Kılıçdaroğlu, Hatice Nine'yi şok etti

Yılmaz Güney'in mezarını ziyaret eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na çok sert tepki geldi.

Kılıçdaroğlu, Hatice Nine'yi şok etti

Güney'in 1974'te silahla vurarak öldürdüğü Hakim Sefa Mutlu'nun 95 yaşındaki annesi Hatice Mutlu Yeni Akit'e konuştu. Yaşlı kadın, “36 yıldır içim yanıyor. Katil için Paris'e gidiyorlar, bizi gören yok. Mağdur Paris'te değil, Nevşehir'de Suvermez'de” dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve beraberindeki heyet, dün Paris'te Yılmaz Güney'in mezarını ziyaret etti. Sosyalist Enternasyonal Konseyi toplantısı için Paris'e giden ve burada Hakim Sefa Mutlu'nun katili film yönetmeni Yılmaz Güney'in mezarını ziyaret eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na, Mutlu ailesinden sert tepki geldi. Güney'in 1974'te silahla vurarak öldürdüğü Hakim Sefa Mutlu'nun 95 yaşındaki annesi Hatice Mutlu Yeni Akit'e konuştu. Yaşlı kadın, “Oğlum öldürüldüğünde o zamanki gazeteler Yılmaz Güney'i aklamak, haklı göstermek için yapmadıklarını bırakmadılar. Haberlerde görünce o günler yeniden gözümün önüne geldi. 36 yıldır içim yanıyor. Katil için Paris'e gidiyorlar, bizi gören yok” diyerek Kılıçdaroğlu'nun tavrına isyan etti. Yeni Akit'e oğlunun ölümü ile ilgili gerçekleri yazdığı için teşekkür eden yaşlı kadın, Kılıçdaroğlu'nu, oğlunun mezarının bulunduğu Nevşehir Suvermez'e çağırarak “Mağdur Paris'te değil, Nevşehir'de Suvermez'de” dedi. MUTLU: YILMAZ GÜNEY ADİ BİR KATİLDİ Sefa Mutlu'nun kardeşi Oktay Mutlu da Yılmaz Güney'in bir “adi katil” olduğunu dile getirerek, Kılıçdaroğlu'na sert tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu'nu, 3-5 oy uğruna ağabeyinin katilinin mezarını ziyaret ettiği için kınadığını ifade eden Oktay Mutlu, “Güney madem o kadar vatanını seven biriydi, neden kaçtı? Sağdan da soldan da idealleri uğruna hapis yatıp çıkmış yüzlerce insan var, bunlar neden kaçmadı, kaçamadı da Yılmaz Güney hapisten kaçtı? Güney adi bir katilden başka bir şey değildi” diye konuştu. “GÜNEY'İ 12 EYLÜL CUNTASI KAÇIRDI” 13 Eylül 1974'te Adana'nın Yumurtalık ilçesinde işlenen cinayetle ilgili bilgi veren Mutlu şunları kaydetti: “Güney cinayetin ardından 19 yıl hapse mahkûm edildi. Ancak 3 yıl hapis yattı, 1981'de de 12 Eylül cuntası tarafından yurtdışına kaçırıldı. O dönemin medyası da hep belli ellerde olduğu için ağabeyimin hakkını arıyoruz diye adeta bizi suçlu gösterdi. Hürriyet gazetesi olayın tümüyle çarpıtıldığı romanını yayınladı. Ben tekzip ettim, bize, ‘Medyayı karşınıza alırsanız sizin için daha kötü olur. Biz bu roman için 5 milyar lira ödedik' dediler. Devlet de o dönem hakimine savcısına sahip çıkmadı.” “SATILMIŞ ŞAHİTLERİN İFTİRASI” Güney'in yakın çevresinde silah düşkünlüğü ile tanındığını kaydeden Oktay Mutlu, “Yılmaz Güney ile çalışan sinema oyuncusu İhsan Gedik bizzat bana anlattı, Güney'in eski karısı Nebahat Çelebi'nin başına nasıl silah dayadığını. Ağabeyimin olay anında alkollü olduğunu iddia ettiler, tümüyle yalan, paralı şahitlerin iftirası” dedi. Oktay Mutlu, ağabeyinin öldürülmesi ile ilgili olay günü Yumurtalık'ta bulunan yengesi Nuran Mutlu'nun ifadelerine dayandırarak şunları kaydetti: “Güney Yumurtalık'ta Endişe filminin çekimlerini yapıyor. Akşam olur, ekip arkadaşlarıyla olayın yaşandığı Plaj Gazino'ya gelirler. Güney gazinoda, filmde kullanılacak silah sesleri için silahla atış yapmaya kalkar. Gazino sahibi buna karşı çıkar. Ancak engel olamaz, ağabeyimin yanına gelerek şikayetçi olur. Ağabeyim ‘Burası meskun yer, film için silah atmak istiyorlarsa savcılığa dilekçe versinler' der.” “KATİL GÖKLERE ÇIKARILDI” “Gazino sahibi Güney'in yanına gelerek ‘Hakim bey başrol oyuncusunu istiyor' der. Güney, ‘Ben böyle hakimin' diyerek ağabeyim hakkında küfürler savurur. Uyarıyı umursamayarak atış yapar, hatta yanındakilerden Şerif Gören elinden yaralanır. Bunun üzerine ağabeyim gazinoya gider, tartışma çıkar. Tartışma sonucu ağabeyim, Güney tarafından 1 metreden başına ateş edilerek öldürülür. Maalesef görgü tanıklarından hiçbiri mahkemede olayları olduğu gibi anlatmadı. Medya da olayı manipüle etti, Yılmaz Güney göklere çıkarıldı. Güney'in hapisten kaçışında Ermeni asıllı Ataol Behramoğlu ve Elia Kazan'ın rolünün olduğunu da öğrendik. Ataol Behramoğlu'nun kardeşi Namık Kemal Behramoğlu o sıra Yumurtalık savcısı olarak görev yapıyordu.” SUÇU YEĞENİNİN ÜZERİNE YIKMAK İSTEMİŞ Öte yandan cinayetin soruşturması ile ilgili 1974'te Yumurtalık'a giden eski Savcı Yalçın Öğütcan, cinayetle ilgili bir röportajda şu bilgileri veriyor: “Ben olay yerine gittiğimde herkes tanık olmamak için gitmişti. Daha sonra orada olduğu tespit edilen kime sorulduysa, tuvalette olduğunu söyledi. Hatta zamanın Adana Belediye Başkanı merhum Ege Bağatur bile olay anında tuvalette olduğu şeklinde ifade verdi. Gazinonun yalnızca iki tuvaleti vardı ve aynı anda onlarca kişinin buraya sığmış olması espri konusu bile olmuştu. Yılmaz Güney ise kaçmamıştı. Kendisini jandarma karakoluna davet ettik. Hiç itiraz etmeden geldi. Bana, ‘Ben hümanist bir insanım. Kimseyi öldürmedim' dedi. Soruşturma için gözaltına alındı. Ancak suç aleti tabanca ortada yoktu. Sabaha kadar nezarethanede kaldı. Bu arada ertesi gün yeğeni Abdullah Pütün tabanca ile gelip, Sefa Mutlu'yu kendisinin vurduğunu söyledi. Ancak olayın tatbikatı sırasında yalan söylediği ortaya çıktı ve Yılmaz Güney adam öldürmek suçundan Ceyhan Ağır Ceza Mahkemesi'ne çıkarılıp, tutuklandı ve cezaevine konuldu.” YENİ AKİT
<< Önceki Haber Kılıçdaroğlu, Hatice Nine'yi şok etti Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER