Çörek otundaki thymoquinone isimli
kimyasal maddenin
kanserli pankreas, meme, bağırsak ve
karaciğer hücrelerinin üremesini durdurduğunu hatta bu kanserli hücreleri yok ettiğini ifade etti.
Thymoquinone maddesinin
doğal savaşçı hücrelerin başarı oranını yüzde 74 oranında artırdığını belirten
Uslu, çörek otu yağının anti virüs olma özelliği bakımından araştırıldığını ifade etti. Bağışıklığın insan vücudunun hastalıklara karşı
savunma mekanizmasını oluşturan bir
sistem olduğunu belirten Uslu, "Bu sistem vücudu bakterilere ve viral enfeksiyonlara karşı koruyup, kanserli hücreleri ve
yabancı maddeleri yok eder." dedi. Sigara,
alkol, dengesiz beslenme, çeşitli kimyasal ve radyoaktif maddelere maruz kalma gibi sebeplerle vücudun bağışıklık sisteminin çöktüğünü belirten Uslu, böyle durumlarda
soğuk algınlığı ya da grip adı verilen rahatsızlıkların ortaya çıktığını ifade etti. Uslu, "Çörek otu, virüse yakalanılan
erken dönemde
katil hücreleri sınırlandırıyor." diye konuştu.
Hz. Muhammed'in (SAV) "Çörek otunu kullanın, ölümden başka her şeye devadır." hadisine dikkat çeken Prof. Dr. Uslu, günümüz insanlarının bu önemli şifalı bitkiden faydalanmadıklarını üzülerek gördüğünü vurguladı.
Bilimsel araştırmaların çörek otunun
şeker,
astım, öksürük, solunum yolu ve
egzama hastalıklarına da iyi geldiğini ortaya koyduğunu vurgulayan Uslu, "
Araştırmalar çörek otunun kandaki kolesterol düzenini istenilen seviyeye düşürebildiği,
idrar miktarını artırdığı ve
tansiyon yüksekliğini
tedavi ettiğini de göstermiştir." diye konuştu.
Çörek otunun öğütülüp toz şeklinde günde 1 ile 3 gram tüketilmesini öneren Prof. Dr. Uslu "Bu esrarlı bitkinin faydaları saymakla bitmiyor, ancak doktor tavsiyesi ve önerilerine göre kullanıldığı zaman iyi sonuçlar elde edilir." ifadelerini kullandı. Halkın bu bitkiyi sadece pasta
börek yapımında tükettiğine dikkat çeken Uslu, yüksek sıcaklığa maruz kalan çörek otunun pasta börek ile yerken tüm
antioksidan özelliğini yitirdiğini, vücuda bir yararının kalmadığını sözlerine ekledi. (CİHAN)