farklı organlarında tümör oluşumuna sebebiyet verdiğine dikkat çekti.

GERİ DÖNÜŞÜM YILDA 1 MİLYAR LİRA KAZANDIRIYOR

Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serkan Şahinkaya ise, teknolojik gelişmelerin büyük bir hızla devam ettiği günümüzde, çevre-teknoloji uyumunu sağlamak, yaşanılabilir bir dünya için önem arz ettiğini vurguladı. Doç. Dr. Serkan Şahinkaya, sunumunda geri dönüşümün doğal kaynaklarımızı koruduğunu, enerji tasarrufu sağlamamıza yardım ettiğini, atık miktarını azaltarak çöp işlemlerinde kolaylık sağladığını ve geri dönüşümün geleceğe ve ekonomiye yatırım yapmamıza yardımcı olduğunu söyledi.

Doç. Dr. Şahinkaya 2012 yılında 956 geri kazanım tesisinde yaklaşık 65 bin kişinin istihdam edildiğini ve geri kazanım faaliyetleri sonucunda ise sağlanan katma değerin yıllık 1 milyar TL'yi aştığını belirtti.

BİTKİ AKTİVATÖRLERİ YENİ TEKNOLOJİYİ GÖSTERİYOR

Biyosistem Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Oktay Erdoğan ise piyasada farklı isimlerle satışa sunulan bitki aktivatörlerinin tarımsal mücadelede bugüne kadar tercih edilen klasik mücadele yöntemleri dışında yer aldığını ve bitki koruma için yeni bir teknoloji oluşturduğunu anlattı. Erdoğan, fungal, bakteriyel ve viral kaynaklı patojenlere karşı sadece serada değil, tarla koşullarında da uzun süreli koruma sağladığını, bitki aktivatörlerinin düzenli kullanılması durumunda ise ürün artışına sebep olduğunu vurguladı.
CİHAN
<< Önceki Haber İnorganik arsenik, tümör oluşumuna neden oluyor Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER