Artık geleneğe dönüştü; geçen yıl olduğu gibi, 40'a yakın meslektaşla gazetede buluştuk. Ardından hep birlikte Türkçe Olimpiyatları'nın ödül törenini izlemek üzere Ankara'nın yeni spor salonu Arena'nın yolunu tuttuk. Altında Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in imzası bulunan Arena, kapılarını ilk kez bu etkinlikle açtı. Kongre merkezi gibi çok güzel ve ferah bir salon olmuş. Girişler çıkışlar rahat. Programa yoğun ilgi var ama en küçük karmaşa yok. Kapıların önünde yığılma yok. İçerideki düzen de girişler gibi rahat. Herkesin oturacağı yer belli. Bu büyük başarı, yeni salonun yanı sıra aynı zamanda organizasyon heyetinin... Sadece Başkent'ten değil, Türkiye'nin dört bir yanından ve yurtdışından gelen konuklar dikkat çekiyor. Yüzlerini kamuoyunun yakından tanıdığı Azeri milletvekillerini gördüm. Kuzey Kıbrıs'tan gelen siyasetçiler var. Mehmet Sağlam, açış konuşmasını yaparken "Kenya Cumhurbaşkanı'nın eşi burada." dedi. Katılım en üst düzeydeydi. Protokolde en ön sırada Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin ve 10'a yakın bakan oturuyor. Aralarında son günlerde yoğun mesai yapan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da var. Sağlam, "Bugün bizim şölenimiz, bayramımız." dedi. Programın akışı da şölenin ruhuna uygun... Soğuk, kuru plaketlerin verildiği klasik ödül töreni değil. Etkinlik davullarla başladı; şarkılar, türküler ve folklor eşliğinde devam etti. Farklı ülkelerin rengârenk öğrencileri, iki provayla uyum içinde dans ettiler. Her biri görmeye ve dinlemeye değerdi. Türkçenin kullanımının yanı sıra sesler de mükemmeldi. İçlerinden seçim yapmak mümkün değil. Sağlam, "Bu öğrenciler ülkelerin birincileri." dedi. 'Üsküdar'a Giderken...' görülmeye değerdi. Bangladeşli öğrenci Türkçe, Türk öğretmenin kızı Bengalce söyledi. Dereceye giren öğrencilerin ödülünü Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin verdi. Gördüğü manzara karşısında çok etkilenen Şahin, 'Medeniyetler ittifakı bu olsa gerek.' dedi ve ekledi: "Savaşlardan, terörden, krizlerden bunalan dünyanın bu tablodan alması gereken dersler olduğunu düşünüyorum." Önceki yıllarda olduğu gibi özel ödüller de vardı. Türk Ocağı Başkanı Nuri Gürgür'ün, "Gaspralı İsmail' ödülünü alırken, 'Çok heyecanlıyım. Dünyanın dört bir yanında bu hizmeti yürütenlere gönül dolusu şükranlarımı sunuyorum." derken sesi titriyordu. Dışişleri Bakanı Davutoğlu'na 'Karamanoğlu Mehmet Bey' ödülü takdim edildi. Davutoğlu'nun konuşması bütün salonda yoğun alkış aldı. Alkışlanacak sözler söyledi: "Bu ödülü almaktan onur duyuyorum. Bu ödülü ben değil gönül insanları öğretmenlerimiz hak etmekte. Onların gayretleri dış politikamızla örtüşüyor. Yükselen Türkiye, dilimiz yayıldıkça kalıcı hale gelecek. O öğretmenler yeni bir barış nesli yetiştiriyorlar. Onlara müteşekkiriz. Önümüzdeki yıl Türkçenin yılı olacak." Davutoğlu'nun ödülünü Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç verdi. Arınç, yine çok güzel konuştu. Merhum Hacı Kemal Erimez'i, Adem Tatlı'yı hatırlattı. Eski başbakanlardan rahmetli Bülent Ecevit'i andı. 'Ecevit, bu Türk okullarına her türlü yönlendirmeye rağmen destek verdi.' dedi. Arınç'ın Ecevit'i hayırla yâd etmesi salonu duygulandırdı. Arınç, Gazze konusuna da değindi, 'Fethullah Gülen Hocaefendi doğru söyledi.' dedi. Gördükleri, izledikleri karşısında değişik gazete ve televizyonlardan gelen meslektaşlarımız da memnun kaldı. Hürriyet'ten Metehan Demir, 'Olağanüstü bir programdı. Dünyanın dört bir yanından gelenleri Türkçede buluşturanları kutluyorum.' derken herkesin duygularına tercüman oldu. Yeni salon Arena'da Türkçe Olimpiyatları ödül töreni herkese unutulmaz anlar yaşattı. Emeği geçen herkese teşekkürler...