%50 hâlâ istikrardan yana


Bu yazıya başladığımda seçimin sonuçları tam olarak belli olmamıştı. Elimdeki en sağlıklı tahmin Adil Gür'ün "exit poll" (çıkış anketi) sonuçları: AK Parti %50.3, CHP 27.1, MHP 12.7, BDP (Bağımsız) 5.1. Açıkçası bu sonuçlar benim için çok fazla şaşırtıcı olmadı. Böyle olacağını yazmıştım. Ancak %50 oy oranını beklemiyordum. Tahminim % 47,5-48 idi. 330 milletvekiline ulaşacağını da sanmıyordum (Henüz milletvekili sayıları belli olmadı ama AK Parti tam bu sınırda görünüyor.) 12 Haziran Seçimi'nin sonuçlarından çıkarılacak çok büyük dersler var. Önce AK Parti açısından yorum yapayım. Demokrat Parti'den sonra ilk defa bir parti üç kez üst üste seçim kazanıyor. AK Parti'nin farkı rakiplerini ezip geçmesi ve oyunu artırması. Bu oy farkını, bu üstünlüğü demokrasi konumlandırması, Ergenekon savaşı, özgürlükler tartışması falan sağlayamaz. Bu sonuç gösteriyor ki AK Parti'nin icraatları toplumun büyük kesiminde karşılık buluyor. Götürdüğü hizmetler ve yaratılan ekonomik pasta paylaşımından büyük çoğunluk memnun. Ve insanlar Recep Tayyip Erdoğan'ı hâlâ güvenilir buluyor ve istikrar istiyor. CHP açısından ise söylenecek çok şey var. "CHP'yi birileri şişiriyor" demiştim. Ve de CHP'nin var olan söylemiyle en fazla alabileceği oyun %27.2 olacağını yazmıştım. Kim haksız çıktığımı söyleyebilir? CHP bu seçimde "din sömürüsü-laiklik" üzerinden söylem geliştirmese de büyük kitleleri değiştiğine ikna edemedi. Şunu da söyleyeyim CHP gerçek anlamda değişmeden, aynı ekiple ve Kılıçdaroğlu başkanlığında ve de aynı söylemlerle yüz kere AK Parti ile maç yapsın AK Parti yüzünde de CHP'yi yener. Eğer AK Parti hata yapmaz ise sonsuza kadar iktidarda kalır. Kuşku yok ki CHP yeni yönetimi "%35'in üstünde oyumuzu artırdık. bu başarıdır, yola devam" diyecekler ama böyle bir değerlendirme CHP seçmenini kandırmaktan başka bir işe yaramaz. Hele de yeni dönemde CHP'nin Meclis'e soktuğu "sivri" isimlerin CHP'nin eski söylemine yakın siyaset yapacaklarını düşünürsek geleceğin CHP için çok parlak olmadığını söyleyebilirim. CHP altı oku her yönüyle tartışmaya açmalı ve yeni bir parti yaratmalıdır. Kendini tartışmaya açacak diğer parti ise MHP. Dua etsin ki kendi kontrolleri dışında "kaset ve püskevit" olayları meydana geldi. Birinin yarattığı mağduriyet, diğerinin yarattığı sempati MHP'yi barajın üstüne taşıdı. MHP yeni anayasa tartışmalarında kilit rol oynayacak ama bence o da şu dokuz ışığı tartışmaya açsa çok daha merkezde bir parti olarak, değerlerini değiştirmeden, daha fazla oy alabilir. Hatta CHP ve MHP'ye önerim 6+9'u birlikte düşünüp, 15 ok ve ışıktan oluşan yeni bir parti çatısı altında birleşmeleri. Zaten bu seçimde tabanları oldukça birbirine yaklaşmadı mı? Sanırım genel başkan tartışması yaşanacak ilk parti MHP. BDP'ye gelirsek... %10 baraj engeline rağmen hülle yoluyla yaklaşık 27 milletvekili çıkardı. %10 barajı demokrasimizin ayıbı. Ancak gerçek şu ki BDP adayları oylarını batıda artıramadı. Doğuda ise AK Parti'nin gerisinde kalarak küçük de olsa bir artış yaşadılar. Bu sonuç soğukkanlılıkla değerlendirilmeli ve asla "Kürt sorununu" balçıkla sıvamak için kullanılmamalı. BDP ise PKK'dan kendini ayıramadığı sürece batıdan destek bulamayacağını çok iyi anlamalı. Seçim sonuçlarının özeti budur. Şimdilik... Çekirgelik İyi siyasetçi kendi düşüncelerini başkasına da kabul ettirmesini bilendir. Tolstoy
<< Önceki Haber %50 hâlâ istikrardan yana Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER